'Bizden telif bile istemediler'

ELİF BERKÖZ - Milliyet Sanat

Athena, İngilizce albüm hazırlıklarını sürdürürken Türkçe şarkılara ara vermedi ve "İt"i çıkardı. Albümün doğuş hikayesinden bahsetmek gerekirse... Grup cover parça arayışındayken Athena'nın solisti Gökhan'ın aklına Nirvana'nın "Breed"i gelir. Üstüne Türkçe sözler yazılır, stüdyoya girerler ve ortaya "Köpek" parçası çıkar. Sonuçtan memnun kalınca da içinde "Köpek"in de yer aldığı bir albüm yapmak isterler. Ama önlerinde telif sorunu vardır. Şarkının demo kaydını, "Breed"in bestecisi Kurt Cobain'in karısı Courtney Love ve Nirvana'nın davulcusu Dave Grohl dinler. İkili parçayı beğenir. Athena izni koparmanın verdiği heyecanla albümün geri kalan dört parçasını da tamamlar. Ve "İt" Pasaj Müzik etiketiyle müzik marketlerdeki yerini alır.

Albümün ortaya çıkış hikayesinden başlayalım.
Gökhan: Biz zaten müziğe sevdiğimiz şarkıları cover'layarak başlamıştık. Dream TV bu yılki yılbaşı programına özel olarak yeni bir cover yapmamızı istedi. Hangi parçayı seçelim diye düşünürken Bülent Ortaçgil ve Erkin Koray bestelerini dinledik. Hepsi de sevdiğimiz şarkılardı ama içimize sinmedi. Sonra bir sabah Nirvana'nın "Breed" şarkısının melodisiyle uyanıp "Neden olmasın?" dedim. Hemen sözlerini yazdım, stüdyoya girdik ve söyledik.

Sonra şarkının iznini almak için işe koyuldunuz...
Gökhan: Pasaj Müzik'e gidip "Biz bu şarkıyı albüme koymak istiyoruz" dedik. "Tabii" cevabını aldık ve izin almayı denemeye karar verdik. Kayıt ABD'ye gitti ama beş-altı hafta haber gelmedi.
Öğrendik ki Nirvana şarkılarının cover'lanmasını çok da fazla istemiyormuş. "Kabul edildi" haberi gelince İngilizce albüm için hazırladığımız şarkılardan üçünü "İt" için ayırdık. "Us" albümünden "Yalan"ı akustik olarak çalmak içimizde kalmıştı. Albüme bir de onu ekledik.

"Emeğe saygısızlık yok"

İzni veren kimdi?
Gökhan: Şarkının bestesi Kurt Cobain'e ait. Ama hakları grupta. İzni Cobain'in karısı Courtney Love ve grubun davulcusu Dave Grohl'dan aldık. Şarkıyı çok beğenmişler.

Cevap olumlu olunca ne hissettiniz?
Gökhan: Emin olun albüm yapma enerjisini o verdi. Nirvana bizim jenerasyonun hayatını değiştiren bir grup. Bunu yapabilmek, onayı almak çok güzeldi.
Ozan: Bir de ücret de talep etmemişler. O da hoşumuza gitti.

Geçen hafta Kurt Cobain'in ölüm yıldönümüydü. Albümün çıkışı denk mi geldi yoksa planlamış mıydınız?
Gökhan: Tamamen rastlantı. Cobain'in ölüm yıldönümünü geçenlerde internette gezinirken fark ettim.
Hakan: Yıldönümüne denk gelmesi çok büyük bir şans. İznin ne zaman geleceğini bilmiyorduk, o yüzden hiçbir şey planlanmadı.

Nirvana hayranlarından "Şarkıyı mahvetmişler!" diye bir eleştiri gelirse moraliniz bozulur mu?
Gökhan: Biz istedik ve yaptık. Bunun iznini veren de Courtney Love ve Dave Grohl olunca söylenenler umrumuzda değil. 1994'te barlarda Nirvana parçaları çalmaya başladığımızda bu grubu Türkiye'de çok az kişi biliyordu. Burada emeğe saygısızlık yok. Nirvana şarkıları bizi besledi ve bu ona bir geri dönüş gibi oldu.
Burak: 15-16 yaşındaki çocuklar "Nasıl olur da yaparlar?" diyebilirler. Onlara şunu
söylemek istiyorum: "Sen doğmadan önce biz o şarkıları çalıyorduk. Haberin var mı?"

"Albümlerimiz de hayat gibi"

Bu albümü kısaca anlatmak isteseniz, hangi cümleleri seçerdiniz?
Gökhan: Konsantre enerji. Bizi birebir anlatıyor. Kapağından seçilen parçalara kadar Athena için çok doğru bir albüm.
Hakan: Yaptığımız diğer albümlere göre en canlısı bu. Çünkü sanki bir provada çalıyor gibi kaydettik albümü.
Burak: Her şey kısa sürede tamamlandı. İşte bu yoğun hali hoşuma gidiyor. Albümü canlı kaydettik. Herkes aynı anda çaldı yani. Türkiye'de pek tercih edilmeyen ve zor olan bir yöntem bu. O da farklılık getirdi.
Ozan: Çok samimi.

"İt"le birlikte müziğinizde bir değişiklik oldu mu?
Hakan: Aslında pek olmadı. Eskisi gibiyiz. Albümde bir Nirvana cover'ımız ve eski parçamızın akustik versiyonu, üç de sıfır parça var. Tüm şarkılar tarzımıza göre yorumlandı.
Gökhan: Ozan ve Burak'ın gruba girmesiyle birlikte müzik kariyerimizdeki ilerlemeler Athena içinde birleşti. Müziğimiz yerine iyice oturdu. Her zaman olduğu gibi şarkılarımızda aşk da, mutluluk da, acı da var. Albümlerimiz de hayat gibi. Negatif ve pozitif olaylar bir arada. Ayrıca söylemeden edemeyeceğim, bizi bir kalıba oturtmaları hoşumuza gitmiyor.

"İngilizce albümün başarısızlığı bize hiçbir şey kaybettirmez"

Tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz? Ska, punk, rock...
Hakan: Sadece hissettiğimizi yapıyoruz. Adına ne demek lazım bilmiyoruz. Müziğimizin sınıflandırılmasından şikayetçiyiz çünkü. İçindekileri sayalım ama: Punk, ska, alternatif rock, reggae.
Gökhan: Bünyemizde çeşitli müzik türleri bulunduğu için "Biz rock grubuyuz veya ska grubuyuz" diyemiyoruz.
Burak: Beslendiğimiz deniz o kadar büyük ki...

İngilizce albümünüzün hazırlıkları sürüyor. Piyasaya ne zaman çıkacak?
Hakan: "İt" çıkmasaydı daha çabuk piyasada olurdu. 2007'yi bulur. Türkçe albüm yapmayı sürdüreceğiz tabii. Çünkü onun bambaşka bir tadı var.

Ya tutmazsa diye bir korkunuz var mı?
Gökhan: İlk müzik yapmaya başladığımızdan beri İngilizce şarkılarla büyüdük. Şimdi bunun zamanının geldiğini hissettik. Tutmasa da kaybedecek bir şeyimiz yok. Yabancı bir dilde bile olsa yine müzik yapıyor olacağız. Elimiz eskimeyecek ki. Açıkçası çok satar gibi bir iddiamız da yok.

"Eskiden yumruk yumruğa girdiğimiz oluyordu ama artık işimize bakıyoruz"

Gökhan ve Hakan, kardeş olmanız evde yaşadığınız kavgaları, sorunları "işe" taşımanıza neden oluyor mu?
Hakan: Eskiden enstrümanları bırakıp yumruk yumruğa girdiğimiz durumlar oluyordu. Ama artık işimize bakıyoruz.
Gökhan: Hakan dahil, tüm grup üyelerinin ciğerini biliyorum. Kavga ve küslük olmuyor pek aramızda.

Gökhan bey siz iki filmde; "O Şimdi Asker" ve "O Şimdi Mahkum"da rol aldınız. Dizi teklifi de alıyor musunuz?
Gökhan: Geliyor ama dizi yerine sinemayı tercih ederim. Filmle hayat o kadar birbirine bağlı ki... Müzik de sanki onun soundtrack'i gibi. Güzel senaryo olduğu sürece sinemada varım. Sağlam bir asıl adam rolü gelse severek kabul ederim.