Siyaset 28 Şubat-27 Nisan’da sorumluluğun var

28 Şubat-27 Nisan’da sorumluluğun var

29.01.2010 - 02:09 | Son Güncellenme:

Ak Parti Ankara Milletvekili Haluk Özdalga, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın 25 Ocak’ta Milliyet’te yayımlanan Devrim Sevimay ile yaptığı söyleşide gerçekleri çarpıttığını ileri sürdü

28 Şubat-27 Nisan’da sorumluluğun var

Özdalga, şunları söyledi: “Sayın Baykal, yakın tarihimizin demokrasi karşıtı iki girişimi olan 28 Şubat ve 27 Nisan müdahalelerinde adeta hiç yanlışı ve sorumluluğu yokmuş gibi konuşuyor. Her iki müdahaleye açık destek veren Sayın Baykal gerçekleri çarpıtıyor ve yaptıklarını inkâr ediyor.”
Özdalga, Milliyet’e şu açıklamalarda bulundu:
SORUMLULUK SAHİBİ: Baykal, 28 Şubat müdahalesiyle Refahyol hükümetinin devrilmesinde TSK’nın büyük payı olduğu için askere övgüler yağdırdı. “TSK demokratik bir kitle örgütü gibi çalıştı” dedi. 27 Nisan muhtırasında ise CHP ve Baykal büyük sorumluluk sahibidir. Onur Öymen, askerlerin 27 Nisan bildirisiyle tamamen aynı görüşleri paylaştıklarını ilan etti.
ÖRNEK ÇOK: CHP Milletvekili Sayın Nur Serter, “Türk ordusu 27 Nisan’da demokrasiye sahip çıkmıştır” dedi. Sayın Baykal, bu açıklanmalar sanki partiyi bağlamazmış gibi, Sayın Sevimay’a şimdi şunları söylüyor: “Benim bir lafım var mı?... Bizim hiçbir şekilde yanlış bir değerlendirmemiz olmamış...”
MUHTIRAYI DESTEKLEDİLER: Gece yarısı muhtırasını deteklediler. O süreçte Baykal’ın söylemi askerin tahrik edilmesi üzerine kuruluydu.
GÖREVE ÇAĞIRDI: Erken seçimin mümkün olmadığını görünce, 2006 sonbaharında, güya ince bir üslup içinde, askerleri muhatap aldığı belli kaba bir tahrik daha yaptı.
VE MUHTIRA GELDİ: Kaba bir şekilde yürüttüğü kışkırtmalardan sonuç alamadığını düşünen Sayın Baykal, 27 Nisan’da yapılan ilk oylama gününde askerlere serzenişte bulundu.
Muhtıra hakkında, “Türkiye’de herkes reaksiyonunu ifade etmek gereği duyuyor... Kaygılarım, devletin anayasal kurumları tarafından da paylaşılmıştır” diyerek desteğini açıkladı.
TEHLİKELİ ÇATIŞMA: CHP’nin 367 kararını çıkartmak üzere Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu, Sayın Baykal’ın 367 milletvekili bulunmadan Cumhurbaşkanı seçilebilir kararı çıkarsa, “Türkiye tehlikeli bir çatışmaya sürüklenir” tehdidini yaptığını da biliyoruz.