Otuz yıldır İsmet Özel denince üç sözcük geliyor akla: "Şair, komünist, müslüman"... "Anlattım ama anlamadılar" diyen Özel, sosyalist olma sebepleriyle müslüman olma sebeplerinin aynılığına bir kez daha dikkat çekiyor. Şaire göre bu geçişin kalemine müdahalesi sözkonusu değil, şiirinin içindeki müziğe de...
"Bir Yusuf Masalı"ndaki Yusuf kim?Öncelikle kitaptaki Yusuf, Hz. Yusuf değil. Bu
masal, insan olma derdiyle yüklü olan herkesin masalı...
Neden insan olma derdindekileri seçtiniz?İnsan olma derdi bizim bayağı ve yüce saydığımız değerlerle olan ilişkimizin anlamını kavrama çabamız aynı zamanda. İnsanın çok yalın, çok sıradan bir
dünya anlayışıyla, çok üstün çok aşkın bir dünya anlayışı arasında nasıl gidip geldiği ve kendi hakkındaki bilinci bu aralıkta nasıl yakaladığı önemli. Bununla sadece bazı insanlar dertleniyor. Ve sadece onlar şiirle doğru bağlantıyı kurabiliyorlar.
Yusuf'u insanların dünyasında elalemin dipsiz düşkünlüklerinden kaçıran haz, eylem ve ödev cinleri insanları dünyaya mahkum etmiyor mu aynı zamanda?Evet ve hayır. Bir sağlıklı yön aramadığımız sürece bunlar bizi dünyaya hapseden kavramlar. Ama eğer henüz içimizden sağlıklı yön arama duygusunu kaybetmemişsek bunlar bizi dünyadan kurtaran şeyler aynı zamanda.
Sağlıklı yön dediğiniz ne?Sağlıklı yön insanların kardeşliğinin nerede başlayıp ne tarafa yöneldiği konusundaki samimiyetimizdir. Bu samimiyeti ele geçirdiğimiz oranda sağlıklı yöne sahibiz. Geçiremediğimiz takdirde bu üç cinin zararlarını görmeye başlıyoruz.
İnsanlar otuz yıldır komünizmden islamiyete geçişinizi neden unutamadı?Bunu hiçbir zaman anlayamadılar. Ve ben ısrarla "Bende hiçbir yön değiştirmesi olmadı. Hangi sebeplerle sosyalist olduysam o sebeplerle de müslüman oldum" dedim ama bunu anlatamadım insanlara. Çünkü insanlar başka yerlere, başka şeylere bakıyorlar.
İnsanların bu kadar sorguladığı, genel anlamda ideolojisini onaylamadığı bir şairin otuz yıl sonra sağlam bir duruşla hala kabul görüyor olması?Ben bir ip fırlatıyorum. Kardeşlik arayışının ipi o. Bazıları bunun ucundan tutuyorlar. Eğer ben şiirlerimi kendi heykelimi yapmak için kuruyor olsaydım bu sonuç doğmazdı. İnsanlar benim yazdıklarımdan kendi acılarıyla ilgili tarafları keşfettiler.
Size İslamın şairi diyebilir miyiz?Ben müslüman bir şairim. İslam'ın şairi elbette değilim. Zaten bu büyük bir haddini bilmezlik olurdu. İslam bana mı muhtaç?
Kaleminizi bağlayıcı bir durumu oldu mu islamiyetin?Kendimi İslama bağlı bir insan olarak kabul ettiğim günden itibaren, neyin helal neyin haram olduğu konusunda önce
bilgi sonra da bilinç edinmeyi hiçbir zaman elden bırakmadım. Bağlayıcı dediğiniz şeyler de İslami değil zaten. İslamı bir şekilde çarpıtma isteğinin sonucu olan şeyler de vardır, onları farkettim sonradan.
Enis Batur, Virgül dergisinde önceki şiirlerinizin gerisine düştüğünüzü söyledi. Yani ne diyeyim? Enis Batur, böyle bir fırsat bulduğunu sandı, çünkü böyle bir fırsatı epey bir zamandır sanıyorum ki bekliyordu. Ama o fırsatı yakalayamadı. "Bir Yusuf Masalı"nın benim şiirlerimde nerede durduğu bundan sonra yazdıklarımla belirginleşecek. Eğer yarın ölürsem başka bir şey, anlaşılmayacak... Ama bundan sonra ki kitabımdan sonra bir daha konuşuruz.
Niye fırsat kolluyor olsun Enis Batur?İsmet Özel şiir konusundaki tavizsiz tutumuyla bazıları için bir pürüz. Adam hala şiirin ufkunu şiirin özdeğerleri ile çiziyor. Türk şiirinin Tanzimat'tan bu yana, bir edebiyat olma, bu toplumun belkemiği rolünü üstlenme gibi bir çabası var. Benim bu çabaya sadık kalmam bazıları için engel. Çünkü ortamın biraz dağılmasını istiyorlar. Herkesin her şeyi yapabildiği, bu çizgiye sadık kalmadan da bir şiir dilinin kabul görmesini bekliyorlar. Benim varlığım bir bakıma tehlikeli oluyor.
Bundan sonraki kitabınızda şiirinizdeki müzik giderek bir ilahi formuna dönüşecek mi?Keşke... Ben Türkiye'nin bir parçasıyım. Benim zihnim, birlikte yaşadığım insanlar, üzerinde yaşadığım toprakla bağını kopardığı zaman şiirim yanlış bir yere düşer. O yüzden ben Türkiye'deki canlılığın bir uzantısı olmayı tercih ederim. Bunun içinde ilahi de olur, caz da...