18.11.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
EKONOMİ SERVİSİ
Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) tarafından “Hayatımız Maden” sloganı ve “Sürdürülebilirlik Madencilik” temasıyla düzenlenen 3. Madencilik Çalıştayı, İzmir’de yapıldı.
Türkiye’nin yer altı kaynaklarının toplam üretim değeri açısından 28’inci ve maden çeşitliliği açısından da 10’uncu sırada yer aldığına işaret eden Kalaycı, madencilikte temel amaçlarının yerli sanayinin geliştirilmesi ve bu kaynakların istihdama ve uç ürünlere yönelik değerlendirilmesi olduğunu vurguladı.
Katma değerli ürün
Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay ise madencilik sektörü ihracatının 4.6 - 4.7 milyar dolar seviyesinde olduğunu, bunun 2.7 milyar dolarının maden, kalanının ise mermerden oluştuğunu aktardı.
Türkiye’nin mermer rezervinin 5.1 milyar metreküp, dünyanın ise 15 milyar metreküp olduğuna dikkat çeken Turagay, “Dünyada 16 milyar dolarlık bir mermer ihracatı var. Bizim ise 1.9 milyar dolar. Yani yüzde 11-12’lerdeyiz. Bu değer bazında. Miktar bazında ise yüzde 20’lere kadar çıkıyoruz. Bu bize katma değerli ürünü satmakta sıkıntımız olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
Madencilikte dışa bağımlılığa da dikkat çeken Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya, şunları söyledi:
“Ülke olarak toplam ithalatımızın yaklaşık yüzde 75’ini enerji, hammadde ve ara mal kalemleri oluşturuyor. İhtiyacımız olan enerji kaynaklarını ve metalleri dışarıdan satın almak için çok büyük bedel ödüyoruz. İthal kömür, demir cevheri, altın, bakır, kurşun, çinko ve birçok maden ve metal için her yıl yaklaşık 25 milyar dolar harcıyoruz. Öz kaynaklarımız ise hala toprağın altında yatıyor. Bu yeraltı kaynaklarının çıkarılıp ekonomiye kazandırılmasının milli bir görev olduğuna inanıyor, madenlerimizi işleterek milletimizin yararına sunmak istiyoruz. 2019 yılının Ocak Ekim döneminde Türkiye’ye 3.6 milyar dolar döviz kazandırdık. Madencilik sektörü 15 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacak potansiyele sahip.”