SiyasetBu eşbaşkanın yaptığı ihanettir

Bu eşbaşkanın yaptığı ihanettir

30.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Diyarbakır’da yapılan Demokratik Toplum Kongresi’nden çıkan öz yönetim kararına ve HDP liderlerinin aynı yöndeki ifadelerine yönelik sert tavrını devam ettiren Cumhurbaşkanı, “Elde sazla Nişantaşı’nda tur atmakla Türkiye partisi olunmuyor” dedi

Bu eşbaşkanın yaptığı ihanettir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu’daki operasyonların terör tamamen yok edilene kadar ve bölgeye huzur getirinceye kadar kararlı şekilde süreceğini tekrarladı. Erdoğan, HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ı kastederek, “Ele saz almakla veya Nişantaşı’nda tur atmakla Türkiye partisi olunmuyor. Türkiye partisi olabilmek için tüm Türkiye’de halkımızın değerlerine saygı duymak gerekir” dedi. Erdoğan, Suudi Arabistan’a hareketinden önce gezisine ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Haberin Devamı

Suudi Arabistan’ın 8-10 Aralık’ta Suriye muhalefetinin düzenlediği bir konferansla ev sahipliği yaptığını hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: “Emrivakilerle yol alınamayacağını artık herkesin idrak etmesi gerekiyor. 400 bin masum insani acımasızca, konvansiyonel, kimyasal silahlarla katleden bir rejime destek verilerek bir yere gidilemez. Bunlara destek verenler de bu rejimin ortağı konumundadır. PYD, YPG gibi terör örgütlerinin etnik temizlik faaliyetlerine göz yummak, bu terör örgütlerini sırf DAEŞ ile çatışıyor diye makbul görmek, bölgedeki yangının üzerine körükle gitmek demektir. Aslında bunlar görünürde çatışıyor ama birbirlerinin destekçisi ve adeta birbirini üreten, birbirine güç veren örgütler olduğunu da bir kenara koyamayız.”

Haberin Devamı


‘Gerçek yüzleri göründü’

“PKK’nın Suriye kolu PYD ve YPG’nin elde ettiğini düşündüğü bazı kazanımları ülkemize taşıma gayreti, son terör olaylarının gerisindeki sebeplerden biridir” diyen Cumhurbaşkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz bunlara fırsat vermedik asla da vermeyeceğiz. Şu anda güvenlik güçlerimiz son derece başarılı operasyonlara imza atıyorlar. Yurtiçinde ve yurtdışında etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bini aşmış vaziyette. Bu operasyonlar ülkemizde terörü tamamıyla yok edene kadar ve bu noktada bölgeye refah, huzur getirinceye kadar, kararlı şekilde, milli güvenliğimiz için bunu tehdit olmaktan çıkarıncaya kadar devam edecektir. Şunu da ifade etmek durumundayım. Bölücü örgütün siyasi uzantıları, mevcut konjonktürden istifadeyle ağızlarındaki baklayı çıkarmaya başladılar. Bu süreç maskelerin düştüğü, gerçek yüzlerin de görüldüğü bir süreçtir. Malum eşbaşkan hafta sonu Rusya ziyareti sonrasında kulaklarına üflenen suflelerin de etkisiyle olsa gerek birtakım hezeyanlar ifade etmiştir. Bu eşbaşkanın yaptığı açık ve net olarak bir provokasyondur, ihanettir. Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyen herkes boyunun ölçüsünü almıştır ve bunlar da alacaktır. Terör örgütü ve onun kuklası olan siyasetçiler, bu noktada attıkları adımlarda bugüne kadar yaptığımız uyarılarla hep dikkatli olmalıdır derken, bunlar tam aksini şu ana kadar icra etmişlerdir.”

Haberin Devamı


‘Senaryo figüranları’

Bu tür açıklamaların ‘kazdığı hendeğe gömülen terör örgütünün başarısızlıklarını örtme çabasının ürünü’ olduğunu dile getiren Erdoğan, “Ne örgüt ne de onun kuklası olanlar kendilerini bekleyen akıbetten kurtaramayacaklardır” diyen Erdoğan “Bu eşbaşkanın açıklamalarıyla ilgili Diyarbakır ve Ankara başsavcılıklarımız gerekli soruşturmayı başlatmışlardır. Daha önce diğer eşbaşkanın da buna benzer birçok açıklamaları olmuştu. Bölge insanı da bu terörist ve siyasetçi güruhunun, hangi senaryoların figüranlığını yaptığını gördükçe onlarla arasına mesafe koymuştur” dedi.

‘Açtıkları çukurda boğulmaya devam ederler’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır’da hafta sonu yapılan Demokratik Toplum Kongresi’nde özerklikle ilgili açıklamalara ilişkin bir soru üzerine ise şunları dile getirdi: “Maalesef ismi demokratik ama uygulamaları demokrasiyle yakından uzaktan alakası olmayan bir yapı bunlar. Bunlar 7 Haziran öncesinde ‘Biz Türkiye partisiyiz’ veya ‘Türkiyeliyiz’ demeye başladılar. Bunların bir Türkiye partisi olmadığı ortaya çıktı. Yani ele saz almakla veya Nişantaşı’nda tur atmakla Türkiye partisi olunmuyor. Türkiye partisi olabilmek için tüm Türkiye’de halkımızın değerlerine saygı duymak gerekir. 6-7-8 Ekim tarihlerinde bu eş başkanlardan bir tanesinin sokağa davetiyle 50 Kürt kardeşimiz öldü mü? Öldü. Ölenler Kürttü, öldüren de Kürttü. Bir uzman çavuşumuzun şehit olması neticesinde babasının haykırışı vardı; ‘Ben de Kürdüm, eşim de Kürt, anam da Kürt, babam da Kürt. Nedir bu hal?’ diyor... Sen bir defa hangi hakla kalkıp da Türkiye’nin bu mevcut üniter yapısı içerisinde yani Güneydoğu’da, Doğu’da, bu bölgelerde bir devlet kurmaktan bahsediyorsun? Anayasamızın 14. maddesi bir defa bunların attığı bu adımlara karşı konulmuş bir maddedir. Siz böyle bir adımı bir defa atamazsınız. Bizler gereğini bugüne kadar nasıl yaptıysak, bundan sonra da yaparız ve nasıl o açtıkları çukurlarda şu anda kendileri boğuluyorsa, bundan sonra da boğulmaya devam ederler. Bunların bu camilere olan saldırıları, okullara olan saldırıları, sonlarının geldiğinin akıbetidir.”