Yeni yılı aileyle karşılayacaklar

2021’ye umutla girenler çoğunlukta

Kovid-19 salgını bitmese de 2020 yılı bitiyor. Yılbaşı birçok insanın bir araya gelip kutladıkları özel günlerden biri. Ülkemizde de her üç kişiden biri yılbaşı gecesi özel bir kutlama yapacağını belirtiyor.

Ancak salgın nedeni ile öyle bir dönemden geçiyoruz ki bir araya gelmek büyük risk yaratıyor. Birçok ülke, yılbaşı günü, öncesi ve sonrası için çeşitli kısıtlamalar uyguluyor. Türkiye de bu ülkelerden biri, uygulanacak kısıtlama toplum tarafından büyük oranda destekleniyor, her 10 kişiden 9’u yani özel kutlama yapacak olanların da büyük kısmı kısıtlama taraftarı.

Salgın, daha önce aşina olmadığınız bir korkuyu neslimizin kodlarına ekledi, her üç kişiden ikisi yaşamı boyunca başka bir salgın ile daha karşılaşacağını düşünüyor. 2020 belleklerimizde kara bir yıl olarak yerini alıyor, her üç kişiden ikisi bu yılın sona ermesinden memnun. O kadar kötü bir yılı bitiriyoruzki herhalde daha kötüsü olamaz düşüncesi ile 2021’den beklentimiz yüksek.

Her iki kişiden biri daha iyi bir yıl olacağına inanıyor. Tabii tedirginliği devam edenler de var, her dört kişiden biri 2021 için de karamsar, daha iyi bir yıl olmayacak düşüncesindeler, umarım yanılırlar. Ben de iyimserlerden biriyim. Aşı uygulamasının neredeyse tam yılbaşı itibarı ile başlıyor olması hoş bir rastlantı oldu. Şahsen bilim insanlarına, sağlık çalışanlarına güveniyorum ve aşının 2021’i aydınlatacağını umuyorum, bunun için bir süre daha sabır, inanç ve mücadeleye ihtiyacımız var. Tüm insanlık için sağlıklı ve mutlu bir yıl olmasını dilerim.

Soru: Salgınla mücadele kapsamında, yılbaşında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır. Sokağa çıkma kısıtlaması, 31 Aralık 2020 Perşembe günü saat 21.00’de başlayacak, 1 Ocak Cuma, 2 Ocak Cumartesi, 3 Ocak Pazar günlerinin tamamını kapsayacak ve 4 Ocak Pazartesi günü saat 05.00’de sona erecektir. Bu karara ilişkin görüşünüzü belirtir misiniz?

Vatandaşlar, yılbaşında sokağa çıkma kısıtlamasını doğru buluyor

Salgınla mücadele kapsamında, yılbaşında sokağa çıkma kısıtlamasına kamuoyunun desteği çok yüksek (%87). Vatandaşlar, salgını en kısa zamanda atlatmak için genel olarak bu tür tedbirlere sıcak bakıyor. Sadece küçük bir kesim böyle bir kısıtlamayı doğru bulmadığını söylüyor (%9).

Soru: Yılbaşını kutlayacak mısınız?

Bu sene, bireylerin yaklaşık 3’te 1’i yılbaşını kutlayacak

Bu sene, salgın nedeniyle yılbaşı çoğu ülkede olduğu gibi Türkiye’de de sadece evlerde kutlanacak. Yılbaşını kutlamayı planladığını söyleyenler toplumun yaklaşık üçte birini oluşturuyor. Hem vaka sayılarının yüksekliği hem de kısıtlamaların etkisiyle büyük çoğunluk kendi evinde ev halkıyla kutlayacağını belirtiyor, başkalarıyla bir araya gelme düşüncesi yok. Vatandaşların üçte ikisinin ise herhangi bir planı yok. 

Soru: Yılbaşı akşamını nasıl geçirmeyi planlıyor musunuz?

Yılbaşı akşamını daha çok televizyon izleyerek geçireceğiz

Her iki bireyden biri yılbaşı akşamını televizyon izleyerek geçireceğini söylüyor. Her ne kadar sosyal medyada yılbaşı menüleri ve sofralarına ilişkin paylaşımları sıkça görsek de evde yılbaşına özel masa hazırlayacağını (%11) ve yılbaşı yemeği yiyeceğini (%13) söyleyenlerin oranı oldukça kısıtlı. Yılbaşında atıştırmalık tüketme eğilimi ise biraz daha yüksek (%20). Diğer bir ifadeyle, toplumun büyük çoğunluğu bu sene yılbaşı akşamına diğer günlerden farklı davranmayacak gibi gözüküyor.

Soru: Aşağıdaki ifadelere katılım düzeyinizi belirtir misiniz?

Toplumda, 2021 yılı için iyimser hissedenlerin oranı daha fazla

Salgın nedeniyle, hem dünyada hem Türkiye’de zor bir yıl geçirdik. Buna paralel olarak, toplumun yaklaşık üçte ikisi 2020 yılının sona erecek olmasından dolayı mutlu hissettiklerini söylüyor.

Ayrıca toplumun yarısının 2021 yılına ilişkin beklentileri daha olumlu (%47).

Öte yandan, maalesef toplumun diğer yarısı bu kadar iyimser değil, hatta beşte biri (%23) gelecek senenin daha iyi geçeceğini düşünmüyor.

Soru: Aşağıdaki ifadelere katılım düzeyinizi belirtir misiniz?

HAYATIM BOYUNCA BAŞKA BİR SALGINLA DAHA KARŞILAŞMA OLASILIĞIMI YÜKSEK GÖRÜYORUM

Bireylerin 3’te 2’si başka bir salgınla daha karşılaşma olasılığını güçlü buluyor

Koronavirüs salgını, hayatımıza girene kadar salgınları daha çok filmlerde görüyorduk veya tarih kitaplarında okuyorduk. Bu senenin başına kadar salgın “bu dönemin”, ”bizim” bir sorunumuz değildi. Ancak Çin’de ortaya çıkan bu virüsün bir anda tüm dünyaya yayılmasıyla beraber bu tür salgınlara ne kadar kolay maruz kalabileceğimizi fark ettik. Araştırmamızda, “Hayatım boyunca başka bir salgınla karşılaşma olasılığını yüksek görüyorum” ifadesine bireylerin üçte ikisi (%66) katıldığını ifade etti. Neyse ki, tüm dünyada bu tür bir salgınla mücadelenin nasıl yürütüleceğine dair bir bilgi birikimi oluştuğundan, gelecekte bu tür olası salgınlara daha iyi cevap verebilme gücümüz var.

Koronavirüs Salgını ve Toplum: Genel Kamuoyu Araştırması 18 - 22 ARALIK 2020