Son Güncellenme:
Sadece 10 odası olan otelin, 4 usta ismin ortaklaşa yaptığı dekorasyonu, geleneksel Osmanlı stilini 'rüzgar ve sudan gelen bereketle' harmanlıyor.Son günlerin en çok konuşulan mekanı, İstanbul Kuruçeşme'de açılan Hotel Les Ottomans. Otel, 1800'lerde yanan İstanbul'un ünlü beyzadelerinden Nakkaş Muhsinzade'nin yalısının aslına uygun olarak inşasıyla yapıldı. Konumu itibariyle Boğaz'ın en güzel noktalarından biri olan 'butik oteller üstü' otel, konsept itibariyle Türkiye'nin ilk tematik oteli. 10 odalı Hotel Les Ottomans aynı zamanda, Türkiye'nin 'Fheng shui' yaşam felsefesine göre tasarlanan ilk oteli. Dekorasyonunun ihtişamı, konumu, oda sayısı ve sunduğu hizmetle ilk bakışta 'butik otel' olarak algılanabilecek otel, aslında çok farklı ve Türkiye'de denenmemiş bu konseptle, Türkiye'nin ilk ve dünyanın da sayılı 'Fheng Shui'ye uygun otellerinden biri oldu.Les Ottomans, dünyada oldukça 'ağır koşullara' sahip Fheng Shui sertifikasını ise dünyanın en önemli Fheng shui master'larından biri olan Yap Cheng Hai'dan aldı. Otelin Fheng shui felsefesine göre tasarlanmasındaki amaç 'rüzgar ve suyun' sunduğu bereket ve iyi şansın otele ve dolayıyla misafirlerine geçmesi. Otele Fheng shui sertifikasını veren Yap Cheng Hai, Boğaz'da 'rüzgar ve suyun' en güzel uyumlarından biri olduğunu söylüyor. Cheng Hai, "Burası enerji dolu çünkü hem doğadan, hem denizden Fheng shui alıyorsunuz. Burası denizin kenarında kurulan her yer gibi bereketli ve başarılı olacak" diyor.
Les Ottomans, 3 sene önce boş bir arazi olan Muhsinzade Yalısı'nın eski yerine yapılmış. Otelin sahibi Ahu Kerimoğlu Aysal, 'Bu otel, kendim de içinde olmak üzere İstanbul'a bir hediye" dediği oteli, 3 sene önce yeniden inşa etmeye başladıklarında, "Muhsinzade, zamanda bir yolculuk yapıp yanan evinin yerine gelse ve onu yeniden inşa etse nasıl bir yer yapmak isterdi" diye düşündüğünü anlatıyor. Dolayısıyla bu fikir, onun yalının eski Osmanlı stili dekorosyonundan hiç uzaklaşmadan eski haliyle yeniden yaparak, dekorasyonunu bu tarza uygun biçimde yapmaya itmiş. Otelin bir bölümü de Muhsinzade Ailesi'ne ait eşyaların sergilenmesine ayrılmış. Aysal, aileden kalan eski eşyaları bulup otelin bir köşesini küçük bir 'Muhsinzade müzesine' dönüştürmüş.Ahu Kerimoğlu Aysal'ın başından sonuna kadar her aşamasında içinde olduğu dekorasyonda ünlü mimarlar Zeynep Fadıllıoğlu, Cavit Sarıoğlu ve Erdem Tuğsavul'un imzaları var. Geleneksel Osmanlı stilinin Uzakdoğu felsefesiyle ustaca birleştirildiği oteldeki mobilyaların büyük bölümü Ahu Aysal tarafından İtalya, Amerika ve hatta Nepal gibi ülkelerden toplanmış. Otelin tamamının duvarlarında ve tavanlarında kullanılan duvar resimleri, oymalar ve nakışlar güzel sanatlar akademisinden 3 profesör tarafından yapılmış ve hepsinde hakiki altın varak kullanılmış. Les Ottomans'ın neredeyse duvarlarının tamamını kaplayan tabloların tamamına yakını ise İsmail Acar imzalı.