Gündem"Türkiye'deki en yüksek nota sahip STK'yız ama bununla yetinmiyoruz"

"Türkiye'deki en yüksek nota sahip STK'yız ama bununla yetinmiyoruz"

22.01.2021 - 11:04 | Son Güncellenme:

Darüşşafaka, annesi veya babası hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz öğrencilere tam burslu ve yatılı eğitim fırsatı tanıyan Türkiye’nin en gözde kurumu. Sivil toplum örgütü olarak gücünü tamamıyla bağışçılarından alıp eğitimde fırsat eşitliği için 158 yıldır hiç durmadan çalışıyor. Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı M. Tayfun Öktem ile Darüşşafaka’nın seneler içerisinde katlanarak artan gücünün ve başarısının ardında yatanları konuştuk…

Türkiyedeki en yüksek nota sahip STKyız ama bununla yetinmiyoruz

Senim TANAY KARAKUŞ

Haberin Devamı

senim.tanay@milliyet.com.tr

 

- Türkiye’nin eğitimde ilk STK’sı olan Darüşşafaka Cemiyeti çok büyük bir aile. Bu aile kimlerden oluşuyor, gücünü nereden alıyor?

Sizin de belirttiğiniz gibi çok büyük bir aile Darüşşafaka… Üyeleriyle, bağışçılarıyla, mezunlarıyla, mevcut öğrencileriyle, çalışan ve gönüllüleriyle ülkemizin göz bebeği kurumlarından biri… Yıllar boyunca çok sayıda destekçimizin, sanki “çatının altında uyumuş” bir Darüşşafakalı gibi öğrencilerimizi sahiplenişine, onların başarısıyla gururlanışına, sevinçleriyle sevinip, üzüntüleriyle üzülüşlerine, okulumuzdaki eğitimin niteliğinin daha da yükselmesi için en az bizler kadar gönülden mesai harcamasına tanık olduk, olmaya da devam ediyoruz. Bu da bizi gerçekten çok mutlu ediyor.

Haberin Devamı

Bence en büyük gücü de itibarı ve köklü tarihi… Darüşşafaka, 158 yıllık bir kurum. Kökleri Osmanlıya kadar uzanan; 1863 yılında padişah fermanıyla beş aydın Osmanlı genci tarafından kurulmuş bir yapı. O günden bugüne dek savaşlara, krizlere, afetlere rağmen, ‘eğitimde fırsat eşitliği’ misyonunundan bir gün bile kopmamış. Bu ülkenin, bu milletin kalkınmasının en öncelikli unsurlarından birinin eğitim olduğuna inanmış, sonuna kadar da inanmaya devam ediyor.

Türkiyedeki en yüksek nota sahip STKyız ama bununla yetinmiyoruz

Bizim bugün Darüşşafaka’da en önem verdiğimiz konu ise Darüşşafaka’nın itibarına küçücük bir toz dahi konmaması. Çünkü biz tamamen hamiyetperver milletimizin destekleriyle faaliyetlerimizi sürdüren bir kurumuz. Tek gelirimiz bağışlar. Milletimizin bize emanet ettiği kaynakları yine bu ülkenin çocukları için kullanıyoruz. Bu anlamda sorumluluğumuz çok büyük. Bir kuruşun dahi hesabını tutmakla yükümlüyüz. Hesap verilebilirlik, şeffaflık, sürdürülebilirlik bizim için yönetişimin temel değerleri. Bu kapsamda da 2013 yılında Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları arasında bir ilke imza attık ve Darüşşafaka Cemiyeti olarak bağımsız şekilde kendimizi kurumsal yönetim derecelendirme çalışmasına tabi tutturduk. Ve ilk olarak 2013 yılında 8,4 olan notumuzu 2020 itibarıyla 9,66'ya yükselttik. Bugün Türkiye’deki en yüksek nota sahip STK olsak da bununla yetinmiyoruz. Bu notu daha da yukarı çekmek için var gücümüzle çalışıyoruz.

Haberin Devamı

"HİÇBİR AKSAKLIK YAŞAMADAN UZAKTAN EĞİTİMİ SÜRDÜRÜYORUZ"

- Uzaktan eğitim süreci Darüşşafakalı öğrenciler ve eğitimciler açısından nasıl geçiyor?

Uzaktan eğitimde tabii herkesin başlangıçta kuşkuları vardı. Sonuçta yeni, daha önce uygulanmayan bir sistem. Ancak ben özellikle Darüşşafaka olarak bu işin altından büyük bir başarıyla kalktığımızı düşünüyorum. Aldığımız geri dönüşler de bunu doğrular nitelikte. Özellikle bir yatılı eğitim kurumu iseniz, uzaktan eğitimin tamamen fiziki eğitimin yerini alması mümkün değil. Belki akademik olarak o seviyeye yaklaşabilirsiniz ama bizim için bir o kadar önemli olan diğer bir konu da öğrencilerimizin sosyal gelişimi. Bu süreçte gerçekleştirdiğimiz uzaktan eğitim çalışmaları ile ilgili öğrencilerimizden, öğretmenlerimizden, velilerimizden aldığımız geri dönüşler oldukça olumlu.

Tabii bunda en önemli unsur bizim son yıllarda teknolojiye ve dijital dönüşüm süreçlerine yaptığımız yatırımlar… Önceki yönetimler döneminde başlamış, bizim dönemimizde de aksamadan devam etmiş bu altyapı çalışmaları sayesinde de bu süreci maksimum verimlilikte geçirdik.

Haberin Devamı

Belki de Türkiye’ de bu sürece en hızlı adapte olan kurumlardan biri olduk. Daha sürecin ilk haftalarında tüm hazırlık çalışmalarımızı kısa sürede tamamladık; öğrencilerimiz için tablet, şarj cihazları, gerekli kitaplar, ödevler ve program bilgilerini hiçbir aksaklık yaşamadan, en elverişli şekilde tedarik ettik. Aynı zamanda tüm öğretmenlerimize de programla ilgili eğitim verdik. Diğer bir yandan bu süreçte, evlerinde internete erişimi olmayan öğrencilerimizi belirleyerek onlar için de gerekli organizasyonu yaptık. Bugün de bu yaklaşımla eğitim süreçlerimize devam ediyoruz.

"TAMAMEN BİLGİYE DAYALI BİR SINAV YAPMIYORUZ"

- Darüşşafaka’da başarı seviyesinin çok yüksek olduğu aşikar… Sınav sürecinde nelere dikkat ediliyor?

Darüşşafaka’ya girişler her yıl açtığımız bir sınav üzerinden oluyor. Bizim en önem verdiğimiz konuların başında bu sınav geliyor. Nitekim eğitimde fırsat eşitliği dediğimiz zaman aslında tüm bu süreç sınava katılımla başlıyor. Yani biz çocuklarımıza bu fırsat eşitliğini ilk olarak sınavla veriyoruz. Kriterleri taşıyan her çocuğumuza açık olan bu sınav tamamen ücretsiz. Türkiye genelinde kriterlere uyan 10 bine yakın çocuğumuz var. Yıl boyu yaptığımız çalışmalarla bütün çocuklarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’mız da bizlere destekte bulunuyor. Öğretmenler, muhtarlar ve tabii aileler hepsi bizim için çok kıymetli. Çocuklar gelsinler, en azından bu sınava girsinler. Hayatlarını değiştirecek bir fırsat.

Haberin Devamı

Darüşşafaka Cemiyeti olarak, yine her çocuğumuza fırsat eşitliği sağlayabilmek adına tamamen bilgiye dayalı bir sınav yapmaktan kaçınıp onların potansiyellerini ölçümlüyoruz. Sınavımız iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde genel bilgi düzeyinde Türkçe-matematik soruları, ikinci bölümde ise öğrencilerin algılaması ve yorumlanmasını ölçmek için genel yetenek soruları yer alıyor. Burada amaç sadece bilgiyi ölçmek değil, çocuğun öğrenme becerisini de gözlemlemek. Bilgi eksikliğini okulumuzda kısa sürede eşitlemek zaten mümkün. Çocukta öğrenme becerisi ve potansiyelinin olması bizim için büyük önem taşıyor.

Türkiyedeki en yüksek nota sahip STKyız ama bununla yetinmiyoruz

BU YILKİ SINAV 30 MAYIS’TA GERÇEKLEŞTİRİLECEK

- Sınav kaçıncı sınıftan, hangi çocuklarımızı kapsıyor? Sınava her ilden başvuru mümkün mü?

Sınava, Türkiye’nin her ilinden annesi ya da babasını kaybetmiş, maddi durumu yetersiz, 4’üncü sınıf öğrencilerimiz katılabiliyor. Sınavımızda başarılı olan öğrencilerimizin maddi durum kontrollerini gerçekleştiriyor; yönetim kurulu üyelerimizle birlikte onları evlerinde ziyaret ediyor ve kendilerini sağlık kontrollerinden geçiriyoruz. Tüm bunların sonunda her yıl 100’ün üzerinde yeni öğrenci, bu ‘Şefkat Yuvası’ndan içeri adımlarını atıyor; 5’inci sınıftan lise sona kadar 8 yıl boyunca Darüşşafaka’da tam burslu ve yatılı kolej eğitimi alıyor.

Bu yılki sınavımızla ilgili de detaylar netleşti. Sınav tarihimiz, 30 Mayıs 2021 Pazar. 28 farklı ilde gerçekleştireceğiz. Adana, Ağrı, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Karabük, Kayseri, Kocaeli, Konya, Malatya, Mardin, Mersin, Samsun, Sivas, Siirt, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon ve Van’da sınav merkezlerimiz olacak. Sınava Türkiye’nin her ilinden başvuru kabul edilecek; söz konusu 28 il dışından sınava katılmak isteyen ancak maddi durumu elverişsiz öğrenci ve velilerinin en yakın sınav merkezine gelmek için yapacakları ulaşım masrafına ise Darüşşafaka Cemiyeti tarafından destek verilecek.

Sınav için başvurularımız başladı. 24 Mayıs’a kadar başvurular devam edecek. Konuyla ilgili tüm bilgiler de internet sitemizde mevcut.

"HAYATA YENİDEN TUTUNDUKLARINI GÖRMEK BÜYÜK MUTLULUK"

- Elde edilen bağışlar sayesinde binlerce çocuğa gelecek vadediyorsunuz. Bize biraz bağışçılık geleneğinizden bahseder misiniz?

Ben bu konuda bir noktayı özellikle vurgulamak istiyorum; bir toplumu dönüştürmek, bir çocuğun eğitimiyle başlıyor. Evet her çocuk eşit doğar ama onların eşit yaşayabilmesi, toplumların sorumluluğunda. Çok küçük dokunuşlar bazen hayatta çok büyük etkiler yaratabiliyor. Bizim de aslında yaptığımız bu. Onların hayatlarına dokunmayı tercih ediyoruz. Onların hayatlarını değiştirmeyi tercih ediyoruz. Bunun için var gücümüzle çalışıyoruz. Çünkü o çocukların kabuklarını kırdığını, hayata yeniden tutunduklarını görmekten daha büyük bir mutluluk yok.

 Bunun yanında bir diğer önemli konu da bu bağışların sürdürülebilir olması. STK’ların önlerini görebilmesi için de kritik bir konu bu. Bizim durumumuz tabii biraz daha farklı. Bizim her yıl okulumuzda okuyan, annesi ya da babası hayatta olmayan, maddi durumu yetersiz 1.000’e yakın öğrencimiz var ve biz onları 4’üncü sınıfın sonunda Darüşşafaka’ya alırken onlara 8 yıl boyunca ücretsiz eğitim sunacağımızın garantisini veriyoruz. Dolayısıyla bizde her yıl başında, tabir-i caizse taksimetre yeniden baştan çalışıyor. Bu yüzden bu desteklerin sürdürülebilir olması bizim gibi kurumlar için son derece önemli.

"DARÜŞŞAFAKALI OLMAK BİR DURUŞTUR"

- Darüşşafakalı olmak bir bireyin yaşamını nasıl etkiler, neleri değiştirir?

Açıkçası, ben Darüşşafakalılığı bir duruş olarak tanımlıyorum. Bizim tarihi yeşil kapımızdan geçerek, bu ‘Şefkat Yuvası’na adım atan her bir birey, hayatı boyunca bu duruşun gereklerini yerine getirmek için elinden geleni yapar. Ülkesine ve milletine faydalı, Atatürk ilkelerini sahiplenmiş, evrensel değerleri benimsemiş, sorgulayan, araştıran, hayatın önüne çıkardığı her zorluğa karşı yılmadan mücadele eden bireyler olarak yetişir. Tüm hatlarıyla ‘iyi insanlar’, ‘güçlü bireyler’ olurlar. Zaten hayatta sanırım bundan daha kıymetli bir şey de yok.