'Yapay zekâdan korkmayın’

Pelin Aykın - Bir süredir yapay zeka sağlıktan hizmet sektörüne kadar pek çok alanda aktif olarak kullanılırken, sanal ortamlarda kullanıcıları buluşturan "metaverse" evreniyse teknoloji devi Facebook'un adını "Meta" olarak değiştirmesinin ardından son zamanların ana gündem maddesi oldu. Yapay zekâ temelli metaverse evreni, şimdilik sadece konser veya oyun gibi eğlence amaçları için kullanılsa da gelecekte insanlığın ikinci dünyası olacağı tartışılıyor. 11-13 Mart tarihleri arasında düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu'na katılan UNESCO Slovenya Ulusal Komisyonu Genel Sekreteri ve Uluslararası Yapay Zekâ Araştırma Merkezi’nden (IRCAI) yetkili Gasper Hrastelj ise bilinmezliklerle dolu yapay zekâya ilişkin görüşlerini Milliyet'e anlattı.

Sağlığın hizmetinde

Slovenya'da küresel bir araştırma merkezi olan IRCAI'nın UNESCO ülkelerinde Birleşmiş Milletler'in sürdürülebilir kalkınma hedeflerini yapay zekâ ve teknolojiyi geliştirerek desteklediğini belirten Hrastelj, şu anda halihazırda 100 çözüm üzerine araştırmalar yapıldığına dikkati çekti. Bu 100 çözümün 17'sinin sağlıkla ilgili olduğunu belirten Hrastelj, yapay zekânın kalkınmayı hızlandırması için diğer ülkelere bu teknolojiyi yaymayı hedeflediklerini söyledi. Yapay zekâ aracılığıyla bir göğüs röntgeninden Kovid-19'u teşhis etmek gibi sağlık hizmetlerini hızlandırıcı çözümler üzerinde çalışıldığını ifade eden Hrastelj, Afrika'daki kuraklıkta içilebilir su tesis etmede de yapay zekânın kullanımının söz konusu olduğunu söyledi.

‘İşi kaptırma kaygısı’

Bu teknolojileri yaymanın ana hedef olduğunu vurgulayan Hrastelj, yapay zekânın "tehlikesi" konusundaysa, "Günümüzde sokak lambaları bile artık bilgisayarla açılıp kapanıyor. Robotların insanların elinden işlerini çalacağı ya da kişisel verilerin yapay zekâyla ele geçirilmesi sonucu otokrat yönetimlerin doğacağı gibi endişeleri anlıyorum. Ancak bu teknolojilerin büyük faydaları var" diye konuştu. İnternet icat edildiğinde de büyük korkuların olduğunu hatırlatan Hrastelj, "Yapay zekâ ve metaverse daha yeni kavramlar ve gelişecekler. Bilgilendirme ve eğitimle insanların bu konudaki korkularını azaltmak gerekiyor" ifadesini kullandı. Yapay zekânın dünyanın sadece küçük bir kısmı tarafından kullanılabildiğini de belirten Hrastelj, en büyük hedefin bu teknolojiyi daha yaygın kullanılır hale getirmek olduğunu sözlerine ekledi.

‘Metaverse’te barış görüşmesi yapılabilir’

Yapay zekâ veya metaverse’ün siyasette çatışmaları önleme potansiyeline de değinen Hrastelj, sanal bir evrenin diplomasiyi geliştirebileceğine dikkati çekti. Hrastelj, herkes yapay zekâlı silahların savaşta kullanımının endişesini dile getirken metaverse’ün diplomasi için bir ortam sağlayabileceğinin gözden kaçırıldığını söyledi. Hrastelj, “Örneğin bir forum ya da müzakere için siyasetçilerin seyahat etmesi ve uygun zaman ile yerin belirlenmesi, hazırlanması gerekiyor. Ancak, gelecekte siyasetçiler metaverse’de sanal bir ortamda bir araya gelerek sorunları görüşebilir. Böylece diplomasi seçeneği kolaylaşır” dedi.

‘Çocuklar antik Yunan’daki yaşamı deneyimleyecek’

Facebook’un ismini “Meta” olarak değiştirerek bu alana yatırım yapması ve çocukların bu evrende tacize uğrama riskleri hakkında da konuşan Hrastelj, önemli olan şeyin büyük şirketlerin bu teknolojiyi “manipülatif” şekilde kullanmaması olduğunu dile getirdi. Hrastelj, metaverse teknolojisinin daha “başlangıcında” olunduğunu ve tehlikeler konusunda geliştirilebileceğini belirtti. Kovid-19 pandemisinde evden çalışmanın mümkün olduğunun fark edilmesinin ardından metaverse’ün önemli bir iş ortamı haline geleceğini aktaran Hrastelj, teknolojinin çocuklara ise eğitim alanında inanılmaz deneyimler sağlayacağını söyledi. Hrastelj, “Örneğin evde olmak zorundaki öğrenciler derse aktif bir şekilde bir sanal gerçeklik gözlüğüyle katılabilecek. Mesela tarih dersinde çocuklar bu gözlük aracılığıyla Antik Yunan’daki yaşamı deneyimleyebilecek” ifadesini kullandı.