25.11.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Gökhan Karakaş - İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İklim Değişikliği Tezli Yüksek Lisans Programı, yakın gelecekte büyük doğal afetlere yol açabilecek küresel iklim değişikliğiyle ilgili tek yüksek lisans programı. 2014 yılında Prof. Dr. Barbaros Gönençgil tarafından kurulan programa, yerkürenin en büyük çevre sorunuyla ilgilenen hemen her alandan araştırmacılar katılabiliyor.
Yakın gelecekte dünyanın en büyük çevre sorunu olacağına kesin gözüyle bakılan iklim değişikliğiyle ilgili uzman bilim insanlarının yetiştirildiği ilk ve tek yüksek lisans programı, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde.
ARAŞTIRMACILARA AÇIK
2014 yılında YÖK’ün onayıyla kurulan bu alandaki ilk ve tek tezli yüksek lisans programı, dört yıllık lisans mezunu ve iklim değişikliği konularına ilgi duyan hemen her meslekten araştırmacıyı kabul ediyor. Anabilim dalının kurucu öğretim üyesi Prof. Dr. Barbaros Gönençgil olurken İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa’nın öğretim üyeleri tarafından oluşturulan akademik kadro görev yapıyor. Programda; iklim değişikliğinin nedenleri, atmosfer kökenli afetler, kentleşme ve iklim değişikliği, bitkilerin iklim değişikliğine adaptasyonları, enerji politikaları gibi dersler yer alıyor. Dersleri Prof. Dr. Barbaros Gönençgil, Prof. Dr. Ünal Akkemik, Prof. Dr. Nagihan Işıklar, Doç. Dr. Ahmet Ertek, Prof. Dr. Seyhun Doğan gibi alanlarında uzman isimler veriyor.
Milliyet’e bilgi veren Prof. Dr. Barbaros Gönençgil, şunları söyledi:
“1960’lı yıllardan sonra dünya üzerinde insan nüfusunun artışıyla başlattığı aşırı baskı doğal ortamların kirlenmesine yol açtı. 50 yıldır artarak devam eden bu sürecin sonu kaçınılmaz olarak insan kökenli iklim değişikliği oldu. Bu süreç doğal değişikliklerden farklı olarak daha hızlı ve daha yıkıcı. Öyle ki dünyada atmosfer kaynaklı afetlerden oluşan can ve mal kayıpları depremlerde oluşan kayıpların üstüne çıktı. Önümüzde köprüden önceki son çıkış olarak Paris Anlaşması var. Dünya ülkeleri ortaya konan hedeflere ve anlaşma maddelerine uygun hareket ederek sürdürülebilir bir gelecek için gerekli adımları atmaları.”
‘İHTİYAÇLARA GÖRE TÜKETİM YAPMALI’
Prof. Dr. Gönençgil, vatandaşlara şu uyarıyı yaptı:
“İklim değişikliğiyle mücadele için vatandaşların üzerine düşen temel görev, ihtiyaçları doğrultusunda tüketim yapmaları. Gıda üretimi, ekosistemlerin yenilenmesi, su havzalarının korunması ve iklim açısından akıllı tarım uygulamaları, her ülkenin iklim değişikliğinin etkilerini azaltma, uyum ve dayanıklılık programının bir parçası haline gelmelidir.”