Ispartalılar Erkan Mumcuyu bekliyor

Isparta seçmeni kararını vermek için iki konunun netleşmesini bekliyor. Birincisi, ANAPlı Erkan Mumcunun nereden aday olacağı, ikincisi de DYPnin 1 Eylülde yapacağı önseçim. Ispartalı seçmen oyunu genel eğilimlere göre değil, adaylara göre belirleme kararında. Isparta için çalışacak, Ispartaya yatırım getirebilecek adaylar istiyor. Bu nedenle de aday adayları üzerinde çalışıyor, detaylı bilgi topluyor. Babanın tahtına aday Ispartalıların beklediği ikinci konu ise DYPnin önseçimde belirleyeceği adaylar. DYP tabanının destekleyeceği aday sıralaması olursa Demirelden bu yana devam eden taban desteğinin yeniden sağlanması mümkün; ancak aday sıralaması genel beklentiye uygun olmazsa DYP tabanının AKPye doğru kayması olasılığı dillendiriliyor. Türkiye genelinde gözlemlediğimiz gibi Ispartada AKP ve CHPde yükseliş seziliyor. Belediye başkanlığını kazanmış MHPnin ise, en önemli destek kaynağı Süleyman Demirel Üniversitesinin öğrencileri. Erkan Mumcunun Isparta için önemli bir siyasi aktör olduğunu söyleyebiliriz. Milliyet TIRına uğrayan değişik görüşlerden vatandaşların ortak görüşü Erkan Mumcunun aday olacağı partinin şansının yüksek olacağı yönünde. Ispartalı, Mumcuyu, Demirelden sonra liderlik niteliği taşıyan genç kuşak politikacı olarak görüyor. Milletvekilliği ve bakanlığı döneminde Ispartaya dönük yatırımlar yapması, bölgesiyle ilişkisini sürekli sıcak tutması Mumcuya olan sempatiyi artırmış görülüyor. Ayrıca Mumcunun sözünü sakınmayan ve genel başkanına karşı da tavır koyabilen bir kişilik sergilemesi özellikle genç Ispartalılar arasında destekleniyor. 31 bin dev öğrenci Milli Basketbol Takımının "12 dev adam"ı, bütün Türkiyenin dilinde. Isparta, bu sempatik simgeyi Ispartalı öğrenciler için kullanıyor: 31 bin dev öğrenci. Isparta merkezinde 31 bin ilköğretim ve ortaöğretim öğrencisi kendi katkıları ile bir ilköğretim okulu yapıyorlar. Bu minik öğrencilerin dev adamlığı Türkiyede gerçekleştirdikleri bu ilk örnek projeden kaynaklanıyor. Bu minik dev adamlar, projeyi yürütmek üzere kendi aralarında demokratik bir örgütlenme modeli de geliştirmişler. Isparta Valisi Halil İbrahim Daşözün öncülüğü ile başlaşan proje, bugüne kadar 100 milyar liralık bir kaynak sağlamış. 16 derslikli okul yapmışlar Her öğrencinin yeteneğine ve sağlayabileceği katkıya göre kendi arasında konsey biçiminde örgütlendiği Ispartada kermes, tiyatro, hediyelik eşya satışı ve kartpostal basımı gibi faaliyetlerle ilkokul yapımı için para toplanmış. İlkokul öğrencileri, velilerinden para almadan, sadece kendi etkinlikleriyle 16 derslikli bir okulu inşa etmişler. Ispartada gördüğümüz bu örnek proje, Türkiye geneline de yaygınlaştırılabilecek nitelikte. Öğrencilerin bu girişimini Ispartada öğretmenler de yaşama geçirmiş. Ispartada görev yapan 4 bin 100 öğretmen gönüllü katkılar ve gelir getirici faaliyetleriyle öğrencilerinden ayrı bir ilköğretim okulu daha inşa etmişler. Ispartalı öğretmen ve öğrencilerin özkaynakları ile gerçekleştirdikleri bu okullar Türk insanının yaratıcılığı ve yapıcılığının en güzel örneklerinden biri. Bu vitrin tutmaz... "AKPnin şansı ne?" diye sorunca, Ispartalı Abdullah Avcu, "Bir yanda türbanlı, bir yanda mini etekli aday adayları. Bu vitrin tutmaz" diyor Burası Isparta. 44 yılını siyasete adamış "Baba", yani Süleyman Demirelin memleketi. Babanın durumunu merak ediyorsanız, vatandaş Sabri Karakoç, "Baba artık öldü" diyor. Ancak ağa hâlâ ayakta... Ağa deyince soluğu, Ispartada siyasetin, ekonominin nabzının attığı Üzüm Pazarında alıyoruz. Esnaf: "Ağamız kardeş Şevket Demirel. Fabrikalar onun, güç onun. Fakat itibar kaybetti. Geçen iki yılı unutmadık, bankacılık krizine takıldık kaldık" diyor. Ağalarına kırgınlar. Fabrikaları çalışıyor çalışmasına da; ağa, salça fabrikasına domatesi, elma işleme fabrikasına elmayı Ispartadan almıyor. Ispartalıya katma değer bırakmıyor. "Doğuda feodal, Batıda sosyal ağalık..." Türkiye gerçeği değişmiyor! Tansu Abla iyi yolda O yüzden olacak ki seçim havasına erken girilmiş. Isparta geçen seçimlerde 4 milletvekili çıkarttı. 2 MHP, 1 DYP, 1 ANAP. Bu kez 5 milletvekili çıkartacak. Gözler 1 Ekimde önseçim yapacak DYPde. Tansu Çiller, artık kabul görmüş. Ispartalı, "Tansu Abla iyi yolda" diyor. Ancak 1 Ekimdeki önseçimde 12 aday adayı var. Sayı 5e inecek. Demirelin eski koruması Ömer Bilgin ile Belediye eski Başkanı Mehmet Aybatı yine aday. Ispartalı buna bozuluyor, "Şaibe bizi bozar, herkes haddini bilmeli" diyor.AKP, 23 aday adayıyla MHP ve DYPye kafa tutuyor. Şansı ne denilince vatandaş Abdullah Avcu, "Bir yanda türbanlı, bir yanda mini etekli aday adayları. Elhamdülillah hepimiz Müslümanız! Bu vitrin tutmaz" yanıtını veriyor. Ispartada sanayi yok, tarım geçimi sağlamaya yetmiyor. Halıcılık ölmüş. Yılda 6 - 8 milyon dolarlık gülyağı ihracatı yapılıyor. Devede kulak... Hal böyle olunca Vali Halil İbrahim Daşöz, tarım hamlesi başlatma çabasına girişmiş. Elmacılığı geliştirmek, gülün yanına karanfili eklemek için çaba harcıyor. Turizmin başkenti Antalyanın arka bahçesi olmak için kırk takla atıyor. Heyhat, krizdeyiz. Kaynak nasıl bulunacak? Ispartalı esnaf Zafer Birincitoka, "Pardon, bir dakika! Biz dört yıldır krizdeyiz" diyor. 1998 yılı, Brezilya, Rusya, derken Güney Asya, eh Türkiyede Refah Yol iktidarı gitmiş, Isparta bitmiş. Ispartalı, devlet kaynağına alışmış, iktidar elden gidince de kaderiyle baş başa kalmış... Mumcuya oy çok Köylerin bir bölümünde MHPden CHPye kayış olmuş. CHP, Ispartada ilk kez toparlanıp derli toplu bir görüntü veriyor. Kemal Derviş, ekonominin mimarı olarak kabul görüyor, siyasetteki bir aylık çizgisi ise güven sarsmış. Tepki topluyor. Peki, MHP, ANAP, özellikle de ANAPtan kopma noktasına gelen Erkan Mumcu ne durumda? 1999da merkez dahil 14 belediye başkanlığını alan MHP, eskisi gibi itibar görmüyor. Ama Süleyman Demirel Üniversitesi, MHP için önemli bir kale olarak öne çıkıyor. Ülkü ocakları geçen seçimde burada okuyan 32 bin öğrenciden büyük bölümünün seçim listelerini buraya aldırmış. Mumcuya gelince: Ispartalılar, "ANAPa oy yok, Mumcuya çok. Ama ne MHP, ne AKP olmalı. Yolu bağımsızlıktan geçer" diyor. Umutları Çiller Ablaları!!! Isparta, Red Kitin kasabaları gibi ya da onların 2002 Isparta tipi... Johnun bankası, Johnun tütüncüsü, Johnun barı, Johnun cenaze levazımatçısı, vs... Konuştuğum ilk Ispartalı kafamı karıştırıyor. "Şaibeli insanı Isparta kabul etmez" diyor. Tam arkasındaki iki katlı evin, ikinci katında da bir bez afiş... Ömer Bilgin DYP milletvekili aday adayı... Kendi deyimiyle hakkında 154 dava açılan eski Turbancı... "Ispartalının kabul etmediğini, en büyük Ispartalı nasıl kabul etti?" diyorum... Üstelik onlarla aile fotoğrafı da çektirdi. Susuyor... Daha doğrusu susmuyor. 5 - 0lı günlerden bugünlere nasıl geldik ki... Arkamdaki meydandaki Babanın şapkasıyla Ispartayı selamlayan heykelini gösteriyorum. O da bombayı patlatıyor; "Bakın Baba şapkayı asacak bir çivi bile bulamıyor. Her şeyi 40 yıldır benden beklediniz bir çivi bile çakmadınız demek istiyor belki de..." Red Kitin kasabası Vali siyasal ve hukuk mezunu. İyi de izlenim bırakıyor bende, yani valinin iyisi de mi Ispartaya hani... Ispartalı hâlâ uyanmamış. "Şevket Bey gitse, dertler bitse" bir grup köylünün ortak dilekleri..." Burada John veya Johnlar yok, Demirel veya Demireller çok. Süleyman Beyin bulvarı, caddesi, sokağı, üniversitesi, ormanı, eğitim kompleksi, botanik parkı, vs... Nazmiye Hanımın ilköğretim okulu, Şevket Beyin kalp - damar merkezi. Evet onların şehri burası. Vilayetin bir arabası hâlâ Şevket Beyin evinin önünde bekliyor diye başka bir Ispartalı da ekliyor. Şevket Bey için... "Baba ne yaptı yani, yapa yapa o da son döneminde bir üniversite" diyenler bile oluyor. Nankörler de aynı zamanda. 40 yıldır devletin verdiğiyle yaşamaya alışmışlar, az çalışmışlar, işin kötüsü buna da alışmışlar. İki askeri birlik, gelişen sağlık, eğitim, kullanılmasa da havaalanı diyorum. Peki bunlar niçin? Cevap çabuk geliyor; "Şevket Bey, ailesi ve etrafı için." Her şeye rağmen gülcülük, gül ve gülyağının Ispartasını gülle tanımlayalım biz de... Tozpembe olmasa da gülpembe Isparta diyelim... Elması, vişnesi, karanfiliyle çiçek gibi olmasalar da en azından böcek gibi değiller. Üstelik 30 - 35 göl, göleti, Saklıkente rakip yapılan kayak merkezi, kanyonları... Kısacası tarım ve turizm gelecekleri... Eksi kutup Ömer Bilgin Ispartanın kaderini 3 Kasımda dört kişi çizecek; Şevket Demirel, Tansu Çiller, Erkan Mumcu seçimin artı kutupları, Ömer Bilgin de eksi kutbu... AKP, DYP, MHP beş milletvekilini paylaşır gibi görünse de, CHPnin sürprizi de sürpriz olamayacak gençlere göre... İki cümle ile anlat ve bağla artık Ispartayı derseniz eğer, şu son iki satırı da okumanıza bence değer; Refahyol son mutlu günleri, 3 Kasımdaki umutları da ablaları Çillerleri... Takım tutar gibi parti tutuyorlar! Ispartada ibre AKPyi gösteriyor ama buralının A takımı DYP. "Bizim köylü kızsa bile gider kır atın böğrüne basar mührü..." diyorlar Ispartada seçim kirliliği başlamış. Yer gök siyasi partilerin, adayların afişleriyle dolu. Şarkılı türkülü seçim minibüsleri yola çıkmış bile. Sanırsınız bu pazar seçim var, pazartesi sabahı yeni bir parlamentoyla uyanacağız. Öyle hızlı her şey burada. Esnaf da dükkân kapılarında üçlü beşli gruplar halinde seçim sohbeti yapıyor: "AKP 2, hatta 3 çıkarır", "Erkan Mumcu önemli. Bir de bakmışsın AKPye geçmiş. O bağımsız da olsa, ANAPtan da aday olsa mutlaka kazanır", "Şu anda köylere girebilen tek parti CHPymiş. Belki 1 milletvekili o alır", "40 yılda bir tek sol milletvekili çıktı Ispartadan. Mümkün değil CHP", "Gençlere bakmak lazım. Geçen seçimde hepsi MHPye verdi. Bakalım bu kez ne yapacaklar?", "Kim ne derse desin, bizim köylü gider yine basar kır atın böğrüne. Diğerlerinin projesi yok, Tansu Ablamızın tecrübesi yeter." Kır at karardı mı? Ispartanın ana caddeleri aksak adım 45 dakikada bitiyor. Tabii eğer bir banka çöküp çiçekleri ve fıskıyeli havuzları seyre dalmazsanız. Dışarıya masa atmış, masaların üzerine pembe pötikareli örtüler sermiş kebapçıların çağrısına uymazsanız. Konyadaki Tesettür Lokantasına inat Doyland Doyum Dünyasında karnınızı doyurmazsanız. Kahvede okeye dördüncü arayan bir kız iki erkeğin yanına oturmazsanız. Burada 40 bine yakın üniversite öğrencisi var. Ayşe "Yine de üniversite ortamı yok. Okulda hep MHPliler var. Erkeklerin saçına, bizim kılığımıza karışıyorlar" diyor. Demirel yok ama etkisi sürüyor. Bir tür alışkanlık yapmış DYP. Hasan Amca "Tam başka partiye basacağım mührü, kır atla göz göze geliyorum" diyor. "Takım tutar gibi parti tutuyorsunuz da ondan" diye cevap veriyor Erdal. "Kır at karardı" diye bağrışıyor üç - beş kişi, Erdal aldırmıyor: "Bakma abla, burada herkesin takımı var. İlle ona oy verirler. Sonra gider kapısına iş bul, tayinimi yap diye yalvarırlar. Takım ruhu işte." Üniversitenin etkisi büyük Bir kitabevinde tezgâhtar olarak çalışan Hasan "Üniversite Ispartayı hareketlendirdi ama Ispartalıları değiştirmedi. Bak şu geçen kız üniversiteli, iki adım arkasındaki buralı. Saçından başından şıp diye anlaşılır Ispartalı. Ama Ispartalılar özeniyor tabii üniversiteye. Herkes okumak istiyor." Okuyorlar da... "Düşün ve Başar", "Başarının Yolu", "Üstün Başarı", "Kişisel Başarıda Zirveye Ulaşmanın Yolu" gibi kitaplar yok satıyor. Bir de Suat Kılıçın Demireli anlattığı "Son Ispartalı"sı. Demirel başarılı ya. İstanbul güzel, değil mi? 10 yaşındaki Bahadır, Demireli çok başarılı bulmuyor ama. Aslında hiçbir politikacıyı başarılı bulmuyor. Bu yüzden politikacı olmak katiyen istemiyor. Üniversitede okuyacak ve futbolcu olacak o. Çok para kazanıp evin taksitlerini ödeyecek. Çalışmaya başlamış bile. Okul çantası almak için simit satıyor, günde 1 milyon kazanıyor. Ve soruyor: "İstanbul çok güzel, değil mi?"