23.06.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:
Tebernüş Kireçci - EMLAK
Fettah Tamince Gayrimenkul (FTG), yarattığı Rixos markasını Anadolu yakasına da taşıdı. Kozyatağı’nda gerçekleştirilecek olan Rixos Executive Apartments isimli projenin ön tanıtımı için yapılan toplantıda özellikle Araplar başta olmak üzere birçok yabancı şirketin projeyle ilgilendiği ve kat halinde ofis satın aldıkları belirtildi. FTG daha önce Rixos’ları Avrupa yakasında Taksim’da Rixos Elysium ve Bomonti’de de Rixos Residences adıyla geliştirmişti.
Diğer yandan yurtdışında Dubai ve Türkmenistan’da iki Rixos projesi geliştiren firma, yurtiçinde ise ikisi Anadolu yakasında, birisi Avrupa yakasında üç proje daha gerçekleştirmeyi planlıyor. Bu yeni projeler de daha öncekiler gibi STC İnşaat tarafından yapılacak, satış, kiralama ve işletmesi ise FTG tarafından gerçekleştirilecek.
Tanıtım olmadan 130 sattı
Rixos Executive Apartments’ı ev ve ofisin yanı sıra ev-ofis olarak da değerlendirilecek şekilde geliştirdiklerini belirten FTG Development CEO’su Samim Hatipoğlu, projenin gördüğü ilgiye dikkat çekti. 370 konutun 130’unu henüz inşaat aşamasında satıldığını ifade eden Hatipoğlu, bu ilginin nedenlerinden biri olarak, taşınmazların tümünün ticari gayrimenkul tapusu taşımasını gösterdi. Hatipoğlu, projeye gösterilen yabancı ilgisinin altında yatan en önemli etken olarak bu durumun altını çizdi.
Hatipoğlu, şöyle konuştu: “Güvenli liman arayan yabancılar, ama özellikle Körfez sermayesi için rota Türkiye. İzlediğimiz bu yöntem, onlar için önemli bir güven kaynağı oldu. Projedeki tüm birimlerin ticari gayrimenkul tapusu taşıması nedeniyle Mütekabiliyet Yasası’na takılmadan rahatça alım yapabiliyorlar. Bir katın tamamını satın alan şirketler var.
‘10 bin doları bulur’
Yabancıların şirketler üzerine ev almayı tercih etmiedikleri görülüyor. Bu yüzden home-ofis konsepti yabancılar için efektif bir yatırım aracı oluyor. Bu arada diğer projelerde olduğu gibi bu projede Rixos güvencesi altında kiraya verilerek kârlı bir yatırıma dönüştürülebilecek.”
Hatipoğlu’nun dikkat çektiği bir diğer nokta da şu anda metrekare fiyatı 4 bin dolar ile 5 bin 500 dolar arasında değişen projedeki fiyatların bir ileriki aşamada 10 bin doları bulacağı yönünde.
STC İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa İlyas Satıcı ise yeni projeler hakkında konuştu. Şu anda yurtdışında Dubai ve Türkmenistan’da iki Rixos projesi üzerindeki çalışmalarının sürdüğünü belirten Satıcı, İstanbul’da ise ikisi Anadolu yakasında, birisi Avrupa yakasında olmak üzere üç proje daha gerçekleştireceklerini belirterek, “Bunların da işletmesini Rixos yapacak” dedi.
BİR BAKIŞTA RIXOS EXECUTIVE APARTMENTS
* 13 bin metrekare arsa üzerinde geliştiriliyor.
* İnşaat alanı 78 bin metrekare olarak belirlendi.
* 30 kat olarak planlandı.
* 370 daire 1+1, 2+1 ve penthouse olarak planlandı.
* Dairelerin büyüklükleri 78 ila 142 metrekare aralığında.
* İlk dokuz katı sadece ofislere ayrıldı.
* AVM’ye 15 bin metrekare ayrıldı.
* Projede yiyecek ve içeceğin ağırlık taşıyacağı butik bir çarşı olacak.
* Otopark için ayrılan alan 20 bin metrekare.
* Projede yaşam temmuz ayında başlayacak.
Faiz oranları yükselince satın alma planı ertelendi
1.000 kişilik araştırma, faizdeki yükselmenin konut almayı düşünenlerin planlarında değişiklikler yapmasını beraberinde getirdiğini ortaya koyuyor
Tüketicilerin konut satın alma eğilimi ve tercihlerini gösteren ING Mortgage Barometre’nin Mayıs 2011 dönemi sonuçları ortaya ilginç bir tablo koydu. Piyasa koşulları değerlendirildiğinde, mevcut piyasa koşullarının konut alımına uygun olduğunu düşünenlerin oranı nisan ayında yüzde 42 iken, mayıs ayında bu oran yüzde 41 olarak gerçekleşti. Gelecekte konut satın alma eğiliminde de benzer düşüş eğilimi devam etti. Gelecekte konut almayı düşünenlerin oranı nisan ayında yüzde 55 iken, oran mayıs ayında yüzde 53’e geriledi.
Mayıs ayı boyunca 14 ilde yaklaşık 1.000 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmasında sorulan diğer sorularda da benzer karamsar eğilim gözlemlendi. Nisan ayında potansiyel ‘Faiz oranlarının yükselmesi durumunda konut alım kararınızı erteler misiniz?’ sorusuna verilen cevap, yüzde 67 oranında kararsızlığı ortaya koyarken, mayıs ayında aynı sorunun cevabı ise faiz eğiliminin insanlar üzerindeki etkisini net bir şekilde ortaya koyar nitelikteydi. Mayıs ayında yüzde 68’lik bölüm, faiz oranlarının artmasıyla konut alım kararını ertelediklerini ifade etti.
İki yıllık erteleme gündemde
Diğer yandan, nisan ayında konut alım kararını faizler karşısında erteleyeceği yönünde cevap verenlerin yüzde 43’ü bu süreyi bir yıl olarak ifade ederken, mayıs ayında ise yüzde 41’lik bölüm bu yönde cevap verdi. Konut alımını iki yıl ve üzeri ertelediklerini söyleyenlerin oranı nisan ayında yüzde 57, mayıs ayında ise yüzde 59 olarak gerçekleşti.
Ancak, faiz oranındaki yüksekliğe rağmen, halk, tercihini banka kredisinden yana belirlemiş görünüyor. 1.000 kişinin yüzde 66’lık bölümü banka kredisi kullanacağını ifade etti.
‘1.028 lİrayı 75 ay ödeyebİlİrİm’
14 ildeki 1.000 kişinin önemli bir bölümü aylık ödenebilecek ortalama taksit tutarının 1.028 lira olduğunu düşünüyor. Ortalama vade süresinin 75 ay olması gerektiğini söyleyen halkın, ev fiyatı ortalamasında kredi için ayırdığı rakam ise 105 bin lira. Tüketiciler konut tercihlerini sıfır daireden yana kullanırken, konut satın almayı planlayanların bir yıl ve daha uzun sürede ev satın almayı planladığı ve en çok içinde oturmak, yaşamak için ev satın almak istedikleri dikkat çekiyor.
NE SORULDU, HANGİ CEVAPLAR ALINDI?
Piyasa koşulları konut alımına uygun mu?
Nisan Yüzde 42 ‘uygun’ dedi.
Mayıs Yüzde 41 ‘uygun’ dedi.
Faiz oranlarının yükselmesi konut alım kararınızı nasıl etkiler?
Nisan Yüzde 67 ‘kararsız’ kaldı.
Mayıs Yüzde 68 ‘almam’ dedi.
Enerji kaçağını önlemek için Ziraat’tan destek geldi
Yapılan araştırmalara göre, şu anda yalıtımsız binalar, 8 milyar dolarlık kaynak kaybı yaratıyor. Yine yapılan araştırmalara göre Türkiye’de sayısı 17 milyon adet olarak tespit edilen binaların sadece yüzde 10’u yalıtımlı. Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri olarak ön plana çıkan enerji yetersizliği gibi bir durumun ortaya çıkardığı bu fotoğraf, pek çok kesim gibi finans sektörünü de harekete geçirmiş durumda. Ziraat Bankası da bu isimler arasında yer alıyor. Bankanın Blue’Safe Mavi Kale Dış Cephe Mantolama Sistemleri ile işbirliğinde geliştirdiği proje doğrultusunda düşük faizli olarak 48 aya kadar uzayan vadelerle kredi edinebilmek mümkün.
2 milyar dolar
Blue’Safe’i pek çok yalıtım firmasını bir araya getiren bir sistem olarak nitelendiren ve bunlar içinde kendilerinin de bulunduğunu belirten Mardav Satış ve Pazarlama Direktörü Alper Doğruer, Türkiye’de yalıtımı bulunmayan binaların her yıl yüzde 10’una yalıtım yapıldığı takdirde yıllık 2 milyar dolarlık bir finansmanın tasarruf edileceği gerçeğinden yola çıkarak hareket ettiklerinin altını çizdi. Doğruer, şöyle konuştu:
20 yıllık garanti
“Kampanya doğrultusunda10 yıl garantiye ek olarak iki yıl uygulama garantisi veriyoruz. İnsanlar hem krediyle hem de 20 yıl garantiyle yalıtım yaptırabiliyorlar. Böylece Ziraat Bankası’nın çok düşük faizlerle vereceği kredilerle artık vatandaşlar zorunlu hale gelen ısı yalıtım çalışmalarını zorlanmadan hayata geçirebilecek.
İZODER, yani yalıtım sektörünün derneğinin teknik danışmanlığında gerçekleşecek yalıtım kredisinden İZODER’e üye firmalar kapsamında yararlanabilecek.”
‘Soğutalım derken, dondurmayalım’
Seçim öncesi başlayan ve özellikle inşaat sektöründe konut üreticilerinin yakından takip ettiği ‘ekonomiyi soğutacak tedbir’ konusuna bir açıklama da Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı (TÜSİAV) Emlak Kurulu Başkanı Salim Taşçı’dan geldi. Taşçı, alınan önlemleri kastederek, “Ekonomiyi soğutalım derken, sakın dondurmayalım. Faizin karşılığı risk demek olduğuna göre, dövizi gerçek kuruna getirmek ilk önlem olmalıdır” dedi.
Taşçı, konut kredisi kullanan kesimin, orta direk olduğunu kaydederek, “Araba kredisi alan kesimin de yüzde 85’i orta direktir. Durumu iyi olan elinde yeterli peşinatı bulunan kişiler kredi kullanmaz. Kullananların oranı da yüzde 5’i geçmez. Zaten bankaların konut kredisi, ABD ve Avrupa’ya göre hayli yüksekti. ABD ve İngiltere’de ‘krediyle aldığım evde kendim oturacağım denilirse, yıllık yüzde 5, kiraya vereceğim derse yüzde 5.5 veya 6 dır’ Türkiye’de masraflarla birlikte, yüzde 10’un üstüne çıkmaktadır” diye konuştu.
Kredi faizlerinde oluşacak artışın inşaat sektöründe yavaşlamaya yol açacağın iddia eden Taşçı, “Müteahhitler ellerindeki stokları eritmeye başlayacaklardır. Bu bağlamda da, inşaat sektöründe istihdam düşecek ve işsizlik baş gösterecektir. Sonuç olarak ekonomiyi soğutalım derken, sakın dondurmayalım” ifadelerini kullandı.