GündemÖzülker: Dünya haritasını yeniden çizmeniz gerekir

Özülker: Dünya haritasını yeniden çizmeniz gerekir

24.07.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:

Emekli Büyükelçi Uluç Özülker, Kürdistan Ulusal Kongresi adı altında toplanan yapıların Lozan’ın 100. yıl dönümünde yürüttüğü kampanyanın ciddiye alınacak hiçbir değerinin bulunmadığını söyledi.

Özülker: Dünya haritasını yeniden çizmeniz gerekir

AYDIN HASAN/ANKARA- Milliyet’e değerlendirmede bulunan Özülker, “Lozan imzalanalı 100 yıl olmuş. 100 yıl içinde kendini var etmiş, güçlü bir hale gelmiş bir Türkiye Cumhuriyeti varlığı var. 100 yıl öncesine döndüğünüz, Lozan’ı ortadan kaldırdığınız zaman, o zaman dünyanın da haritasını yeniden çizmeniz gerekir” diye konuştu. Özülker, şunları kaydetti:

Haberin Devamı

Geçerliliği sürüyor

“Antlaşmalar da tıpkı canlı varlıklar gibidir. Doğar, büyür ve ölürler. Günümüzde geçerliliğini koruyan anlaşmalar da var. Lozan ile Montrö bu anlaşmalar içinde yer alır. Lozan ile Montrö, bugün de imzalandıkları günlerdeki statülerini, geçerliliklerini halen sürdürüyor. Boğazların egemenliği açısından Lozan, Montrö ile tamamlandı. Bugün, savaş nedeniyle Türkiye, Montrö Sözleşmesini uyguluyor... Türkiye, o günkü şartlar içinde Lozan’da yapılabilecek olanın en iyisini yaptı. Lozan’ın çok önemli bir vasfı var. Birinci Dünya Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyayı hep galipler yönetti. Anlaşmaları onlar istediği gibi yaptı. Bunun tek istisnası var. Tek istisna Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk’tür. Biz, Birinci Cihan Harbini bitiren son anlaşmayı yapan ülkeyiz. Galipleri mağlup eden bir millet kendi haklarını yarattı. Savaş sonrası bütün anlaşmalar hayat buldu ama Lozan, Sevr anlaşmasını yırtıp çöpe attı. Sevr ile Ermeni ve Kürtlere Wilson ilkeleri çerçevesinde toprak veriliyordu. Zonguldak ile Trabzon arasında aşağıda Ankara’ya uzanan bir toprak bırakılıyordu Türkiye’ye.”

Haberin Devamı

‘Birlik olmalıyız’

Özülker şöyle devam etti: “İçeride bazı sıkıntılarımız var. İçeride kavga ederiz o ayrı. Ama dışarıya karşı birlik olmalıyız. Biz çok fark edemiyoruz ama Türkiye, büyük bir ülke. Bu dışarıdan daha iyi görünüyor. Alman ve Fransız diplomatlar bana toplantılarda açık açık söylediler. ‘Öyle büyük ve güçlüsünüz ki, sizi kontrol edemeyiz’ diye.’’