Tedavi için hastalar, içinde bulundukları duruma göre çok sıcak ya da çok soğuk su küvetlerine zorla yatırılıyordu.
Hiperaktif hastalar kaynayan suda bekletilirken, az hareket eden ve uyuşuk olan hastalar ise buz gibi sularda bekletiliyordu.Hastalığın derecesine göre de hasta, küvette saatlerce ya da günlerce yatırılıyordu.
Hidroterapide kullanılan bir diğer yöntem ise, çok soğuk ya da çok sıcak suyun içinde bekletilmiş havluların hastanın vücuduna uygulanmasıydı.
Psikiyatristler, bu şekilde beynin ilgili bölümlerini uyardıklarını düşündüler yıllarca. 1900’lü yıllarında başında hidroterapinin fayda sağlamadığı konusunda tartışmaların yükseldiği bir dönemde akıl almaz bir olay yaşandı.
Akli dengesi yerinde olmayan bir hasta, Londra’da bulunan Bedlam Akıl Hastanesinde çarmıha gerilerek, üzerine yüksek basınçlı soğuk su sıkıldı.
Bu olayın basında yer almasıyla birlikte de hidroterapinin akıl hastanelerinde tedavi olarak kullanılması tarihe karıştı.
Günümüzde hidroterapi, su kullanarak ve sudan faydalanarak ağrının giderilmesi ve tedavi edilmesi konularında çalışmalar içeren, fizyoterapi kapsamında yer alan bir tıp dalıdır.Bu yöntem; kan dolaşımını arttıran ve bir nevi rahatlama sağlatan bir tedavi türüdür ve halen kullanılmaktadır.