Gündem Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik! İnsanlığın kokuyla sınavı

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik! İnsanlığın kokuyla sınavı

19.02.2022 - 06:49 | Son Güncellenme:

İnsanoğlu temel duyularından biri olan koku alma yeteneğini yavaş yavaş kaybediyor! Farklı etnik kökenlere sahip kişiler üzerinde yapılan bir çalışma çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. "Her şey insanoğlunun köpekleri evcilleştirmesiyle başladı" diyen Prof. Dr. Aytuğ Altundağ'a göre bu azalmaya rağmen insanlar farklı bir özellik daha kazandı.

Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – İnsanların koku alma yeteneğinin zamanla azalmasıyla ilgili yapılan çalışma, bir süredir bilim camiasının gündeminde. Henüz hipotez aşamasında olan araştırmanın detayları ise oldukça ilginç. Konuyla ilgili Şanghay Beslenme ve Sağlık Enstitüsü tarafından yapılan açıklamaya göre, ABD'de yaşayan bin Çinlinin ve farklı etnik kökenlerden gelen 364 kişinin 10 farklı kokuyu koklamaları ve yoğunluklarına göre derecelendirmeleri istendi. Bu çalışmayı ve insanoğlunun koku duyusunu dair bilinmeyenleri Kovid-19'un yol açtığı koku kaybına dair önemli çalışmalara imza atan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Aytuğ Altundağ değerlendirdi.

Haberin Devamı

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik İnsanlığın kokuyla sınavı

'İNSANOĞLU 1 TRİLYONDAN FAZLA KOKUYU ALGILAYABİLİYOR'

Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, 2014 yılında ünlü bilim dergisi Science'da yayınlanan bir makaleye atıfta bulunarak, insanın 1 trilyondan fazla kokuyu hâlâ ayırt edebildiğini söyledi. Prof. Dr. Altundağ, "Bütün kitaplarda yer alan bilgi yalnızca 10 bin civarında kokuyu ayırt edebildiğimiz yönünde. Ancak her reseptörün koku moleküllerini farklı bir şekilde algılaması ve buradaki matematiksel varyasyonların artmasıyla birlikte aslında insanlar bildiğimizden daha fazla kokuyu ayırt edebiliyor" bilgisini paylaştı.

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik İnsanlığın kokuyla sınavı

'KOKU DUYUMUZ KÖPEKLER YÜZÜNDEN KÖRELDİ'

Şanghay Beslenme ve Sağlık Enstitüsü tarafından yapılan çalışmada elde edilen verilere göre, primatların koku almasıyla ilgili gen repertuarının zaman içinde bozulduğu hipotezi öne sürüldü. Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, daha önceki genetik çalışmaların da primatlarda kokuya bağımlılığın daha fazla olduğunu ortaya koyduğunu belirtti. Bunun sebebi ise bir insanın yere ne kadar yakın olursa avlanma, yön bulma gibi eylemler için koklamaya o kadar muhtaç olması.

Haberin Devamı

İnsanoğlunun yukarı doğru evrilmeye başladığı dönemlerde üç boyutlu algılama ve görsel uyaranların daha fazla olmasıyla kokudan ziyade gözle avdan kaçmak veya avı bulmanın mümkün olduğuna değinen Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, "İnsan kendine koklayan bir canlıyı arkadaş edindi, o da köpek dostlarımız" dedi. Bu arkadaşlıktan koklama ile yapılan iş bölümünün evcilleştirilen köpeklere verildiğini söyleyen Prof. Dr. Altundağ, "Nasıl hesap makinesi kullanmadığımız dönemlerde hesaplama becerilerimiz çok daha yoğun çalışıyordu ya da navigasyon kullanmadan önceki yıllarda yön bulma duygumuz daha gelişmişse, burada da koklama görevini vahşi hayatta evcilleştirdiğimiz dostlarımıza, köpeklere verdiğimiz için koku duyusunda bir körelme yaşandı" diye konuştu.

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik İnsanlığın kokuyla sınavı

'SANAYİ DEVRİMİ YORGUNLUK YARATTI'

İnsanoğlunun koku duyusunda yaşanan değişimlerin bir diğer sebebinin ise yaşanan Sanayi Devrimi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, devrimle birlikte alerjik süreçlerin arttığını ve havadaki toksik maddelerin artmasıyla burnumuzdaki koku alanında bir yorulma, tıkanıklık yaşandığını vurguladı.

Haberin Devamı

Böylece insanın tarih boyunca koku alma yeteneğinde bir azalma yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Altundağ'a göre tüm bu değişimlerin yanı sıra bir yandan da kokular çeşitlilik kazandı. Özellikle pek çok gıdanın daha tedarik edebilir hale gelmesi, koku tanımlama yeteneklerinin de artmasına sebep oldu.

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik İnsanlığın kokuyla sınavı

KORONAVİRÜS ETKİSİ

Koku kaybında koronavirüs etkisi de en merak edilen başlıklar arasında. Peki koronavirüs koku kaybında nasıl bir rol oynuyor? Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, "İnsanlığın koku duyusunda bir azalma yaşandığı aşikâr ancak hafızamıza yeni kokuların eklendiği de bir gerçek" yorumunu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü: "Koronavirüs de diğer tüm virüsler gibi burun içerisindeki koku alanını etkiledi. Özellikle ilk varyasyonu ile Delta varyantında kısa ve uzun süreli total koku duyusu kayıpları yaşandı."

Bu kaybın pandemi bittikten sonraki dönemde nasıl seyredeceği de akıllarda soru işareti bırakıyor. Prof. Dr. Altundağ, 'K-9 ya da Tazı Burun' olarak adlandırılan buruna sahip olanların diğer insanlardan çok daha keskin bir şekilde koku kaybına uğradığını açıkladı. Öyle ki bu kişilerde oluşan hasarın daha şiddetli ve süresinin de uzun olma olasılığı kat kat yüksek. Prof. Dr. Altundağ, “Bu kişiler hastalık öncesi yaşamlarında da kokuları normal bireylerden farklı zenginlikte algıladıkları için kayba karşı daha da hassas oluyorlar" dedi.

Haberin Devamı

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik İnsanlığın kokuyla sınavı

TAZI BURUNLULAR DİKKAT!

Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, koronavirüste yaşanan koku kaybının çoğunlukla geri geldiğini iletti. Asıl sorunun koku duygusu geri gelmeyenlerde olduğunu söyleyen Altundağ, "Bu gibi durumlarda ya bir genetik ya da anatomik yatkınlık vardır  veya  başka yanlış uygulamalar yapılarak zarar verilmiş olabilir" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Altundağ, özellikle tazı burnuna sahip kişilerde koku kaybının çok daha şiddetli olduğunu ve mutlaka tedaviye erken başlamak gerektiğini iletti. Prof. Dr. Aytuğ Altundağ kokuların bir süre sonra şekil değiştirmeye başladığını, dolayısıyla birtakım koku egzersizleri ve koku hücrelerini yenileyici ilaçlar kullanılarak bu kaybın tedavi edilebilmesinin mümkün olduğunu ekledi.

Haberin Devamı

Şaşırtan sonuç ortaya çıktı: Köreldik İnsanlığın kokuyla sınavı

'TRAVMALAR KOKU KAYBINA SEBEP OLABİLİR'

Koku kaybının nedenlerini de sıralayan Prof. Dr. Aytuğ Altundağ, bu durumun doğuştan, travma sonrası, darp ve trafik kazası sonucu, burun eti büyümesi sebebiyle ve elbette virüs kaynaklı yaşanabileceğini aktardı.

Son olarak Alzheimer, Parkinson gibi sinir sistemiyle ilgili hastalıklarda da koku kaybı yaşanmasının muhtemel olduğunu söyleyen Prof. Dr. Altundağ, bu kayıpların nedenlerinin önce tespit edilmesi sonrasında da tedavi edilmesi gerektiğinin altını çizdi.