Siyaset ‘Biz el sıkışırsak millet kucaklaşır’

‘Biz el sıkışırsak millet kucaklaşır’

18.10.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Toplumdaki kutuplaşmayı siyasi partilerin önleyebileceğini vurgulayan Çetin, 1 Kasım seçimleri sonucunda birden fazla partinin bir araya gelerek hükümet kurması gerekirse MHP’nin sorumluluktan kaçmayacağını söyledi...

‘Biz el sıkışırsak millet kucaklaşır’

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin sağ kolu ve teşkilatlardan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin’den gerilen ve kutuplaşan Türkiye’de 1 Kasım sonrası için ilginç bir çıkış geldi. 1999’da kurdukları DSP-MHP-ANAP koalisyonunun 1980 öncesinde birbiriyle yan yana gelemeyen kesimlerin barışmasında etkili olduğunu belirterek, “biz yukarda el sıkışırsak, aşağıda millet kucaklaşabilir” dedi. Çetin, MHP Genel Merkezi’ndeki özetle şu mesajları verdi:

Haberin Devamı

TÜRKİYE TEHDİDE AÇIK HALE GELDİ: Türk milletinin bin yılı aşkın bir zaman aralığında geliştirdiği Anadolu Müslümanlığı yerine siyasallaştırdıkları devrimci İslam anlayışı bu dönemde baş tacı edilerek Türkiye’ye sokulmuştur. İktidarın belirlediği Türk dış politikası, El Kaide ve IŞİD gibi bütün dünyada İslam dinini terörle özdeşleştiren örgütlerle girdiği tehlikeli ilişkilerle Türkiye’yi tehdide açık hale getirmiştir.

IŞİD, ACZİMENDİLER GİBİ KURGU ÖRGÜT: Terör örgütleri her zaman büyük devletlerin taşeronlarıdır. IŞİD de tıpkı 28 Şubat’ın Aczimendileri gibi kurgu bir örgüttür. Irak’ın kuzeyinden başlayıp Suriye’nin kuzeyinden Akdeniz’e kadar uzanacak bir Kürt koridoru konuşuluyorsa IŞİD sayesindedir. Ülkemizde artan terör olayları, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında İslam ülkelerindeki istikrarsızlaştırma ve kaos planının bir parçasıdır. Ankara’daki saldırı gibi, PKK teröründeki yükseliş de BOP’la ilgilidir.

Haberin Devamı

İTFAİYE TEŞKİLATINDAN FARKSIZ: Tren garındaki saldırı göstermektedir ki istihbaratın en önemli ayağı önleyici istihbarat çalışmamıştır. Olay sonrası çalışmalar ise itfaiye teşkilatının çıkan yangını söndürmesinden farksızdır. Başbakan’ın söylediği gibi, canlı bombalar kendilerini patlatana kadar bekleyip sonra onları ele geçiren bir kafanın terörle mücadelede başarı göstermesi imkânsızdır.

MUTLAKA KOALİSYON OLMALI: 1 Kasım sonrası mümkün olduğunca geniş tabanlı ve milletin tamamını kucaklayacak bir hükümet derhal kurulmalıdır. Türkiye’deki toplumsal kutuplaşmanın önüne geçmek için mutlaka uzlaşıya dayalı bir koalisyon olmalıdır. Burada en önemli görev, AKP’de görev yapan siyasetçilere düşmektedir. MHP, sandık iradesi birden fazla partinin bir araya gelerek hükümet kurmasını gerektirdiği takdirde sorumluluktan kaçmayacaktır. 1999’da DSP-MHP-ANAP koalisyonu 1980 öncesinde birbiriyle yan yana gelemeyen kesimlerin barışmasında etkili olmuştur. Biz yukarıda el sıkışırsak, aşağıda millet kucaklaşabilir. Genel Başkanımız Bahçeli’nin söylediği gibi PKK’yla ilişkisini kesmeden HDP’yle yan yana gelmeyiz. Bunun dışındaki partilerle 1 Kasım sonrası şartları doğrultusunda koalisyon kurabiliriz.

Haberin Devamı

‘MİLLİ TAKIM BİLE BİRLEŞTİREMEDİ’
Körüklenen toplumsal kutuplaşma, etnik ve mezhebe dayalı ayrıştırma siyaseti ülkemizi iç çatışma aşamasına doğru sürüklemektedir. Düşünsenize geçtiğimiz hafta milli takımımızın elde ettiği büyük başarı dahi bizleri birleştirmeye yetmemiştir. Golü atan futbolcunun mezhebini tartışma konusu yapacak ölçüde bir akıl tutulması yaşanmaktadır. Nobel alan bilim adamımız Aziz Sancar üzerinden de kimlik tartışması yaşanmıştı hatırlayın. Hâlbuki hepimizi gururlandıran Aziz Sancar, ‘Ben Türk’üm o kadar’ sözleriyle bütün Türkiye’ye bir ders vermiştir. Geçmişte bizi böylesi uluslararası başarılar ve büyük acılar kenetlerdi. Şimdiki durum önemli bir kırılma yaşandığını gösteriyor.