Mutlular çünkü umutlular

Gallup’un “BM Uluslararası Mutluluk Günü” için yaptığı mutluluk anketinde Türkiye 143 ülke arasında “en mutsuz” 3’üncü ülke olurken, “en mutlu” ilk 10 ülkenin Latin Amerika ülkeleri olması dikkat çekti. Uzmanlar mutluluğun ekonomi ile bağlantılı olmadığı görüşünde:
Doç. Dr. Burhanettin Kaya (Türkiye Psikiyatri Derneği Ruh Sağlığı ve Medya Çalışma Birimi Koordinatörü): Mutluluğu belirleyen şeyler insanların sosyo ekonomik düzeyleri, sosyal ilişkilerin sürekliliği, eşitlikçi özgürlükçü bir düzen ve her alanda örgütlenme oranının yüksek olmasıdır. Çok zengin olmak, lüks yaşamak mutluluk ölçüleri değil. Çalışma koşulları, insanları mutsuz kılar. Bir de insanlar arasındaki uçurum azaldıkça mutluluk oranı da artar.
Latin Amerika ülkeleri bu özelliklere sahip. Diğer yandan Latin Amerikalılar isyancı bir gelenekten geliyor. Haksızlığa uğrayınca mücadele ederler. ‘Bir şey kötüyse değiştirebiliriz’ diye düşünüyorlar, bu da kaygıyı azaltıyor. Türkiye’de ise insanlar kendilerini ifade edemiyorlar. Örgütlenme yetersiz. Müdahale giderek artıyor. Şiddet yaygınlaştı. İnsanlar tedirgin.

İspanyolca etkisi!
Prof. Dr. Nilüfer Narlı (Bahçeşehir Üniv. Sosyoloji Bölüm Başkanı): İfade ve temel özgürlüklerinin kısıtlanması insanları mutsuz kılıyor. Bunların yanında farklı bir faktör daha var o da dil. Latin Amerika ülkeleri İspanyolca konuşuyor. Dil ile mutluluk ilişkisinii araştıran ABD’deki Vermon Üniversitesi, İspanyolcanın en mutlu dil olduğunu belirledi. İspanyolca’da çok daha yüksek sayıda mutluluk ifade eden kelime olması ve İspanyolca konuşan insanların kendileri ifade ederken mutluluk veren kelimelere daha fazla yer vermesi, onların mutluluğuyla ilgili bir ipucu verebilir.