Gündem ‘Boru hattı Saros Körfezi’ni öldürür’

‘Boru hattı Saros Körfezi’ni öldürür’

29.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

Saros Körfezi’ne yapılması planlanan doğal gaz dolum iskelesi ve boru hattı projesine çevrecilerin tepkisi sürüyor. Çevreciler, ‘Proje körfezin ölümü olur’ diyor

‘Boru hattı Saros Körfezi’ni öldürür’

Saros Körfezi kıyısındaki Gökçetepe ve Sazlıdere köyleri arasına yapılmak istenen doğal gaz dolum iskelesi ile boru hattı projesine karşı Trakyalı çevrecilerin başlattığı hukuk mücadelesi sürüyor.

Haberin Devamı

Her hafta Keşan ve Saros kıyılarında bir araya gelen çevre örgütleri, projenin hayata geçmesi durumunda doğal gaz taşıyan 100 bin tonluk dev gemilerin 12 ay boyunca sürekli olarak Saros Körfezi’ne giriş çıkış yapacağından ve doğal koruma alanı olarak ilan edilen bölgenin dokusunun bozulacağından endişeliler.

‘Körfezi kirletecek’

Proje kapsamında 24 ay sürecek inşaat ve dolgu çalışmalarının Saros Körfezi’ni kirleteceği, 17 kilometre uzunluğunda kara boru hattı için binlerce ağacın kesileceği de öne sürülürken, projedeki ihale sürecinin Danıştay’ın nihai kararı açıklanmadan başlatılması tepkilere neden oldu.

Edirne Bölge İdare Mahkesi tarafından 2019 yılında yürütmeyi durdurma kararı verildiğini, Danıştay’a temyiz için gönderilen dosya hakkında nihai karar verilmeden ikinci kez ÇED raporu hazırlandığını dile getiren Trakya Platformu Sözcüsü Avukat Bülent Kaçar, Milliyet’e yaptığı açıklamada, “BOTAŞ tarafından yürütülen projeye karşı 2019 yılında Edirne İdare Mahkemesi’ne yaptığımız itiraz sonucunda ÇED raporundaki olumsuzluklar nedeniyle yürütmeyi durdurma kararı verilmişti. Dosya temyiz için Danıştay’a gönderildi. Danıştay nihai kararını vermeden ikinci ÇED raporu hazırlandı ve ihale süreci başlatıldı.

Haberin Devamı

Anayasa’ya aykırı

Edirne İdare Mahkemesi’ne ikinci ÇED raporunun ve ÇED olumlu kararının iptali için yeniden davacı olduk. İhale süreci başlatılmış durumda. Projenin deniz çayırlarının bulunduğu alanda yapılacak olmasının tüm Akdeniz ekosistemine geri dönüşü mümkün olmayan hasarlar verecektir. Proje, Ganos fay hattına çok yakın yüksek tehlikeli birinci derece deprem bölgesi içinde kalıyor” dedi.

Projenin ayrıntıları hakkında da bilgi veren Kaçar, “Saros Körfezi, kültür turizm gelişim bölgesi özelliğine sahip. Aktif fay hattı projenin 6 kilometre açığından geçiyor. Deniz içinde çökel denilen yapı var ve çok tehlikeli sığ bir zemin olduğu uzmanlar tarafından raporlarda belirtildi. Projede Anayasa’ya da aykırılık söz konusu.

ÇED raporunda 17 kilometre boru hattının yanan orman alanlarından geçirileceği belirtilirken, 6 bin ağacı kesileceğinden bahsediliyor. Yasalara göre yanan orman alanı sadece ağaçlandırılabilir. Bilimsel uyarılara, bilirkişi raporlarına, mahkeme kararlarına uymak yerine hukuksuz olarak ikinci ÇED sürecini halkın katılımı olmadan yazılı itirazlara rağmen ısrarla devam ettirmek yasal ve ahlaki değil” diye konuştu.

Haberin Devamı

‘Boğazda 24 saat beklememek uğruna’

Saros Gönüllüleri Dayanışma Komisyonu Üyesi Ahmet Korkmaz ise bölge halkının projeye karşı çıktığını belirterek, şunları söyledi:

“Çanakkale Boğazı’nda 24 saat beklemek zorunda kalmamak için projeyi halka rağmen hayata geçirmek istiyorlar. Bilirkişi raporlarında söz konusu projenin yaratacağı tahribatlar açıkça yer alıyor. Saroz turizm ve tarım bölgesi. Mevcut imar planları kapsamında koruma altındaki bir bölgeye bu tür tesisi yapılamaz.”

14 hukuksuzluk

Trakya Kent Konseyi ve Çevre Gönüllüleri Derneği tarafından yapılan açıklamada ise, “Edirne İdare Mahkemesi nihai raporundaki 14 önemli hukuksuzluğu ve ÇED yönetmeliğine aykırılığı hüküm altına almıştır. Mahkeme iptal kararına dayanak olan 10 uzman ve akademisyen tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda ise 90 civarında bilime ve ÇED yönetmeliğine aykırılık ayrıntılı olarak tespit edilmiştir” denildi.