03.03.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:
"Kuzey Irakta Kürtlerin kazanımları, Kürtlerin genel demokratik çıkarlarına ve bölge halklarının eşit ve özgür birlikteliğine hizmet ettiği sürece desteklenmelidir. AKPnin Kürt-Türkmen çelişkisi yaratmak istediği Kerkük, bir Kürt şehri olarak görülmeli, bölgenin istikrarsızlığının değil demokratik birlikteliğinin kenti olarak algılanmalıdır. Türkiyede gündeme gelen anti Amerikancılık suni bir tartışmadır. Özünde Kürt karşıtlığını barındıran bu politika, ABDyi Kongra-Gele yönelik askeri harekata yöneltme amaçlıdır. AKP hükümetini, Kürt sorununda şiddet politikalarını terk ederek, diyalog ve demokratik çözüm yolunu açmaya çağırıyoruz."Solda güçlü bir demokratik seçeneğin yaratılmasına ihtiyaç olduğunun belirtildiği bildirgede, "DEHAP gereken katkıyı yapacaktır. Türkiye Kürt sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklı bir savaş ve barış ikileminin eşiğindedir. Hükümet, Kürt sorununun barışçıl demokratik çözümü yönündeki beklentileri karşılamak yerine bölgede yaşanan yargısız infazlarda da görüldüğü gibi şiddet seçeneğinde ısrar etmektedir. Bu süreçte Sayın Öcalanın toplumsal barış için ne kadar önemli olduğu bir kez daha görülmüştür" denildi. Bildirgede, hükümetin ekonomi ve yolsuzlukla mücadele politikaları da eleştirilirken, Nevruza kitlesel katılım çağrısı da yapıldı. DEHAP, "Kerkük, bir Kürt şehri olarak görülmelidir" açıklamasıyla, bölgedeki Türkmenleri yok saydı. Türkiyede azınlık haklarını savunduğunu öne süren DEHAPın Genel Merkezinde, 28 Şubatta gerçekleştirilen İl Başkanları Toplantısının sonuç bildirgesi dün açıklandı. Bildirgede ABDnin, Iraka müdahalesinin ikinci yılında, ülkede henüz istikrarı sağlayamadığı kaydedildi. Anti-Amerikancılık tartışmalarının yapay gündem olduğu görüşüne yer verilen bildirgede, şunlar kaydedildi: DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, bildirgenin, 30 Ocaktaki seçim sonucunu değerlendirmeye yönelik olduğunu söyledi. Açıklamanın yapıldığı saatlerde Avrupada olduğunu belirten Bakırhan, şöyle konuştu: "Bildirgeden haberim yok. Kerkük, Kerküklülerindir demek gerekir. Açıklama, Kürtlerin almış oldukları sonuca dayanarak söylenmiştir. Kerkükün geleceği ile ilgili Kerkük halkı karar vermeli." Bakırhanın açıklaması Kerkükte 1957den beri tarafsız bir sayım yapılmadığından, Türkmenlerin, Kürtlerin, Arapların ve Hıristiyanların oranını kesin sayılarla vermek mümkün değil. 1 milyon nüfuslu kentte Türkmenler çoğunlukta olduklarını savunurken, Saddam, kentin etnik yapısına büyük darbe indirdi. Saddamın ardından K. Iraktaki Kürt federe yönetiminin de 30 Ocak seçimleri öncesi 100 binden fazla Kürtü kente aktarması oranları altüst etti. Kerkük Kardeşliği listesi, Kerkükün de içinde bulunduğu Tamim bölgesinde 30 Ocaktaki parlamento seçimlerinde oyların yüzde 58.4ünü aldı. Türkmenler ise yüzde 16da kaldı. 100 bin Kürt aktarıldı