‘PKK her evden bir çocuğu götürüyor’

PKK tarafından dağa kaçırıldığını söyleyerek HDP Diyarbakır İl binası önünde bekleyen ailelere destek veren isimlerin başında AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat geliyor. Terör örgütü PKK’nın Diyarbakır’da 3 Ocak 2008’de düzenlediği saldırıda oğlu Eren’i kaybeden Eronat, “Ben evlat kaybettim ama kısasa kısas diyerek, başkalarının çocuğu ölsün istemedim. Evladını isteyen annelerin yanındayım, umarım çocuklarına kavuşurlar. Evlat acısını bilen bir anne olarak, başka çocuklar ölmesin, başka canlar yanmasın” dedi.

Eronat, kaçırılan ve kandırılarak dağa çıkartılan çocuklara ilişkin bölgedeki tespitlerini Milliyet’e şu sözlerle anlattı:

‘Birçok aileden dinledim’

“Erken evliliklerden kaçmak için dağa gidenler var. Benim rastladığım bazı olaylar var. Sırf kızı dağa götürülmesin diye erken yaşta evlendirilen çocuklarla karşılaştım, çünkü PKK evli kadınları dağa götürmüyor. Yıllar önce Cizre’deki bir eve konuk oldum. Evin kızı 17 yaşındaydı. Eşinin askerde olduğunu söyleyince, ailesine neden bu kadar küçük yaşta evlendirildiğini sordum. PKK bekar kızları zorla dağa çıkardığı için korkudan evlendirildiği söylendi. Birçok aileden bu şikayetleri dinledim. Tersi durumlara da şahit oldum. Küçük yaşta evlendirilmek istediği için evden kaçıp PKK’ya katılan kızlar oldu. Dağa çıkmanın 40 farklı sebebi var. Aile baskısından kurtulmak için kaçanlar oldu. Diyarbakır’da tüm kardeşleri erkek olan bir kızcağızın, evde kardeşlerine hizmetçilik yapmaktan bıkıp dağa kaçtığını biliyorum. Böylesi onlarca hikaye dinledim.

PKK, her evden 1 erkek çocuğunu tehdit ve yalanlarla dağa çıkarmaya çalışır. Gariban, yoksul, eğitimsiz çocukları, ‘Yeni bir ülke kurulacak, bakan, milletvekili, komutan olacaksınız’ yalanlarıyla kandırırlar. Örgütün televizyon kanallarında PKK kampları sanki tatil merkezi gibi sunulur. Bir yanda kadınlar ekmek pişirir, diğer yanda dere kenarında şakalaşan militanların görüntüleri ekrana getirilir.”

‘Aileler ses çıkaramıyor’

“Dağ ve örgüt kampları sanki konforlu tatil merkezleri gibi lanse ediliyor. Çok yoksulluk çeken evlerdeki çocuklara bu görüntüler alternatif veya kurtuluş umudu gibi gözüküyor. Ufacık çocukları alıp ‘tim komutanısın’ dendiğinde ergen yaştakilerin hoşuna gidiyor.

Ailelere baskı yapılıyor. İnsanlar, evlatlarını kaybetmemek, geride kalanların zarar görmemesi için çok fazla ses çıkartmadılar. PKK’nın ailelere baskı yaptığını bölgedeki herkes bilir. Örgüt, ‘her evden bir asker’ diyerek hareket eder. Dağın sonunun ölüm olduğunu da herkes bilir. Kandırılıp, zorla dağa çıkartılan çocuk öldüğünde, geride kalan aile üyeleri, devlete, askere, polise kin duymaya başlar. Örgüt insanların psikolojisinden faydalanmaya çalışıyor. Kendi halinde, yoksul, sessiz seçip, onlara değer verirmiş gibi yapıyorlar. Her toplantıda istekli olan çocukların beyni yıkanır.”

‘Artık musallat olamayacaklar’

Evlat nöbetiyle ilgili konuşan Oya Eronat, şu ifadeleri kullandı: “Pek çok insan, ‘sonuç ne olacak?’ diye soruyor. Sonuç alındı bile. HDP önünde bekleyen ailelerin birçoğu belki çocuklarına kavuşamayacak. Ancak PKK ve HDP bu saatten sonra kolay kolay kimsenin çocuğuna musallat olamayacak. Artık kandırmaya çalıştıkları, musallat oldukları aileler tepki gösterecek. Aslında bölgedeki aileler uzun süredir çocuklarının dağa götürülmesinden rahatsızlar. Umarım aileler evlatlarına biran önce kavuşur.”