Yasemin Bay
“Kurtuluş, Şubat 1942’ye kadar Yunanistan’ın en zor dönemlerinde yaptığı seferlerle Yunan halkı için umudun sembolü oldu. O battıktan sonra da Türkiye’den gemiler geldi ancak bütün o gemilerin adı Kurtuluş olarak kaldı.”
Tarihçi Georgeos Margaritis, 2. Dünya Savaşı’nda Almanlar tarafından işgal edilen Yunanistan’a Türkiye’den yardım taşıyan Kurtuluş Vapuru’nu bu sözlerle anlatıyor. Yunan tarihine 'Büyük Açlık’ olarak geçen, büyük bir sefaletin ve kıyımın yaşandığı dönemde tek yardım Türkiye tarafından yapıldı ve toplanan yardımlar Kurtuluş Vapuru ile gönderildi. Kurtuluş Vapuru 1941-42 yılları arasında yaptığı 4 seferle Yunanistan’a 7 bin 100 ton gıda yardımını ulaştırdı.
Galası bu akşamYunanistan’da bir efsaneye dönüşen Kurtuluş Vapuru’nu konu alan “Barışı Taşıyan Vapur: Kurtuluş” adlı belgesel, araştırmacı, yazar ve yönetmen Erhan Cerrahoğlu ve ekibinin iki yıllık çalışmaları sonunda tamamlandı. Belgeselin gala gösterimi, bu akşam saat 18.00’de İstanbul Grand Cevahir Otel Oditoryumu’nda yapılacak. Sualtı görüntülerini Cumhur Ayar’ın çektiği belgeselin seslendirmesi Çetin Tekindor’a, müzikleri ise Derya Köroğlu’na ait.
Cerrahoğlu, Kurtuluş Vapuru’na ilk kez TRT 2’de gösterilen bir programda rastladığını ve hemen onunla ilgili bir belgesel yapmaya karar verdiklerini söylüyor. Araştırma dönemi ise pek kolay olmamış. Gazetelerde Kurtuluş Vapuru ile ilgili çokça habere rastlamalarına rağmen resmi kayıtlar konusunda pek de iyi sonuçlar alamadıklarını vurguluyor Cerrahoğlu:
“Dönemin resmi kayıtlarının imha edildiğini, yardım çalışmalarını organize eden Kızılay’ın arşivlerinde dahi Kurtuluş’a ait belge bulunmadığını tespit ettik. Batığın yeri de hiçbir resmi kaynakta geçmiyordu. Bir yıl süren çalışmamız sonunda verilere ulaştık. Batığın yeri, Türkiye’nin önemli batık araştırmacılarından Selçuk Kolay tarafından belirlendi. Marmara Adası’ndaki yaşlı balıkçılar da bize yardım ettiler.”
Belgesel için sualtı çekimlerinin yanı sıra döneme tanıklık eden kişilerle de röportajlar yapıldı. Cerrahoğlu, Yunanistan’da 2. Dünya Savaşı’nı yaşayanların tümünün Kurtuluş Vapuru’nu hatırladığını, fakat öykünün Türkiye’deki kahramanlarının hayata veda etmiş olduğunu vurguluyor.
Kurtuluş Vapuru babasının şirketi Tavilzade Biraderler’e ait olan Mustafa Taviloğlu ile vapurun kaptanı Rıdvan Ür’ün oğlu Abdülkadir Ür, belgeselde yer alan isimlerden.
Erdoğan Tokuş’a ithafen
Sualtı çekimlerini yapan, ani bir kaza sonucu yaşamını yitiren Prof. Dr. Erdoğan Tokuş’a ithaf edilen belgeselin gösterimlerinin önümüzdeki günlerde sürmesi planlanıyor. “Barışı Taşıyan Vapur: Kurtuluş” belgeselinden fotoğrafların yer aldığı sergi ise 22 Eylül’e kadar İstanbul Ticaret Odası (İTO) Sanat Galerisi’nde gezilebilecek.
(0212) 455 60 00
Vapuru Kızılay amblemleri korudu Yunanistan’da yaşanan açlık nedeniyle dönemin cumhurbaşkanı İsmet İnönü, ülkeye yardım etmek için alınan karara imza attı. Kampanya Kızılay tarafından yürütülecekti. Türk hükümeti, Yunanistan’a 50 bin ton gıda göndermeyi taahhüt etti. Tavilzade Biraderler’in şirketinin elindeki Kurtuluş Vapuru bu iş için uygun bulundu. Kurtuluş Vapuru’nun dört bir yanına Kızılay amblemleri konuldu. Bu amblemler onu seyir esnasında savaş uçaklarından ve denizaltılardan korudu. Savaş öncesinde Ege’den geçen ticaret rotalarına işgal sırasında yerleştirilen mayınlar nedeniyle vapurun her seferi için Yunan, Alman, İtalyan ve İngiliz hükümetleriyle yazışmalar yapılıyor, rota için onay alınıyordu.
'Büyük Açlık’ Yunanistan’ın Naziler tarafından işgalinin asıl yıpratıcı etkisi, ülkenin yiyecek stoklarının yağmalanmasıyla başladı. Hitler, Yunan halkının zaten kısıtlı olan yiyeceğine Rusya sınırındaki ordularını beslemek için el koydu. Özellikle yoksul mahallelerde açlık öylesine büyüktü ki, halk at, eşek, kedi, köpek eti yiyordu. 1941 sonbaharında açlıktan ilk ölümler başladı. Günümüzde Büyük Açlık döneminde ölenlerin sayısı tartışılıyor. BBC 500 bin, Kızılhaç ise 250 bin kişinin öldüğünü açıklıyor. Ancak Yunan tarihçiler, bu rakamların politik kaygılar taşıdığını, gerçek ölü sayısının 70 bin civarında olduğunu vurguluyor.