Aslında yaşamın kendisi çok basit, binlerce yıl basit ve sade bir yaşam sürmüşüz. Doğa verdiğiniz sürece, tüm ihtiyaçlarınıza karşılık veriyor. Unuttuğumuz bilgileri ve değerleri tekrar hatırlamamız lazım.
Sanayi devriminden sonra, hızla başkalaşmış yaşamlar sürmeye başladık. Genetik kodumuza işlenmiş, onca bilgi ve yetenek çok kısa bir zamanda unutturuldu. Sen yapamazsın, biz senin için en iyisini ürettik dediler. Üretmeyi değil, tüketmeyi aşıladılar.
Üretmeyi bırakıp, tüketim toplumu haline dönüştükçe, daha fazla pranga ile bizi köleleştirdiler. Düşünmeyi ve sorgulamayı bıraktık, ne düşüneceğimizi, ne yapmamız gerektiğini bile kendi doğrularıyla önümüze gerçeklik ve zorunluluk olarak koydular.
Hiçbir zaman geç değil, sadece özümüze dönmeli ve unuttuğumuz değerleri hatırlamamız gerekiyor. Çok kadim topraklarda yaşıyoruz, Anadolu inanılmaz kültürel zenginlikler ve muhteşem kadim bilgileri miras bıraktı bizlere. Bu şansa sahipken, ne büyük bir zenginliğe sahip olduğumuz bilincine bir an önce varmalıyız.