Siyaset Baykal: Bu iktidar hukuk istemiyor

Baykal: Bu iktidar hukuk istemiyor

27.04.2010 - 16:17 | Son Güncellenme:

.

Baykal: Bu iktidar hukuk istemiyor

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin TBMM grup toplantısında konuştu. Baykal konuşmasında , anayasa değişikliği teklifini eleştirirken iktidarın hukuk ve denetim istemediğini savundu. Baykal, “Bu üç maddeye karşı, parlamentoda, referandumda, Anayasa Mahkemesi’nde sonuna kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu.

Haberin Devamı

Deniz Baykal, tartışmalı 3 maddenin anayasa değişlik paketinden ayrılması için, hükümetin kendilerine Anayasa Mahkemesine gitmeme şartını sunduğunu, ancak bunun kabul edilebilir olmadığını belirtti. İktidarın hukuk istemediğini savunan Baykal şöyle konuştu:

“Sen o maddeleri Anayasa Mahkemesi’ne götürme’ Bu ne demektir. Bu bir defa ‘O 3 madde anayasaya aykırı, bunu biz biliyoruz’ demektir. Yoksa niye önem veriyorsun. Bir iktidar, bakanıyla, başbakanıyla yaptığı işin anayasaya aykırı olduğunu bilir, Anayasa Mahkemesi’ne bu işin götürülmemesini bir talep olarak ifade etme ihtiyacı hisseder. Biz Anayasa Mahkemesi’ne keyfimizden götürmüyoruz ki. Anayasaya aykırı olduğu için götürüyoruz. Sen o anayasaya yemin etmedin mi? Onu koruyacağım demedin mi? Bu iktidarın hukuk anlayışı maalesef oturmamıştır. Bu iktidar, hukuk istemiyor, denetim istemiyor. Hukuk sınır gösterir. İktidar sınır istemiyor. 23 Nisan’da Başbakanlık’a gelen çocuğa diyor ki, ‘İster as, ister kes’ Başbakanın kafasında bir başbakanlık anlayışı var. Geçmişe bakarak diyorum ki, iyi ki as ile kes te kaldı, yoksa Sivas’ta ki gibi yak ta diyebilirdi.”

Haberin Devamı

ÜÇ MADDEYE KARŞI SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ”

İngiltere lideri Churchill’in 2. Dünya Savaşında Alman Diktatör Hitler’e karşı, söylediği, “Dağda, derede, denizde ovada, sonuna kadar mücadele edeceğiz” sözlerini hatırlatan Baykal, hükümete karşı anayasa değişiklik paketi ile ilgili, “Bizde bu üç maddeye karşı, parlamentoda, referandumda, Anayasa Mahkemesi’nde sonuna kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu.

ET FİYATLARI

Son dönemlerde et fiyatlarının yükselmesiyle ortay çıkan krizi değerlendiren Baykal, hükümetin krizi aşmak için et ithalatını gündeme getirmesini eleştirdi. Baykal, krizden çıkış için et ithalatı değil, canlı hayvan ithalatı yapılması gerektiğini savundu. Deniz Baykal şöyle konuştu:

“Yanlış bir politikadır. AKP’nin alıştığımız yumurta kapıya dayandığında, izlediği yanlış politikanın sonuçları ortaya çıkınca, ‘Şimdi ne yapacağız?’ deyip, daha da zarar veren, eldekini de kaybetmemize yol açan politikalarının bir yenisini şimdi burada görmekteyiz. Yapılması gereken iş ithalat ise, et ithalatı değil, damızlık ithalatıdır. Hayvancılığı, besiciliği destekleyecek canlı hayvan ithalatının yapılıp besicilere uygun fiyatlara ithal ettirmektir. Şu garip manzaraya bakın, Türkiye’de hayvan varlığını desteklemek için, besiciliği geliştirmek için bu devletin kurduğu Et Balık Kurumu, şimdi besicileri tahrip etmek için, bir ithalat ajanı gibi kullanıyor.”

Haberin Devamı

ERMENİSTAN İLE İLİŞKİLER

Ermenistan’ın protokolleri askıya alma olayına değinen Deniz Baykal, protokolün imzalandığı süreçte hükümeti uyardıklarını belirtirken, ilişkilerin Türkiye yüzünden değil, Ermenistan’ın gerekli şartları yerine getirmediği için düzelmediğini savundu. Baykal, “Diğer açılımlar gibi, Ermeni açılımı da fiyaskoyla sonuçlanmıştır” dedi.

“BAŞBAKAN OBAMA’NIN AÇIKLAMASINDAN MEMNUN”

ABD Başkanı Barack Obama’nın 24 Nisan’da 1915 olaylarıyla ilgili yaptığı açıklamadan Başbakan Erdoğan’ın memnuniyet duymasına bir anlam veremediğini belirten Baykal şunları söyledi:

Haberin Devamı

“Obama’nın söylediklerine baktım. Geçen yıl söylediklerinden geride değil daha da ileride Türkiye aleyhine.1.5 milyon Ermeni ölüme yürütüldü dedi. Daha önceki Başkanların konuşmalarına baktım, 1 buçuk milyon ölüm faturası hiç bu kadar net çıkarılmamış. 1 buçuk milyon ölüm ya da ölüme yürütme söylemi yeni çıktı. Başbakan çıktı dedi ki, ‘Bizim duyarlılıklarımız dikkate alındı’ 1915 yılında 1 buçuk milyon Ermeni’yi ölüme gönderdiğimiz söylenince, duyarlılığımız dikkate alınmış mı oluyor?”