25.08.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
0
YENER YERMEZ: Cinayetten 10 gün sonra Kayseride yakalandı. Hakkında, "adam öldürmek" ve "gasp" suçlarından dava açıldı. İfadesini sürekli değiştirdi. Antisosyal kişilik ve anksiyete bozukluğu saptandı, IQsu Adli Tıp muayenesinde 104 (normal sınırlar içinde) çıktı. Kartal Cezaevinde tutuklu.PINAR KONUŞKAN: Cinayet zanlısı olarak gözaltına alındı. Savcı serbest bıraktı. Yermezle 10 milyon karşılığı birlikte olduğunu anlattı. 10 yaşındayken yetiştirme yurdunda tecavüze uğradığını iddia etti. 5 gram esrarla yakalanıp Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevine gönderildi. Çıkınca evini sattı. İşadamı Üzeyir Garih cinayetinin üzerinden tam bir yıl geçti. Katil zanlısı Yener Yermez yakalandı ama Eyüp Mezarlığında başlayan hikâye, kimsesiz çocuklardan, tiner bağımlılarına ve polisin operasyon yöntemlerine kadar Türkiyede yaşanan pek çok soruna projektör tuttu. Dava karar aşamasına geldi ama; hâlâ çelişkiler nedeniyle sır perdesini koruyor. Somut olan ise cinayetten geriye kalan sekiz kişinin hayat hikâyeleri. SUNA TAŞDELEN: Pınar olarak görüntülendi. Canlı yayında kendisinin de para karşılığı erkeklerle birlikte olduğunu anlattı ama "Mezarlıkta olmaz, insan çarpılır" dedi. Bu sözler ağabeyini işinden etti.GÜNEŞ TAŞKIRAN: O da Pınar sanılarak gözaltına alındı. Savcı serbest bıraktı. Birlikte gözaltına alındığı Suna Taşdelenin erkek arkadaşı Murat Salihoğlunu bıçaklayarak öldürdü. Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevinde tutuklu. Güneş hâlâ cezaevinde FATMA YERMEZ: Yermezin annesi. 10 yıldır nikâhsız yaşadığı ikinci eşi Kadir Mantıyı bıçaklayarak yaraladı. Tutuklandı.FUAT N. Katil zanlısı olarak ilk o yakalandı. Savcı serbest bıraktı. Dört yıl sonra okuluna döndü. Takdirnameyle sınıfını geçti ama ailesi fakirlikten evdeki televizyonu sattı. Şimdi Eyüp sokaklarında turluyor.ORHAN AKSOY: Kolici ya da seri katil olarak tanındı. Mahkemede masum olduğunu, cinayetleri Yermezin işlediğini iddia etti. Hatta mektup yazdı. Ama hâkim ciddi bulmadı. Bayrampaşa Cezaevinde yatıyor.ALİ ASKER KAZAK: Eyüp 2. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı. Kalp krizi geçirdi. İstirahatte. Fuat takdirname aldı Tanık yok, senaryo yazan çok Garih cinayeti dosyasında hâlâ netleşmemiş bir sürü nokta var. Soruşturma boyunca polis de savcılık da cinayetle ilgili görgü tanığı bulamadı ama onlarca ihbar mektubu yağdı. Ancak çoğunluğu cinayet senaryolarından ibaretti. Savcı, imzalı her mektubu emniyete gönderip tek tek inceletti. Kayda değer bulunmasa da mektuplar yine ayrı bir dosyada toplandı. En ilgi çekici olanı Hafiye Sofiye ait olanı. Uluslararası örgüt Sofi, soruşturma boyunca savcıya mektup yazdığı gibi bir yıl boyunca yaptığı çalışmaları da dosyalayarak Yermezin avukatına gönderdi. "Şeytan Hafiye Sofi" yazıları ile hazırlanmış dosya kapağını CIA Başkanı ve sihirbaz David Copperfleldin fotoğrafları süslüyordu. Mahkemeye müdahil olma istemiyle mektup gönderen Mustafa Ateş ise istihbarat mensubu olduğunu ileri sürerek, "Terorizm ile ilgili bir kitap yazıyordum. Sabancı suikastını yapanların listesinde Garihin de ismi vardı. Kirli ilişkilerin ortaya çıkması için hazırladığım kitaba sponsor oldu. Onu bu yüzden öldürdüler. Bu uluslararası bir örgütün cinayeti" diyordu. Ailemi yok edecekler Garihin iş ortağı İshak Alatona yazılan imzasız mektup ise cinayet sanığı Yermezin ifadesini doğrular nitelikteydi. Mektuptaki iddialar şöyle: "Cinayet günü Yener Yermezi olay yerine bilerek götürdüler. Yermez, haplıydı. Cinayeti bir kadın ve bir erkek işledi. Olayı görünce silahımla ateş ettim. Kadın vuruldu. Olay yerinde bulunan kadın kanının sırrı bu. Dördüncü bir şahıs da bana ateş etti. Bu işin kökü derinlere dayanıyor. Ailemi yok edecekler." Anma töreni için İbranice öğrendi Garihi anma töreni için İbranice çalışan Klasik Türk Müziği Solisti Uluğ, Musevi Maftirin Korosuyla ilahiler okuyacak... Uluğ, Garihle ölümünden önce bir kez karşılaştığını belirterek, şunları söyledi: Aya İrinide bugün düzenlenecek Üzeyir Garihi anma töreninde Türkçe ve İbranice ilahileri Musevi Maftirin Korosu seslendirecek. 8 kişiden oluşan Musevi Maftirin Korosu ile bir aydır çalışma yapan Klasik Türk Müziği Solisti Hakan Uluğ, konser için İbranice çalıştığını belirterek, "İlahilerini öğrendim" dedi. Çok heyecanlı olduğunu belirten Uluğ, "Rum, Ermeni ve Musevi bestecilerle birlikte İstanbulda pek çok konser düzenlendi. Ancak iki dildeki ilahiler aynı koro tarafından seslendirilecek. Üzeyir Garihin kişiliğine uygun bir anma olacak" diye konuştu. 19.30da başlayacak "Konserime davet etmiştim. O tarihte yurtdışında olacağını söyledi. Ancak bir yıl sonra Pera Palasta Garihi karşımda gördüm. Programın sonunda elimi sıktı. Bir yıl önce gelememiştim ama şimdi sizi dinlemek için geldim dedi." Maftirin Korosuyla çalışmalarının süreceğini belirten Uluğ, "Bir ay kadar önce koro şefi Aaron Kohen Yasak beni bir toplantıda dinlemiş. Ardından bu çalışmayı teklif etti" dedi. Anma töreni bugün 19.30da başlayacak.