23.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
Çavuşoğlu, Devlet Bakanı Ali Babacanın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Antalya Gündoğmuşa bağlı Güney Köyünde 1921de ölen Mevlütün mirasının, yetimlerin paralarının yatırıldığı Eytam Sandığına verildiğini belirtti. Çavuşoğlu, mirasçılar tarafından takip edilmediği için paraların akibetinin meçhul hale geldiğini bildirdi. Çavuşoğlunun, cari hesap kayıtlarının bulunarak incelenmesi ve hesapta bulunan naktin mirasçılara ödenmesi konusunda Babacana düşüncelerini sorması da 83 yıllık zorlu bir araştırma başlattı. AKP Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlunun 83 yıllık bir hesabı, 36 yaşındaki bakan Ali Babacana sorması espri konusu oldu. Çavuşoğlunun, Antalyalı "Mevlüt Efe" lakaplı Hasan Mevlütün Eytam Sandığına yatırılan mirasının peşine düşmesi 83 yıllık bir dedektiflik öyküsüne dönüştü. Eytam Sandığı önce Emlak ve Eytam Bankasına, bu banka da Emlak Kredi Bankasına devredildi. O da 1988de Emlak Bankası adını aldı, son olarak tasfiye için Ziraat Bankasına devredildi. Yapılan uzun araştırma sonucu Babacanın Çavuşoğluna verdiği yanıtta Eytam Sandığının devirlerle dolu geçmişi anlatılırken şöyle denildi: "Emlak Bankası kayıtlarında Hasan Mevlüte ait bir mevduat, altın, döviz hesabı bulunmadığı gibi, geçici hesaplarda ve ortaklar pay defterinde de bir kayda rastlanmamıştır."Ziraat Bankasının Antalya ve ilçe şubelerindeki inceleme sonucu da mirasçıları mutlu edecek bir sonuç alınamadı. Eytam Sandığı Başbakan Tayyip Erdoğanın geçen hafta açtığı Sağlık Bakanlığına bağlı Dr. Muhittin Ülker Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesine yapılan atamalar kadrolaşma iddialarını yeniden gündeme getirdi. CHP Denizli Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Neşşarın da TBMM gündemine taşıdığı kadrolaşma şöyle gelişti:Hastane binası, mal sahibi tarafından Ufuk Vakfı Üniversitesi Hastanesi için boşaltılma talebiyle karşı karşıya kalınca, 57. Hükümet zamanında Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinin inşasına başlandı. Hastanede 10 olan şeflik sayısının 18e çıkarılması, eski hastane personelinin yeni hastaneye nakledilmesi planlandı.Recep Akdağ Sağlık Bakanlığına getirilince, Muhittin Ülkerdeki kadroların tümüyle tasfiyesi ve yerlerine yandaşların getirilmesi planı uygulandı. Bu doğrultuda "hiçbir şeflik sınavı açılmadan" Düzceden Prof. Dr. Nihat Tosun Ortopedi Klinik şefliği ve Başhekimliğe atandı. Arkasından diğer atamalar gerçekleşti. İddialara göre, şeflerin sınav yapılmadan atanması için bakana yetki veren bir yönetmelik maddesi zorlandı. Sağlık Bakanlığında tam hız kadrolaşma Özellikle Dr. Ahmet Kuşdemirin atanması yasal değil. Çünkü, şef ataması profesörlerde olduğu gibi gelişigüzel yapılamıyor. Yine anlatılanlara göre Doç. Dr. Şaban Şimşek, aynı zamanda MEB Müsteşar Yardımcısı. Başhekim Tosunun da halen Düzce Tıp Fakültesindeki kadrosunun korunduğu iddia ediliyor.Bakanlık bir hastaneyi yeni binaya taşırken, "kadroları tasfiye ederek yerlerine yandaşlarını yerleştirdi. Yasal değil Ankaralı bir grup genç, altı yıl hapse mahkûm olan eski subay ve istihbaratçı Korkut Ekenin etrafında birleşmek için Milli Yol adında bir dergi çıkardı. Bozkurt amblemli derginin kapağında, Ekenin resminin yanı sıra "Efsane Subay Rüzgârınla Dikiliyoruz" sözleri yer aldı. Ocakta ilk sayısı piyasaya çıkan dergi aylık yayımlanacak. Derginin ikinci sayfasında Nihal Atsızın 1931de kaleme aldığı, "Adalar Denizinden Altayların Daha Ötesine Kadar Bütün Türk Gençliğine" isimli şiir yer alıyor. Sunuşun yer aldığı üçüncü sayfada, "Korkut Eken bir kişi değil. Yaşamak istiyorsak hepimiz birer Korkut Ekeniz" ifadesi dikkati çekiyor. İstihbaratçı Eken için dergi çıkartıyorlar