23.09.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk kez sanal olarak toplanan 75. BM Genel Kurulu’na video mesaj yolladı. Sözlerine Genel Kurul başkanı Volkan Bozkır’ı tebrik ederek başlayan Erdoğan’ın verdiği mesajlar özetle şöyle:
AŞI ÇALIŞMALARI: Dost kara günde belli olur anlayışıyla, tıbbi malzeme yardımı talep eden 146 ülkeye ve 7 uluslararası kuruluşa elimizi uzattık. Tıbbi malzeme ve ilaç tedariki ile aşı geliştirme çalışmalarının rekabet konusu yapılmaması çağrısında bulunuyorum. Hangi ülkede üretilirse üretilsin, kullanıma hazır hale getirilecek aşılar, insanlığın ortak istifadesine sunulmalıdır.
SURİYE: Uluslararası toplum olarak Suriye meselesine kalıcı çözüm bulamayız. Suriye’de terör örgütlerinden kurtardığımız bölgelere 411 binin üzerinde Suriyeli döndü. On binlerce konut inşa ediyoruz. Faaliyetleri, uluslararası toplumdan ve uluslararası kuruluşlardan destek almadan. Suriye’deki ihtilafın BMGK’nın 2254 sayılı kararındaki yol haritası temelinde çözülmesi öncelik olmalıdır.
LİBYA: Libya’nın meşru hükümetinin yardım çağrısına somut cevap veren ve destek sağlayan tek ülke Türkiye olmuştur. Libya’da kalıcı siyasi çözümün, Libyalılar tarafından yürütülecek kapsayıcı ve kapsamlı diyalog yoluyla tesis edilebileceğine inanıyoruz.
FİLİSTİN: Filistin’deki işgal ve zulüm düzeni, vicdanları acıtmaya devam ediyor. Filistin halkı, İsrail’in tüm baskı, şiddet ve yıldırma politikalarına yarım asırdan uzun süredir göğüs geriyor. ‘Asrın Anlaşması’ adı altında Filistin tarafına dayatılmaya çalışılan teslimiyet belgesi reddedilince, İsrail bu kez işbirlikçilerinin yardımıyla ‘kaleyi içeriden fethetme’ girişimlerine hız vermiştir. Filistin halkının rıza göstermediği hiçbir plana destek vermeyeceğiz. Kudüs’te Büyükelçilik açma niyetini beyan eden ülkeler, bu tavırlarıyla sadece ihtilafın daha da çetrefil hale gelmesine hizmet ediyor.
AKDENİZ: Doğu Akdeniz’de bir süredir yaşanan gerilimin gerisinde, ‘kazanan hepsini alır’ anlayışıyla hareket eden ülkeler bulunuyor. Ülkemizi dışlama amaçlı nafile adımların başarı şansı kesinlikle yoktur. Ne Doğu Akdeniz’de, ne de başka bir bölgede, kimsenin hakkında, hukukunda, meşru çıkarlarında gözümüz bulunmuyor. Ancak, ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin haklarının çiğnenmesine, çıkarlarının yok sayılmasına da göz yumamayız. Bölgede bugün yaşanan sıkıntıların sebebi, Yunanistan ile Kıbrıs Rum Kesimi’nin 2003’ten beri maksimalist taleplerle attıkları tek yanlı adımlardır. Türkiye, Doğu Akdeniz’deki her türlü olumsuz gelişmenin yükünü tek başına omuzlamak durumunda bırakılan bir ülkedir. Buna karşılık, bölgedeki doğal kaynaklar söz konusu olduğunda ülkemizin yok sayılması, ne akıl ve vicdanla, ne de uluslararası hukukla izah edilebilir.
KONFERANS ÇAĞRISI: Doğu Akdeniz’deki kıyıdaş ülkeler arasında diyalog ve işbirliğini tesis etmeye yönelik çağrımızı burada tekrarlamak istiyorum. Bu amaçla, tüm bölge ülkelerinin hak ve çıkarlarının göz önünde bulundurulduğu, içinde Kıbrıs Türklerinin de yer aldığı bölgesel bir konferans düzenlenmesini teklif ediyoruz.
KIBRIS: Bölgedeki krizin sebeplerinden biri de, 1968 yılından bu yana aralıklarla devam eden müzakerelerde Kıbrıs meselesine adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözüm bulunamamasıdır. Çözümün önündeki yegâne engel, Rum tarafının uzlaşmaz, hak tanımaz, şımarık yaklaşımıdır. Garantör ülke sıfatıyla, Kıbrıs Türk halkını haklı davasında hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız.
İsrail Büyükelçisi salonu terk etti
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kuruluna hitabında İsrail’e yönelik eleştirileri, İsrail’in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan’a salonu terk ettirdi.