Gündem Başarılarının sırrını anlattılar

Başarılarının sırrını anlattılar

03.04.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:

“Sağın kaleleri” olarak bilinen kentlerde sürpriz yaparak seçim yarışında ipi göğüsleyen CHP’li belediye başkanları, başarı öykülerini Milliyet’e anlattı.

Başarılarının sırrını anlattılar

MEHTAP GÖKDEMİR / Ankara - CHP, 1995 yılında il olan Kilis’te belediye başkanlığını ilk kez Hakan Bilecen ile kazandı. Aday adayı olduğu andan itibaren çalışmaya başladığını belirten Bilecen, “İnsanlarla bire bir diyalog kurdum. Eşimle birlikte kapı kapı gezdim. Mahalle bazında sorunları tespit ettim. Sonra çözüm projelerimi bir ekip kurarak hazırladım. İnsanların yarasına parmak bastım, boş vaat değildi benimki. Ülkü Ocaklarının kurucusu dayım, eski Doğru Yol Partisi İl Başkanı. Benimle beraber çalıştı. Babam sosyalist bir adam. Babam benle beraber çalıştı. İnsanlar samimiyetimi gördü” dedi.

Haberin Devamı

Adıyaman sürprizi

1994’ten bu yana sağ partilerin önde olduğu Adıyaman’ı CHP’ye kazandıran, aynı zamanda ilin milletvekili olan Abdurrahman Tutdere ise şöyle konuştu: “6 Şubat depreminde memleketin sesi olmamız, sahada olmamız, o zor anı bütün vatandaşlarla birlikte yaşamamız ve Meclis’te sürekli Adıyaman’ı gündeme getirmemiz halkta büyük sevgi yaratmıştı. Bu sevgi sandıkta zaferi getirdi. Kampanyamız boyunca gösterişten uzak durduk. Büyük paralar harcamadık. Kendi mütevazı bütçemizle yürüttük kampanyamızı. Halka dokunduk, ev ziyaretleri yaptık.”

CHP, en son 1977 yılında ilçeyken belediye başkanlığını kazandığı Kırıkkale’de de Milletvekili Ahmet Önal ile ipi göğüsledi. Önal, milletvekili olarak vatandaşa verdiği sözlerin tamamını tuttuğunu vurgulayarak şunları söyledi:

Haberin Devamı

‘Samimiyet arıyorlar’

“Ben Kırıkkale’de yaşıyorum. Evimi taşımayacağım dedim, taşımadım. Vatandaşın mutlu gününde, acı gününde yanında oldum. İnsanlar samimiyet arıyor. Siyasetçiyi yanında görmek istiyor. Ekonomik kriz ağır, Kırıkkale emekli kenti. Bunun yanı sıra hiçbir polemiğe girmedim. Seçim sadece seçim döneminde yapılan çalışmayla kazanılmaz. Asıl seçimsiz dönemdeki çalışmayla kazanılır. Biz de böyle kazandık.”