Anneleri ameliyattan çıktıktan sonra ameliyatı yapan doktoru görmediklerini söyleyen Çolakoğlu, “Sonra anladığımız kadarıyla Almanya'ya seminere gitmek için saat 18.00-18.30 civarında Atatürk Havalimanı'nda chekin yaptığını gördük. Hiç dinmeyen ve gittikçe artan ağrılar vardı ama çözümsel hiçbir şey yoktu. Ağrı dayanılmayacak şekilde olduğu için bizim zorumuzla başka bir hastaneye sevkini istedik. Tıp merkezinde ambulansın olmadığını söylediler. Kantin şoförüne ait bir arabaya iki büklüm şekilde tekerlekli sandalyeye konularak acil bir şekilde Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne götürdük annemizi. Emara girdi, çıktı birtakım tetkikler yapıldı ama hiçbir sonuç yoktu. Tekrar ikinci bir operasyona almak istediklerini söylediler. Korku ve dehşet yaşadık o anda. Operasyona aldılar. Batında bir şey olduğunu düşündüler. Ameliyat sonrasında bağırsağın delindiğini anladılar. Zaten ondan sonrasında cesedini aldık annemizin. Kurtulamayacağını hissetmiştim. Doktorumuz başında olsaydı belki daha farklı olabilirdi. Otopsimizi istedik. Çünkü ben yüzde yüz emindim doktorun hatalı bir hareketinden bunun kaynaklandığına. Ben kamuoyunda bir farkındalık yaratmak istiyorum. Annemizi geri getiremeyeceğiz ama en azından böyle doktorların daha hassas olmalarını istiyorum" diye konuştu.