31.01.2018 - 18:17 | Son Güncellenme:
Dünyada iklim değişikliğinin en çok etkilediği bölgelerden biri olan Akdeniz havzasında yer alan Türkiye'de, kuraklık tehlikesi her geçen yıl daha fazla hissediliyor.
Kış mevsiminin bitimine haftalar kalmışken, hâlâ ülkenin önemli bölümünde kar ve yağmur yağmaması, hem tarım üreticilerini hem de iklim uzmanlarını endişelendiriyor.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, Türkiye genelinde alansal yağış miktarı 2009'dan bu yana yüzde 20 azalmış durumda.
Aynı verilere göre, Aralık 2017'de yağışlar ülke genelinde normal sayılan miktarın yüzde 29.2 gerisine düşerken, Aralık 2016 yağışlarına göre ise azalma yüzde 31.7 olarak gerçekleşti.
Yaz mevsiminde bastıran sağanak yağışlar nedeniyle büyük kentlerde görülen sel faciaları giderek sıklaşırken, kış mevsiminde ülke genelinde yağışların azalması ise 'kış kuraklığı' endişesini artırıyor.
Konu hakkında açıklamalarda bulunan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, kış aylarının kuraklıkla geçmesinin yaz kuraklığından çok daha büyük bir tehlike olduğunu söylüyor.
Çoğu tarım ürününün yetişmesinin yanı sıra su havzalarının dolması için yağışların en çok bu dönemde olması gerektiğini belirten Prof. Kadıoğlu,
"Türkiye şu anda su stresi yaşayan bir ülke. Sürekli susuz kalma korkusuyla yaşıyoruz.
1990'da 3 bin metreküp civarında olan kişi başına su miktarı, 2030-2040'lardan itibaren 700 metreküpe kadar gerileyecek.
Dolayısıyla Türkiye resmen su fakiri bir ülke haline gelecek" şeklinde konuştu.
Dünya Bankası'nın yaptığı bir çalışmaya göre, nüfus artışı dikkate alındığında Türkiye her geçen yıl su fakiri bir ülke olmaya daha da yaklaşıyor.
Şu an yaklaşık bin 500 metreküp olan kişi başına düşen su miktarının 2030'da bin 100 metreküplere düşeceği, 2040'larda ise 700 metreküplere kadar gerileyebileceği öngörülüyor.
Uluslararası normlara göre, kişi başına 2 bin metreküpün altındaki ülkeler için 'su azlığı', bin metreküpün altındaki ülkeler ise 'su fakirliği' tanımı yapılıyor.
Kadıoğlu'na göre, iklim değişikliğinin yarattığı olumsuz etkileri tamamen engellemek mümkün olmasa da etkilerini yavaşlatacak önlemler alınabilir.
Türkiye’de suyun yaklaşık %70’inin tarımda kullanıldığını belirten Kadıoğlu, gelecekte Türkiye’nin bazı tarım ürünlerini üretmek yerine ithal etmesi gerekebileceğini belirterek şunları söylüyor:
"Buğday gibi az su kullanan stratejik ürünleri üretmeye devam ederken, şeker pancarı ve pamuk gibi çok su tüketen ürünler dışarıdan alınabilir. Bir kilogram pamuk üretmek için 12 ton su kullanıldığını unutmayalım.
Ayrıca Türkiye'de ileride çok iyi tarım arazileri olabilecek bazı bölgeler hızla konut projelerine, yerleşim bölgesi olmaya açılıyor.
Bu durum da gelecekte yaşanacak tarımsal üretim sıkıntılarına neden olabilir."
Gelecekteki su bütçemizi şimdiden hesaplamak zorundayız.
Yoksa ileride su sıkıntılarıyla karşılaşabiliriz.
Çukur Dizisi ile ilgili yapılmış şahane capsler...
ABD'li üniversite öğrencisi 1400 dolara ev yaptı Üniversitede okurken yurtta kalmak istemeyen Bradley Florida'da okuluna yakın bir bölgede ormanlık alana ev inşa etmeye karar verdi.