Fransa'nın Akdeniz'deki kalbi Marsilya
26.09.2021 - 11:01 | Son Güncellenme:
Marsilya, Fransa'nın Paris'ten sonraki en büyük ikinci şehri. Akdeniz kıyısında yer alan tarihi şehir, Fransa'nın kültürel çeşitliliği en yoğun kentlerinden biri. Öyle ki burası Avrupa'da Arap kökenli nüfusun en yüksek oranda olduğu şehirlerden biri. Cezayir ve Tunus kökenliler başta olmak üzere farklı ülkelerden gelen göçmenlerin çocukların ve hatta torunlarına ev sahipliği yapan Marsilya'yı da binlerce yıl önce Foça'dan göç eden koloniciler kurmuştu. Marsilya aynı zamanda Fransız kralının Barbaros Hayrattin Paşa'nın yardımını istemesi üzerine demir atıp koruduğu bir şehirdir. Fransa'nın Akdeniz'deki yüzü olan bu canlı kente daha yakından bakalım. İşte karşınızda Marsilya.
Marsilya, Fransa'nın Akdeniz sahilindeki en önemli kentidir. Ülkenin Paris'ten sonraki en büyük ikinci şehri olan Marsilya, tarihi kimliğiyle de dikkat çekiyor. Yaklaşık üç bin yıl önce Foçal'dan göç edip bölgeye gelenlerin bir koloni olarak kurduğu Marsilya, günümüzde Fransa'nın en canlı kentlerindendir. Bunda kuşkusuz kentin Akdenizli ruhunun da payı çok büyük.
Marsilya, Güney Fransa'nın Akdeniz sahilinde yer alan bir liman kentidir. Fransa'nın en büyük ikinci kenti olan Marsilya, Akdeniz'in en önemli şehirlerinden biridir. Marsilya'nın kıyı şeridinde yükselen dağlar, kenti yeşil ve mavinin ortasında bir yerde konumlandırmaktadır. Provence bölgesinde yer alan Marsilya'ya İstanbul'dan her gün birçok uçuş gerçekleşmekte.
Marsilya Provence Havaalanı kent merkezinin 27 kilometre batısında yer alır. Belediye otobüsleriyle Marsilya merkezine ulaşmak mümkün. Kış saati uygulamasının olduğu dönemlerde Türkiye ile Marsilya arasında iki saatlik bir zaman farkı bulunmakta.
Marsilya tipik bir Akdeniz kenti. Bu iklimin tüm özelliklerini taşıyan Marsilya'da yaz aylarında hava sıcak, kışın ise genelde eksili değerlere pek ulaşmaz. Bu da Marsilya'yı yıl boyunca turistik ziyaret için oldukça elverişli bir kent yapar.
Engebeli bir doğal yapısı bulunan Marsilya'da yürüyerek bir yerden bir yere ulaşmak bu açıdan zorlayıcı olabilir. Doğal bir limana sahip olan Marsilya'da 19. ve 20. yüzyıl yapıları ağırlıktadır.
Marsilya 2600 yıl önce Foça'dan gelen koloniciler Massalia adıyla kurulmuş bir kent. Yüzyıllardır Fransa toprağı olan Marsilya'nın ana unsuru Fransızlardır. Bunun yanı sıra özellikle kuzey Afrika'dan gelen Arap göçmenler ve Sahraaltı Afrikası'ndan gelenler kent nüfusunun önemli bir bölümünü oluşturur.
Marsilya merkezinde nüfus yaklaşık bir milyon civarındadır. Kent aynı zamanda Avrupa'daki en geniş alana yayılmış şehirlerden biri olarak da kabul edilmektedir. Burası aynı zamanda Fransa'nın Akdeniz'deki en büyük limanına da ev sahipliği yapmaktadır.
Bugün kentin merkezinde bulunun ve şehrin en canlı noktası olan Vieux Ports, antik çağlarda Foça'dan buraya gelenlerin ilk yerleştikleri yer oldu. Korunaklı yapısıyla dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı doğal bir savunma sağlayan liman yapısı Marsilya'nın zaman içinde hızlı bir gelişme kaydetmesine vesile olur.
Milattan önce 49 yılında Jül Sezar tarafından istilâ edilen ve Roma topraklarına katılan Marsilya, bu dönemden sonra imparatorluk için önemli bir merkez ve liman halini alır ve giderek daha da gelişmeye başlar.
Osmanlı döneminde Fransa ile kurulan yakın ilişkiler doğrultusunda Marsilya limanı Türk gemicilerin de uğrak rotalarından biri haline gelmiştir. Öyle ki Marsilya, Venedik'ten sonra Türk denizcilerin en çok yanaştığı birkaç limandan biri olma özelliği taşımaktaydı.
Denize paralel uzanan dağları nedeniyle oldukça dik yamaçlara sahip olan Marsilya'da bu tepelerin pek çoğunda yerleşim bulunmaktadır. Ancak haliyle ulaşım da özellikle bu duruma pek de alışkın olmayan turistler için biraz zorlayıcıdır.
Eski kentte yer alan Panier mahallesi turistlerin de en çok ziyaret ettiği noktalar arasındadır. Buradaki Eski Liman bölgesi ve dar sokaklarda dolaşırken kendinizi zaman içinde bir yolculuğa çıkmış gibi hissetmeniz mümkün.
Her yönüyle bir Akdeniz kenti olan Marsilya'nın plajları da oldukça rağbet görür. Kentin daha doğusunda kalan Nice ve Cannes gibi kentleri de içeren Cote d'Azur bölgesi kadar olmasa da Marsilya'nın denizi de turistler tarafından ilgi gören bir noktadadır.
Vieux Port, Cathedral de la Major, Marsilya Güzel Sanatlar Müzesi, Jarden des Vestiges, Château d'If, Église des Réformés Kilisesi, Notre Dame de la Garde Kilisesi, Fort Saint Nicholas ve Vallon des Auffes, Marsilya'da mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır.
Şehir içi ulaşımda otobüs ve özellikle Marsilya'nın çevre semtleriyle erişimini sağlayan tramvay hatları yoğun olarak kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra Marsilya'da iki hatlı ve toplum uzunluğu 22 kilometre olan bir metro sistemi de bulunmaktadır. Metroda 28 istasyon yolculara hizmet vermektedir.
Oldukça canlı bir kent olan Marsilya'da eğlence ve sanat şehirle iç içedir. Müzelerin yanı sıra sokak sanatçılarının performansları, duvar resimleri ve belirli dönemler görülebilen açık hava sanat eserleri Marsilya'ya ayrı bir hava katmaktadır.
