Pazar “Fotoğraf hayatı yeniden öğretiyor”

“Fotoğraf hayatı yeniden öğretiyor”

12.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Cam kemik hastası olarak doğduğu günden bu yana hayatında engel kelimesine yer vermeyen Elif Gamze Bozo: “Fotoğrafla hayatlara, hikayelere ve tarihe dokunuyorsunuz”

“Fotoğraf hayatı  yeniden öğretiyor”

Cam kemik hastası olarak dünyaya gelen Elif Gamze Bozo, 33 yaşında ve Ankara’da yaşıyor. Bozo fotoğraf çekiyor, şiir yazıyor, resim yapıyor. Yani herhangi bir alanda engel tanımadan, yaşamını sürdürmeye, üretmeye devam ediyor. Senegal’de çektiği fotoğrafları sergilediği “Kendime Engel Olamıyorum” projesiyle adını duyuran Bozo, bu kez Küba’yı fotoğraflamak için yola çıkmak istiyor. Bunun için de bir destek arayışında. Bu esnada “Kendime Engel Olamıyorum” projesinin fotoğrafları Türkiye’nin farklı yerlerinde sergilenmeye devam ediyor. Sergi 29 Kasım’da İstanbul’da Fototrek Olympus Sergi Salonu’nda olacak, 4 Aralık’ta ise Ankara Üniversitesi’nde. Tüm bu heyecanların arifesinde Bozo’yla fotoğrafa bakış açısını ve fotoğraf geçmişini konuştuk.

Haberin Devamı

“Fotoğraf hayatı  yeniden öğretiyor”

Anadolu Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünden mezun olarak ulusal bir gazetede yaklaşık beş yıl muhabir olarak çalıştıktan sonra ulaşım sorunları sebebiyle mesleğini bırakmak zorunda kalan Bozo, 2011 yılında engelli bireyler için başlatılan “Home Office” projesi kapsamında tekrar iş hayatına döndü. Şu an Türk Telekom Assistt Rehberlik ve Müşteri Hizmetleri Çağrı Merkezi’ne bağlı olarak iletişim asistanı görevini sürdürüyor. Elif Gamze Bozo, yaptığı işlerle şimdiye kadar çok sayıda ödüle layık görüldü. Son olarak da Dünya Engelliler Birliği’nin Moskova’da düzenlediği bir konferansta hem “Home Office” projesi kapsamında yürüttüğü işler hem de sanat alanında yaptığı çalışmalar
sebebiyle ödül aldı.

Haberin Devamı

Üç şiir kitabı var

Bozo, çocukluğuna dair anılarını anlatmaya ilkokul günlerinden başlıyor. O yıllarda hastalığı nedeniyle okula alınmak istenmemiş ancak ailesinin verdiği mücadeleyle okula başlayabilmiş. Bu anlamda kendisini şanslı hissediyor. Nitekim ailesinin kendisiyle ilgili konularda bir gün bile “engel” kelimesini kullanmadığını söylüyor. Bu sayede “engel” kavramından uzakta büyümüş ve pek çok zorluğu aşabilmiş. Ortaokul yıllarında şiire merak salan ve bu yıllarda birçok şiir yarışmasına katılıp ödül alan Bozo’nun bugün üç şiir kitabı var.

“Fotoğraf hayatı  yeniden öğretiyor”

Senegal’de 20 gün

Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği’nden fotoğraf sanatı eğitimi aldığını anlatan Elif Gamze Bozo için fotoğraf bir tutku. Öyle ki “Tekerlekli sandalyem, fotoğraf makinem ve ben bir bütünüz” diyor ve şöyle devam ediyor: “Fotoğraf çekerken hayatlara, hikayelere ve tarihe dokunuyorsunuz. Bazen acılara bazen de mutluluklara ortak oluyorsunuz. Fotoğraf hayatı yeniden öğretiyor. Ben de hem kadın hem de engelli bir birey olarak ötekileştirilmişlerin sesi olmak istiyorum.”

Şimdiye kadar 30’a yakın sergisi olan Elif Gamze Bozo en çok Senegal’de çektiği fotoğraflardan oluşan “Kendime Engel Olamıyorum” sergisiyle billiniyor. Bu sergi şimdiye kadar Ankara, İzmir ve Adana’da çeşitli mekanlarda gösterildi, gösterilmeye de devam ediyor. Engelsiz Sanat Platformu’nun desteğiyle gerçekleşen proje kapsamında Bozo, önce annesiyle birlikte Senegal’de 20 gün geçirdi. Sonra bu seyahat sırasında kadrajına yansıyanları bir sergi haline getirdi. Bozo’ya göre “Kendime Engel Olamıyorum” tüm engellilere cesaret verecek bir proje. Kendisi bu günlere dair anılarını şöyle anlatıyor: “Senegal’de yalnızca fotoğraf çekmedim. Çocukları kucağıma aldım. Çalışan kadınlarla dertleştim. İşçilerle çay içtim. Bunları yaparken her anımı kaleme aldım. Goethe’nin bir hayali varmış, ‘Başka bir toplumun kültürünü öğrendiğimizde dünyada savaşlar biter’ diye. Ben de bunu yapmak için yola çıktım.”

Haberin Devamı

Zorluklardan kaçmıyor

Yurtdışında yaşasaydı sosyal devletin verdiği imkanlar bakımından hayatının daha kolay olacağını söyleyen Elif Gamze Bozo, engelli ailelerindeki “Ben ölürsem çocuğuma ne olur?” korkusunun pek çok ülkede daha az olduğu kanısında. Yanlış uygulamalar yüzünden Türkiye’de engeliler için yaşamın zor olduğunu söylemesine rağmen dikkat çektiği bir konu var. O da Türkiye’deki insanların yardımseverliği: “Anadolu insanlarını seviyorum. Halen başınız sıkıştığında kapısını çalabileceğiniz komşu kültürü var.” Daha özgür olabilmek adına “Küba’da ya da Norveç’te yaşamak isterdim” dese de, Türkiye’yi sevdiğini ve zorluklardan kaçmak yerine mücadele etmekten yana olduğunu paylaşıyor ve “Benden sonraki, doğacak engelliler neden daha refah içinde yaşamasın ki?” diye ekliyor.

Haberin Devamı

“Ailelere çok iş düşüyor”

Elif Gamze Bozo’ya göre engellilerin en önemli sorunu yasalarla ve toplumun önyargısıyla sürekli boğuşmak zorunda olmaları. Bu konuda engelli ailelerine çok iş düşüyor. Nitekim Bozo’ya göre aileler engelli çocuklarını ne kadar çabuk kabullenirlerse önüne çıkan zorlukları o kadar hafifletmiş oluyorlar: “Yılmayacaklar, engelli çocuklarını eve kapatmayıp dışarı çıkartacaklar. Normal hayata karışmalarını, eğitim görmelerini, çalışmalarını sağlayacaklar. Kısacası normalleştirecekler. Toplum bize karşı nasıl davranacağını bilemiyor. Ya çok dikkatsiz oluyor ya da çok fazla şefkat gösteriyorlar. Biz engelliler bu toplumun birer parçası olarak olayları normalleştirdiğimiz zaman, toplum da normalleştirecek. Dolayısıyla devlet de bu olayın farkına varacak. Yasalar da buna göre işleyecek.”