50 yaşında, 3 çocuk annesi: Hayalim peşimi bırakmadı şimdi rüyalarımı yaşıyorum

Kentte Faruk Başaran Bilim ve Sanat Merkezi'nde görevini sürdüren kimya öğretmeni Demet Kerastacı, 30 yıl önce sınavı kazanıp başladığı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 2 yıl öğrenim gördü. Kerastacı, evlilik kararı ve o dönemki başörtü yasağı nedeniyle öğrenimine ara verdi. Evlilik sonrası Trabzon’a taşınan Kerastacı, yeniden girdiği sınavda da başarı elde etti. Kerastacı, süreç içinde Kimya Öğretmenliği bölümünden mezun olup, görevine başladı.

Öğretmenliği severek yaptığını anlatan Kerastacı, öğrenci affından yaralanıp, eşinin de desteğiyle yeniden başvurduğu Hacettepe Üniversitesi’nden kabul aldı. Ailesini bırakıp Ankara’ya gidemeyen Kerastacı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne yatay geçiş yaptı. Tıp fakültesi 2’nci sınıf öğrencisi olan 23 yıllık Demet öğretmen, mezun olunca öğretmenliği bırakıp, hekimlik hayaline kavuşmak istiyor. 

'HAYALİM PEŞİMİ BIRAKMADI' 

Demet Kerastacı, hayalini paylaşarak, "Hacettepe Üniversitesi’nde tıp fakültesinde okumaya başlamıştım. 2’nci sınıftayken hem çok erken bir evlilik yaptım, hem de o yıllarda başörtüsü yasağı vardı. Buraya gelince yeniden üniversite sınavına girdim. Kimya öğretmenliğini kazandım. İlk çocuğuma hamileydim. Hacettepe’ye geri dönmeyi göze alamadım ve kimya öğretmenliğinden devam ettim. Zaten o sırada da diğer çocuğum oldu. Kimya öğretmenliğini bitirdim ama tıp fakültesi okumak hep içimde kaldı. Tıp fakültesini bırakmış olmanın hüznü ve pişmanlığını üzerimden bir türlü atamadım. Öğretmenliği de çok severek yapıyorum ama diğer taraftan da tıp fakültesinin hayali, peşimi bırakmadı. Yıllarca rüyamda kendimi Hacettepe’nin koridorlarında gördüm. Koşuşturduğum ve sınava yetişemediğim anları gördüm" diye konuştu. 

‘RÜYALARIMI YAŞIYORUM’ 

Eşinin desteği ile yeniden tıp fakültesine adım attığını belirten Demet Kerastacı, "23 yıllık kimya öğretmeniyim. Akademisyen olma fikri de bana cazip gelmedi. Yeniden af çıktığını duyunca eşimin beni yüreklendirmesiyle Hacettepe’ye başvurdum, kabul yazım geldi ama Ankara’ya gidemeyince, Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne geçiş yaptım. Bu yıl 2’nci sınıf öğrencisiyim. Burası bana rüyalarımın içerisindeymişim gibi hissettiriyor. Yıllarca rüyalarımda tıp fakültesi koridorlarındaydım. Şimdi de rüyalarımı yaşıyorum. Herkes, ‘Zorlanmıyor musun, bu yaştan sonra okumak mantıklı mı?’ diyor. Tam tersi ben kendimi aşırı mutlu hissediyorum. Ders çalışmak ve okula gitmek bana yük gibi gelmiyor. Hevesle okula gidiyorum ve ders çalışıyorum” dedi. 

‘DOKTORLUKTAN DEVAM EDECEĞİM’ 

Doktorluk yapacağını söyleyen Kerastacı, "Şimdi rüyalarım bitti; artık rüyalarda kaybolmuyorum. Kendimi olmak istediğim yerde hissediyorum. Çok olumlu tepkiler alıyorum. Sınıfımdaki gençlerle iletişimim çok güzel. Hocalarım da takdir ediyor. Hocalar bile gurur duyduğunu söylüyor. Eşim en büyük destekçim. O olmasa bu kadar rahat devam edemezdim. Çocuklarım da hayatımı kolaylaştırıyorlar. Yaşımdan dolayı mesleğim konusunda biraz çekimserim. 10 yaş genç olsaydım kardiyolog olmak isterdim. Öğretmenlik görevimi severek yaptım ve severek devam ediyorum. Asıl hayalim, hep doktor olmaktı. Okulum bitince doktorluk mesleğinden devam etmek istiyorum. Bunun için de hep dua ediyorum” diye konuştu. 

Tıp fakültesi öğrencisi Burak Kaya, sınıf arkadaşı Kerastacı’ya dair, “Demet hocanın, hayret verici bir azmi var. Hem ablamız, dostumuz, hem de bir öğrenci. Her alanda bizlere yardımcı oluyor. Ben bu yaşta tıp fakültesi okuyorum, o 50 yaşında okuyor. Bazen bunalıp sıkıldığımda, Demet ablayı düşünmek bana enerji veriyor. Demet ablayla olmamız bize harika bir motivasyon sağlıyor. Okumanın yaşının olmadığını bizlere gösteriyor” ifadelerini kullandı.