Fatma Uruk, Meksika'da üç dünya rekoru kırmak üzere
11.11.2020 - 12:08 | Son Güncellenme:
DHA
Serbest dalışta 23 Nisan'da dünya rekoru denemesi yapmak için gittiği Meksika'da yeni tip koronavirüs (Covid-19) pandemisi, şiddetli deprem, fırtına, sel ve ateşli humma salgını gibi birçok felaketin yaşanması nedeniyle bir türlü hayalini gerçekleştiremeyen Fatma Uruk'un denemeyi yapacağı tarih belli oldu. Uruk, 17, 18, 19 Kasım'da 3 dünya rekoru denemesi yapacak.
Serbest dalış alanında elde ettiği sayısız başarı ile adından sıkça söz ettiren ve dünya rekoru denemesi için mart ayında Meksika'nın Valladolid kentine giden Fatma Uruk, Meksika'da yaşadığı felaketlere rağmen pes etmedi ve dünya rekoru denemesi için tarihleri netleştirdi. 17, 18, 19 Kasım'da 3 dünya rekoru denemesi yapacağını açıklayan Uruk, Meksika'da yaşadığı tüm şanssızlıklara rağmen 8 ayın sonunda dünya rekoru denemesini yapmayı başaracağı için çok mutlu olduğunu kaydetti.
"Bir değil, 3 dünya rekoru kıracağım" diyen Fatma Uruk, "17, 18, 19 Kasım'da son nefesimizi rekorlar için tutup, sonrasında rahat bir nefes alacağız hep birlikte. Şimdiden 2021'deki hedeflerim için de çalışmaya başladım.
Buradayken ummadığım, hayal etmediğim, içinde yaşarken beni dahi şaşırtan bir sürü olay yaşayıp, 8 ay geçirdim. Fakat bu zamanı çok iyi değerlendirdim ve evet, bir değil 3 dünya rekorunu birden kırıp, bundan sonraki hedeflerime de hazır olduğumu herkese göstermek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Beklediği günün geldiğine hala inanamadığını söyleyen Uruk, "Hayır, dönmeyeceğim' dediğim gün sanki dünmüş gibi. Ben hazır olduğumda hava, hava şartları müsait olduğunda hakemler, hakemler hazır iken doping doktorları buraya bir türlü gelemedi. Ne kasırgamız ne fırtınamız ne virüsümüz, ne de iptal olan uçuşlarımız eksik oldu.
Son olarak, uzakta olsam da İzmirdeki depremle sarsıldım. Ailem Seferihisar'da yaşıyor, o sabah benim için sevdiklerime ulaşana kadar geçmek bilmedi. Yakınlarım sağlıklı ve iyi fakat sonunda yine sevinemedik.
Bir kez daha doğup büyüdüğüm, güzel İzmirime geçmiş olsun diyorum. İlk günkü rekor denememizde, bana dalmayı öğreten, denizi doğayı sevdiren, çocukluğum, evim, yuvam güzel İzmirimize umuyorum ki sevinçli bir haber vereceğiz" diye konuştu.
"Deneme yapacağım branşlardan ikisinde dünya rekorunu halihazırda Rus sporcular elinde bulunduruyor. Sabit ağırlık çift palet ve sabit ağırlık monopalet branşı. Monopalet biraz daha avantajlı çünkü dalış süreniz kısa sürüyor. Fakat ben ikisini de çift palet ile kıracağım. Çünkü bu branşta kendimi geliştirmek istiyorum.
Diğer bir branş ise değişken ağırlık paletsiz. Bu branşta hiçbir ekipman desteği olmadan paletsiz olarak yüzeye ulaşıyorsunuz. Bu rekor daha önce Salda Gölümüzde Türk sporcularımız tarafından başarılı bir şekilde kırılmıştı. Şimdi ben onu bir miktar daha yukarıya taşıyacağım. Bu branşta aynı zamanda erkeklerin rekorunu da geçmeyi hedefliyorum. Son günlerdeki antrenmanlarımız gösterecek."
Kendisine verilen desteklerle ilgili bilgi veren Fatma Uruk, "2020 gibi bir yılda olduğumuzu düşünürsek, yine de umduğumuzdan iyi diyebilirim. Daha da iyi olacak inanıyorum. Ben buraya bir bavul ve bir palet ve dalış elbisesi ile iş yerimden beş hafta izin alıp daha önce hiç görmediğim bir suda dünya rekoru kırmaya geldim. Yola çıkarken kırmayı umduğum rekorlara ne ulaşmış ne de gelmeden önce antrenman yapabilmiştim. Bol bol masa başında çalıştım. Öğle aralarımda da spor salonuna gidip sanki dalış yapıyormuşum gibi karada simülasyon yapıp nefes tuttum. Bu şartlarda dünya rekoru kırabiliyor olmam sanıyorum ki ilerisi için ufak bir fikir verecek ve destekler artacak. Hala en büyük desteği ve gücü tabii ki Spor Bakanlığımızdan ve Sayın Kasapoğlu'ndan alıyorum. Çünkü burada kalmaya karar verdiğimde çok büyük çekinceler içindeydim.
Dünya alt üst olmuş durumdaydı ve yapmaya çalıştığım şeyin anlaşılıp anlaşılamayacağından emin değildim. Ben, belki de, 'Dön, kızım şartlar çok elverişsiz' derler diye beklerken, en yüksek merciden bizzat Spor Bakanımızdan takdir ve destek gördüm. Bunun manen ve psikolojik olarak, bulunduğum koşullarda beni ne kadar cesaretlendirdiğini anlatmama gerek bile yok. Bir anda bütün ülkeyi arkamda hissettim, burada yalnız olduğumu unuttum. Ve dedim ki, doğru yoldayım. Aynı şekilde basından da anlamlı destekler gördüm. Demirören Haber Ajansı ilk kaldığım köyde koşullarımı herkese ilk duyuran kanaldı. Bir de o esnada Sayın Bakanımız ve Spor Bakanlığımıza, olimpik sporcularla bir Zoom toplantısı yaptıklarını görüp tweet atmıştım. Kulağa gerçek değilmiş gibi geliyor ama bunlardan sadece iki saat sonra cep telefonumdan Kasapoğlu ile görüşüyordum. Ailem 'Biz burada şu anda markete ulaşamıyoruz seni nasıl Bakan arar' diye şaşırdılar. Herkese teşekkür ediyorum. Ama esas teşekkürümü elbette bu emeklerin karşılığını vererek edeceğim. Kurumsal anlamda da destekler arttı. İstanbul Akvaryum bu denememde en büyük destekçilerimden biri. Aynı zamanda Meksikada ve İsviçre merkezli bir ekipman firması ile de yine sadece bu denememize özel anlaşmalarımız oldu. Tüm sponsorlarıma da bir kez daha teşekkür ediyorum buradan. Umuyorum ki döndüğümde iletişim faaliyetlerimi ve destek arayışlarımı profesyonel ellere bırakacağım ve ben de profesyonel bir şekilde kendime ve derecelerime odaklanacağım. Olması gereken bu. Ben, halen bir bankada çalışıyorum. Burada geçirdiğim süre içerisinde kurumumdan da çok ciddi bir anlayış gördüm. Tüm yöneticilerime teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu.
