CHP Parti programına ‘açılım’ güncellemesi

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bir yandan partinin yerel yönetimlerdeki yol haritasını belirlemeye ve ülke sorunlarına odaklanırken, bir yandan da parti içi yenilenme için harekete geçti. Kılıçdaroğlu, uzun süredir istediği ancak 2014’ten bu yana devam eden yoğun seçim gündemi nedeniyle ertelemek zorunda kaldığı “parti programını yenileme” hedefini gerçekleştirmek için düğmeye bastı.

Açıkel’e emanet

Kılıçdaroğlu, 2008’de Genel Başkanı Deniz Baykal öncülüğünde yenilenen “Çağdaş Türkiye İçin Değişim” başlıklı parti programının değiştirilmesi ve “dünyadaki çağdaş sosyal demokrat partilerin örnek alacağı” yeni bir programın yazılması doğrultusunda kurmaylarına talimat verdi. Bu kapsamda yazım çalışmalarının koordinasyonunun Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Fethi Açıkel yönetimindeki BYKP’ye emanet edildiği öğrenildi. PM ve MYK üyeleri ile milletvekillerinin de kendi uzmanlık alanlarına göre program yazımına katkıda bulunacağı aktarıldı. Kılıçdaroğlu’nun da akademisyenlerden oluşacak çalışma gruplarıyla toplantılar gerçekleştirerek görüş alışverişinde bulunacağı aktarıldı.

Milliyet’in edindiği bilgilere göre, 344 sayfadan oluşan programın büyük ölçüde sadeleştirilerek kısaltılması planlanıyor.

Yeni dönem politikaları

“Güncelliğini yitirdiği” eleştirileri yapılan programın CHP’nin yeni dönem politikaları çerçevesinde revize edilmesi hedefleniyor. Çalışma kapsamında dünyadaki tüm “merkez sol” ve “sosyal demokrat” partilerin programlarının da inceleneceği ifade ediliyor. Programda, Türkiye’nin değişen sorunları ve CHP’nin çözüm önerileri ekseninde bir güncelleştirme yapılacağı kaydediliyor.

Uzun soluklu çalışma

CHP yönetiminden isimler, programın değiştirilmesi çalışmalarına kısa sürede başlanılacağını ancak yazımının tamamlanması için “uzun soluklu bir çalışmaya” ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Program değişikliğinin, ayrı bir “Program Kurultayı”nda mı yoksa şubat 2020’de yapılması beklenen olağan kurultayda mı gündeme geleceği henüz netleşmedi.

‘Kılıçdaroğlu doktrini’

Kılıçdaroğlu’nun 23 Haziran gecesi CHP siyasetine yönelik verdiği mesajlar, partinin önceki dönem politikalarına bir “eleştiri” şeklinde yorumlanırken, CHP’nin son yıllarda sürdürdüğü yeni çizgisinin devam edeceğinin de vurgusu olarak değerlendirilmişti. Kılıçdaroğlu açıklamasında, “CHP bundan sonra artık 82 milyonun partisidir. CHP artık hiç kimseyi kimliğinden, inancından, yaşam tarzından ötürü ötekileştirmeyecektir” mesajlarını vermişti. Kılıçdaroğlu’nun özellikle 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle başlayan, 16 Nisan referandumunda “hayır” blokunun oluşturulması, Adalet Yürüyüşü ve Millet İttifakı’nın kurulmasıyla devam eden “CHP dışındaki kitlelere açılma” stratejisi, “Kılıçdaroğlu doktrini” ya da “Kılıçdaroğlu yaklaşımı” olarak tanımlanmıştı. Bu stratejinin ilk olumlu sonuçlarını 2019 yerel seçimlerinde verdiği ve “bir araya gelemez denilen kesimleri ortak paydada buluşturduğu” değerlendirmeleri yapılmıştı. Yeni parti programının da CHP’nin yeni stratejisi üzerinden şekillendirileceği öğrenildi.