Gündem Vali Güler, 7,5 yılını değerlendirdi

Vali Güler, 7,5 yılını değerlendirdi

28.05.2010 - 14:37 | Son Güncellenme:

2003'deki bombalama olaylarına çok üzüldüm

Vali Güler, 7,5 yılını değerlendirdi

KAMU Düzeni ve Güvenliği Müşteşarlığı’na atanan İstanbul Valisi Muammer Güler, 7,5 yıllık görev süresiyle ilgili bilgilendirme toplantısında en çok üzüldüğü olayın, 2003'deki bombalamalar olduğunu, yaşanan sel felaketinde büyük ıstırap çektiğini söyledi.

Muammer Güler, “2007 ve 2008’deki 1 Mayıs sıkıntılı olaylardı. 2010’da bunun çözüme kavuşmasından da mutlu oldum. Beni en çok sevindiren olayların başında ise 40 bin derslik ile aldığımız eğitimin 23 bin derslik üstüne koymak oldu. 18 hastaneyi bitirdik. 5’inin çalışmaları ise devam ediyor. Bunlar da güzel projeler” diye konuştu.

İstanbul Valiliği Kabul Salonu’ndaki toplantıda, görevini Pazartesi günü Hüseyin Avni Mutlu’ya devredeceğini belirten Vali Muammer Güler, aynı gün Ankara’ya giderek görevine başlayacağını söyledi. Muammer Güler şöyle konuştu:

İSTANBULLULARA HESABINI VEREREK GİDİYORUM
“İstanbul’da 2003’ün 17 Şubat'ından beri neler oldu? Bunların içinde iyi şeyler var, hepimizi üzen olaylar var. Toplumsal olaylar, afetler, siyasi cinayetler. Kamuoyunda gerek biz gerek çalışma arkadaşlarımın eleştirildiği noktalar oldu. 14 milyon kişi hareketli nüfus olarak aldığımızda elbetteki olaylar olacaktır. Bunların tolere edilebilir olması esastır. Benim çok sevindiğim bir diğer nokta kültür eserleri restorasyonunda gelinen noktadır.

Asayiş ve güvenlik açısından huzurlu bir ortam sağlanması için yoğun bir çaba sarfettik. Birinci öncelik asayiş ve güvenliğin teminidir. Böyle olmaya devam edecektir. Huzur ortamının yanında kamu ve özel sektörün yatırımları da önemli. Vatandaşlarımızla saygı ve sevgi ortamı içerisinde bir bütünleşme sağlanmaya çalışıldı. Benden sonra görevi üstlenecek değerli meslektaşım Hüseyin Avni Mutlu’nun bu hizmetleri daha da ileri götüreceğine inanıyorum ve başarılar diliyorum.

Tabiki görev yürütürken bir ekip çalışması içinde vatandaşlarımızın da katkısı var. Hem kamunun hem yerel yönetimlerin hem özel sektörün bütün kurumların ilgilerini gördüm. İstanbul hem finans hem kültürel hem de 8,5 milyona ulaşan turist sayısı açısından önemini sürdürmeye devam edecek. Türk milletinin gözbebeği olan böyle bir kentte 7,5 yıla yakın görev yapmanın gururunu yaşıyorum. 1992 yılı başından beri kesintisiz sürdürdüğüm 18,5 yıllık il valiliği görevini de noktalamış olacağım.

Devletim böyle bir imkan vermiştir şükran borçluyum. Devlete karşı görevini şahsım ve ailemden fedakarlık ederek yürütmeye çalıştım. Sevgili İstanbullular'a bunun hesabını vererek gidiyorum. Tek bir gün izin bile kullanmadım. Cumartesi ve pazarın beraberce boş olduğu gün olmadı. Belki sadece cumartesi ya da pazar boş 4 gün geçmiştir. Oda belli bir program olmadığı içindir. Böylesine 24 saat hizmet ettim. Son bir görev yapmak üzere devletin bana tevdi ettiği kamu müsteşarlığında ülkem için son derece önemli görevi de aynı gayretle geceyi gündüze katarak yürütmeye çalışacağım.

Bu görevin zorluğunu biliyorum. Terör mücadelesi ülkemiz için hayati önem arz eden bir mücadele. Sadece güvenlik boyutu değil, eğitsel, sosyal, psikolojik tedbirlerin beraberce yönetilmesi gerekiyor. 30 yıla yakın süredir 40 bin kişinin ölümüne neden olan ve artık yeni yaklaşımları da beraberinde getiren bu sorunun çözümü için yapabileceğim bir katkı varsa canla başla yerine getireceğim.

SON ELLİ YILDA GÖREV YAPAN EN UZUN VALİLERDEN BİRİYİM
Türkiye’nin neresinde olursak olalım İstanbul ile ilgili her zaman gayretimiz olacaktır. Hiçbir zaman İstanbulla bağımız kopmayacaktır. Bizden yana haklarını helal etmelerini istirham ediyorum. Cumhuriyet döneminden itibaren son elli yılda İstanbul’da en uzun valilerden biri olma onura erişmiş bulunuyorum. Başta devlet büyükleri olmak üzere milletvekilleri, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, ilçe belediyeleri, yargı mensupları, siyasi parti yöneticileri, devlet ve vakıf üniversiteleri, mülki idare amirleri, belediye meclis üyeleri, vakıf, dernek, muhtarlar, kamu kurum ve kuruluşlarında görevli her seviyedeki amir, işçi, memur statüsündeki arkadaşlarımın, İstanbul Valiliği personelinin, Ulusal ve Yerel medyanın değerli yönetici, temsilci ve çalışanlarının, spor camiasının ve dünya şehri İstanbul’da yaşayan sevgili vatandaşlarımın büyük desteğini aldım. Teşekkür ediyorum.

PARASI VE VAKTİ OLANLAR HAYIR HİZMETLERİNDE GÖREV ALMALILAR
Keşke biraz daha vaktim olsaydı, diye ukte kalmış olabilir. Bana boş vakitlerinde ne yaparsınız derseniz, uyuyorum diye cevap veriyordum. Yapmak istediğimiz şeyler vardı. İstanbul günü ve yarını yaşayan bir kent. Olaylardan ders alabilmek yeni faaliyet alanları geliştirmek lazım. 1 Mayıs olayları keşke 2007 ve 2008’de yaşanmasaydı. Bir savunma ya da suçlama içinde değilim. Tek taraflı değerlendirmiyorum. 2010’da hem bizim hem işçi örgütlerinin ortak noktada buluşması etkili olmuştur. İnşallah İstanbullu ortak akılla meseleleri daha serinkanlı çözecektir. İBB başta olmak üzere kamu gelirlerinden aldığı payın arttırılması zorunludur. İstanbul’da yürütülen projelerin maaliyetleri yerel yönetimleri gücünü aşan niteliktedir. İstanbul’da merkezi yönetimin yürüttüğü görevlerin birçoğu İstanbul İl Özel İdaresi kaynakları ile yürütülmüştür. Sayın Topbaş ile hizmet beraberliği içinde olduk. İstanbul hızlı yaşıyor İstanbul da parası olanın vakti yok, parası olmayanın vakti çok. Hem parası hem vakti olanın hem kendine hem başkasına hayrı olacak bir çalışmada olması lazım. Parası ve vakti olanın hayır hizmetlerinde görev almak için çalışmaları lazım.

İstanbul'un en önemli sorunu nedir, diye sorulduğunda buna bir cevabım olmuştu. Su havzalarının korunması, demiştim. Ne deprem ne asayiştir. En önemli sorun su havzalarının korunmasıdır. Bunda özenle üzerinde durmamız gerek. Su havzalarını koruyabilirse diğer sorunları halledebilir. Koruma havzalarında yapılan inşaatların tamamı yıktırılmaktadır. Hiç kimse bu konuda tolerans göstermemelidir. Gösterilecek tolerans kentin geleceğine kurşun sıkmaktır”

28 TON EROİN ELE GEÇİRİLDİ
Bilgi teknolojisinin gerektirdiği tüm imkanlarıyla hem merkezi yönetim hem il özel idaresinin katkılarıyla MOBESE sistemi sayesinde çok önemli sonuçlar alındı. Bugün 4 bin 400 kameraya ulaşmanın büyük kıvancı içindeyiz. Önümüzdeki günlerde afet acil durum kapsamında da bu projeyi entegre ederek 10 trilyonluk ilave bir kaynakla yani, bu sistemi mevcut kapasitenin çok üzerine çıkartmaya çalışacağız. O zaman İstanbul’un birçok bölgesinde kamera sistemi oluşturulacak. Tabii MOBESE sisteminde yeni teknolojileri de devamlı takip ediyoruz. Şu anda gezici ekiplerimin elindeki avuç içi bilgisayarları da MOBESE sistemine entegre edilmiş durumda. İlçe emniyet müdürlükleri de artık kendi bölgelerindeki kameraları anında izleyebilme performansına sahip oldular. Haberleşme sisteminin gelişmesi uydu sistemini de devreye soktu. Artık toplumsal olayları da bütün ayrıntılarıyla izleme imkanımız var. Plaka algılama sisteminde, özellikle çalıntı araç konusunda, korsan ürünler ve uyuşturucu ile mücadelede çok önemli bir noktaya geldik. Narkotik şubemizin yürüttüğü çalışmalar itibariyle baktığımızda bu dönemde 5 bin 668 olayda 12 bin 254 şüpheli yakalandı ve bu dönemde 28 ton eroin, 12 tonun üzerinde esrar maddesi ele geçirildi. 14 milyon uyuşturucu hap ele geçirildi. 5 tona yakın da baz morfin yakalandı.” TY (MK)

TOBB'UN BİNASINDA OTURACAK
Vali Muammer Güler, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müşteşarlığı göreviyle ilgili bir soru üzerine de “Bu yeni bir konsept. 80’li yıların başından itibaren terörle mücadele ortak bir çalışmanın gerkçekleştirilebilmesi için bir arayış vardı. Şu anda terör mücadelesi sürdüren kurumlar var ve bunları arasında bir koordinasyona ihtiyaç var. TOBB’un Ankara’daki eski hizmet binası kamu düzeni ve güvenliği müsteşarlığına tahsis edildi. Daha önce TOBB başkanın makamına pazartesi ben oturacağım. Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu'nu aradım ve ’Merak etme koltuğuna oturacağım gözün arkada kalmasın’ dedim. Teşkilatımız müsteşarın göreve başlamasından sonra oluşacaktır. Kanun gereği görevi ben başladıktan sonra önce müsteşar yardımcıları sonra diğer kadrolar oluşacaktır. Yabancı uzman çalıştırılması dahil paket projelerde hizmet alımı ile ilgili istihdam da mümkün. Geniş bir istihdam alanı olacak” dedi.