Siyaset ‘Doğu ve Güneydoğu’da ajanlar cirit atıyor’

‘Doğu ve Güneydoğu’da ajanlar cirit atıyor’

25.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

CHP lideri, operasyonların ilerleme biçiminin herkesi kaygılandırdığını belirterek, “Bölgede duygusal kopuştan söz ediliyor. Asıl tehlikeli olan bu. İyi bir strateji ile çözmezsek sorun Türkiye’nin boyutlarını aşabilir. Bölgede bütün ülkelerin ajanları cirit atıyor. Bizim parlamentoda bu sorunu oturup konuşmamız lazım” dedi

‘Doğu ve Güneydoğu’da ajanlar cirit atıyor’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, toplumsal barışın giderek derinleştiğini, terör sorununun giderek büyüdüğünü, Doğu ve Güneydoğu’da bütün ülkelerin ajanlarının cirit attığını söyledi ve ekledi: “Bölgede duygusal kopuştan söz ediliyor. Asıl tehlikeli olan bu. Ama iyi bir strateji ile çözmezsek sorun Türkiye’nin boyutlarını aşabilir” uyarısında bulundu.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile önümüzdeki hafta gerçekleştireceği görüşme öncesi dün gazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. CHP lideri, bir yandan gündemindeki başlıklara ilişkin açıklamalar yaptı, bir yandan sorularımızı yanıtladı.

Güneydoğu’daki operasyonlar için, “duygusal kopuş” tehlikesine işaret eden Kılıçdaroğlu, sürekli uzlaşma ve gerginliği azaltma mesajları veren Davutoğlu ve diğer liderlere, 2016 için, “uzlaşma” çağrısı yaptı.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları ve sorularımıza verdiği yanıtlar özetle şöyle:

- İSTİKRAR VURGULARI TUTMADI: İki genel seçimin arka arkaya yapılmasının temel nedeni istikrardı. Yüzde 49.5 oy aldı ama sorunların çözülebileceği ya da aşılabileceği konusunda toplumda umudu olmadığını görüyoruz, beklentinin karşılanmadığı bir tabloyla karşı karşıyayız. Seçim öncesi yapılan istikrar vurgularının tutmadığını görüyoruz. Toplumda rahatlama olmadı, gerginlik devam ediyor. Davutoğlu ziyarete geldiğinde beş temel sorun alanı olduğunu söylemiştim. Birincisi darbe hukuku. Darbenin Türkiye’ye çizdiği bir kalıp vardı, bu kalıbın dışına Türkiye’nin çıkması lazım. Geçtiğimiz 14 yılda Türkiye dar bir kalıba sıkıştırıldı, darbe hukuku tahkim ve takviye edildi. Diğer sorun alanları dış politika, ekonomi, eğitim ve Kürt sorunu. Hükümet programına bakın, beş temel sorun alanıyla ilgili önümüze konulan bir şey yok. Bu sorun alanları çözülmeden Türkiye’de istikrar beklemek mümkün değil. Türkiye’de istikrarsızlık kurumsallaştı.

Haberin Devamı

- GEREKSİZ KAVGANIN İÇİNE İTİLMEMELİ: Ana muhalefet partisiyiz, Davutoğlu’nun ne kadar sorumluğu varsa bizim de sorumluluğumuz var. Davutoğlu, randevu istedi, hangi tekliflerle gelecek bilmiyoruz. Anayasanın ilk dört maddesi kırmızı çizgimizdir. Başkanlık sistemi için Türkiye gereksiz kavganın içine itilmemeli, zaman kaybetmemeli. 12 Eylül darbe yasalarını kaldırırsınız, parlamenter sistem çalışır. Yasama organı güçlü bir organ olarak ortaya çıkacaksa her türlü desteği verelim. Yargı bağımsızlığı konusunda her türlü katkıyı sağlarız.

Haberin Devamı

- 2016 ÇAĞRISI: 2016 için Davutoğlu’na açık ve net bir çağrı yapıyorum. Gelin AB’nin yeni fasıl açmasını beklemeyelim. AB’nin bütün standartlarını Türkiye’ye getirelim. Onların dayatmasına gerek yok. Neden illa bekliyoruz ki AB fasıl açsın da dayatsın. Mezhep, intikam eksenli bir dış politika olamaz. Dış politika değişmeli. Dış politika konusunda ilişkilerin yumuşatılması için bize düşen görev varsa yaparız.

- AHLAK EGEMEN KILINMALI: Siyasetin ahlaki değerlerinin öne çıkarılması lazım. Bir toplum ahlakı egemen kılmazsa, ülkeyi yönetenler ahlaklı olmazsa o ülke iflah olmaz. Ahlakı çöp sepetine atarsanız, ülkenin geleceği karanlıktır. Biz bu umutla 2016 için çağrı yapıyoruz. Gelin hep birlikte Türkiye’ye birinci sınıf demokrasiyi getirelim. Madem ki ahlak madem ki erdem diyoruz, gelin kimsenin gözünün yaşına bakmadan yolsuzluk dosyalarının tamamının gereğini yapalım. Kardeşi de olsa, babası da olsa, ‘kul hakkı mı yedin, kusura bakma’ denmesi lazım. Siyaseti kirlilikten arındıralım.

Haberin Devamı

- MASAYI DEVİRİRSENİZ ÇÖZÜM ZORLAŞIR: Toplumsal barışın giderek derinleştiğini hep beraber görüyoruz. Sorun giderek büyüdü, eskiden dağdaydı eşkıya şimdi şehirlere indi. Kimin zamanında indi? Bütün iyi niyetimizle kredi verdik. (Güneydoğu’da yaşanan sorunla ilgili somut önerileriniz nedir?) TBMM’de partilerin eşit temsiliyle uzlaşma komisyonu kurulması lazım. Sorunun çözümünü parlamentoya taşımalıyız. Operasyonların ilerleme biçimi, herkesi kaygılandırıyor. Yolları kazıyorsunuz, barikatlar yapıyorsunuz, bir hukuk devletinde bu olur mu? Kimse otonom bölgeler yaratmaya kalkmasın. İkinci kaygımız sivillerin zarar görmesi. Diyaliz hastası bir kişi beyaz bayrakla diyaliz merkezine gideceğim noktasına gelmişse, düşünmemiz lazım. Çözüm sürecinin sağlıklı süreç olmadığını söyledik. Masaya oturduktan sonra masayı devirirseniz çözümü zorlaştırırsınız. Hiç masaya oturmayacaktınız, ama oturdunuz. Neden masaya oturduklarını kimse bilmiyor ama biz biliyoruz. PKK kandan beslenen bir örgüttür, o ister ki herkes ölsün.

Haberin Devamı

- KİMSENİN UMURUNDA DEĞİL: Bölgede duygusal kopuştan söz ediliyor. Asıl tehlikeli olan bu. Ama iyi bir strateji ile çözmezsek sorun Türkiye’nin boyutlarını aşabilir. Doğu ve Güneydoğu’da bütün ülkelerin ajanları cirit atıyor. PKK şehre yerleşmiş durumda, militanların elinde silahlar var. Sorunu, irade koymadığınız, toplumsal aklı dikkate almadığınız sürece çözemezsiniz. Bugüne kadar sorun siyasal ikbali sağlamak için kullanıldı. İnsanlar ölüyor. Kimsenin umrunda değil. Bizim parlamentoda bu sorunu oturup konuşmamız lazım. Silahların gölgesinden arındırmamız lazım bölgeyi. Parlamentoya taşıyabilirsek konuyu, önemli bir aşama kaydetmiş oluruz.

‘Doğu ve Güneydoğu’da ajanlar cirit atıyor’

CHP lideri Kılıçdaroğlu, aralarında Milliyet Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan’ın da bulunduğu gazetecileri tek tek ellerini sıkarak karşıladı ve kahvaltıda sorularını yanıtladı.

‘Gelsinler, oturup konuşalım’

Kılıçdaroğlu CHP’nin parlamenter sisteme dayalı, saat gibi çalışan, güçlerin birbirini denetlediği bir demokrasi istediğini vurgularken, başkanlık sistemi konusunda şu değerlendirmeleri yaptı:
- NİYE BODOSLAMA DALIYORUZ?: Yeni anayasaya ilişkin olarak) Bir uzlaşma komisyonumuz var o komisyon hayat kazanabilir, milletvekilleri eşit biçimde görevlendirilebilir. Zaten 60 madde vardı, ona yargı bağımsızlığı ilave edilebilir. 70 küsur maddede uzlaşılabilir. Davutoğlu, başkanlık sistemi derse kendisine ne kastettiğini soracağım. ABD modeliyse de Türkiye tipiyse de öğrenmek isteriz. 200 yıllık tecrübemiz varken bilmediğimiz bir alana niye bodoslama dalıyoruz. Ortaya bir şey konacak ki tartışalım. Bir başkanlık tutturmuşlar, nedir belli değil. Parlamenter sistemi savunuyoruz. (Karşı argümanınız olacak mı?) Bileceğiz ki ona göre söyleyelim. Belki de çok mükemmel sistem getirirler, biz de deriz ki, ‘evet ne kadar güzel, arayıp bulamadığımız bir sistem’ destekleriz. Aslında biz biliyoruz o modeli. Saray’da oturan zatın, hem parti başkanı hem parlamento başkanı hem vali hem kaymakam olabileceği bir model. 12 Eylül darbe hukukunu değiştirirseniz parlamenter sistem çalışır. ABD’deki başkanlık sisteminde en zayıf kişi Obama’dır. ABD sistemini dengeleyen eyaletlerdir, biz de eyalet sistemi yok. Biz parlamenter sistemi askeri darbeyle dejenere etmişiz. Kenan Evren’i suçluyoruz ama şimdi onun söylediklerini güçlendirmek istiyoruz.
- SAAT GİBİ ÇALIŞAN PARLAMENTER SİSTEM: (Yeni anayasayı başkanlık modeliyle de tartışılırız diyor musunuz?) Biz parlamenter sisteme dayalı, saat gibi çalışan, güçlerin birbirini denetlediği bir demokratik sistem istiyoruz. Davutoğlu illa başkanlığı getireceğiz derse kastını soracağım. Davutoğlu’na düşünceni bana sakın açma diyemem, saygısızlık olur. Parlamenter sistemden yana olduğumuzu ifade ediyoruz. Devleti devlet yapan kurum kültürlerini güçlendirmektir. Bunları topluma daha iyi anlatabilirsek ki Davutoğlu aynı zamanda bir akademisyen, bunları daha iyi anlatır. Gündeminde başkanlık sisteminin olmadığı kanısındayım.
- DESTEK VERİRİZ: (Anayasa görüşmeleri bir tuzak mı?) Referandumdan sonra ortada yargı bağımsızlığı diye bir şey kalmadı. Hukukun üstünlüğü olursa, hukukun düzeldiği ortamda her şey düzelir. Dolayısıyla bunlar tuzak değil, gelsinler oturalım, konuşalım. Yapılacak ne varsa oturur yaparız. Bizim öngördüğümüz değişiklikler, verdiğimiz sözler var, gerçekleştirirlerse biz de destek veririz.
- HÜKÜMETİN GÜNDEMİNDE BAŞKANLIK YOK: (2016 içinde başkanlık bağlamında anayasa referandumu beklentiniz var mı?) Ben başkanlık sisteminin gündeme geleceğini tahmin etmiyorum. Bir kişinin müthiş bir arzusu var ama hükümetin gündeminde başkanlık sistemi olduğunu düşünmüyorum. Türkiye bu kadar ağır sorunlar yaşarken, yeni bir sorunla Türkiye’yi yüz yüze getirmek doğru değil. Aklı olan kimse bunu yapmaz ama hırsları olanlar farklı, sonuçları tehlikeli olur.
- SARAYA MESAJ: (Davutoğlu’yla görüşmeniz önceki söyledikleriniz dikkate alındığında çelişki değil mi?) Davutoğlu’nun oturduğu koltuğun hakkını vermesini, Başbakan olarak görev yapmasını istiyorum. Cumhurbaşkanı’nı hiç dinlemesin demiyoruz, haftalık görüşmeleri var ama oradan gelecek telkinlerle politika izlemesi doğru değil çünkü icra organının başı Davutoğlu’dur. Cumhurbaşkanı’nın fazla müdahalesinden rahatsız olduğunu da tahmin ediyorum. Rahatsız olmaması mümkün değil. Bunu üstü örtülü şekilde paylaştığını da biliyorum. ‘Sorumluluk bende o zaman yetki de bendedir’ dedi. Bu, Saray’a da verilmiş bir mesajdır.

‘Doğu ve Güneydoğu’da ajanlar cirit atıyor’
Erdem Gül unutulmadı
Toplantıda, CHP Genel Başkan Yardımcıları Haluk Koç, Selin Sayek Böke ve Enis Berberoğlu ile TBMM CHP Grup Başkanvekili Levent Gök de hazır bulundu. Toplantı salonunda, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül için de yer ayrıldı. Erdem Gül’ün isminin yazdığı sandalye toplantı boyunca boş kaldı.
TÜRKİYE’YE ÇİFTE STANDART
Kılıçdaroğlu, “2016 için Davutoğlu’na açık ve net bir çağrı yapıyorum. Gelin AB’nin yeni fasıl açmasını beklemeyelim. AB’nin bütün standartlarını Türkiye’ye getirelim” diye konuştu.
- VİZE KOLAY DEĞİL: (İzlediğiniz muhalefet çizgisi yeterli mi?) Sorunların yoğunlaştığı dönemde çözüme katkı vermeliyiz. Bir ayda bu kadar yıpranan ikinci bir hükümet yoktur, ülkenin yönetimini üçüncü sınıf bir siyaset zeminine teslim etmişsiniz. (AB çerçevesinde getirilecek yasal düzenlemelere ne yanıt verebilecek misiniz?) AB ile uyum sürecinde parlamentoya yasa gelecekse, hükümet bunu ne kadar ivedilikle getirirse, aynı ivedilikle görüşülür, geçer. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına vize kalkmasının çok kolay olmadığını bilmemiz lazım. Siyasi iktidar öyle bir hava yarattı ki sanki yarın vizeler kalkıyor. AB Türkiye’ye karşı çifte standart uyguluyor. AB’nin etik değerleriyle bağdaştıramıyoruz. Kaldıracaklar ama birkaç ay içinde diye bir düşünceye kapılmamak lazım. Biz tam üye olur muyuz bilmiyorum ama 20 yıl sonra belki kaldırırlar. Kıbrıs müzakerelerini kaygıyla izliyoruz. Demirtaş’ın Moskova ziyaretini zamansız buluyorum. Türkiye’nin İsrail konusunda istediği üç koşulun yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyorum, özür dileme, tazminat ve Gazze ambargosunun kaldırılması. Bunlar yerine getirilmezse o zaman niçin halka söz verdiniz?
MAZLUMUN YANINDAYIZ
(CHP, Gülen ile ilgili ne düşünüyor?) Biz Gülen Hareketi ile hiçbir zaman yan yana gelmedik ki aramızda bir mesafe olsun. Geçmişte en çok eleştiren parti biziz ama siz hukuka, demokrasiye, yasalara aykırı olarak ‘Benim gibi düşünmedi ben onu yok edeceğim’ derseniz, mazlumun yanında olan biziz. Mazlumu savunmayacağız da kimi savunacağız. Yasadışı bir işlem, hukuksuzluk varsa gereğini yapın ama mücadele yapacaksanız, mücadeleyi hukuk çerçevesinde yapın. (Siz bu örgütü mazlum olarak mı ifade ediyorsunuz?) Ben örgüt demedim, mazlum kurumlar için olmaz insanlar için olur. Mücadele gerekiyorsa edersiniz ama beğenmiyorum diye adamı idam sehpasına gönderemezsiniz. Yoksa benim cemaatle ne bir ilgim var, ne yan yana gelmişliğim var, ne konuşmuşluğum var ne aracı göndermişliğim var. Aracıyı gönderen belli.
- YÜZDE 49 OY İKTİDARI ZORLAYABİLİR: (7 Haziran sonrasında kurulamayan koalisyon, çağrı yaptığınız konular üzerinden niye kurulsun?) Bir koalisyon kurulamaz ama belli sorunların çözümünde bizden destek isteyebilirler, destek veririz ama söylemi ve eylemi birbirini tutmayan bir iktidar var. Belli kararların alınması yüzde 49 oy alsanız bile iktidarı zorlayabilir. Türkiye’nin gerçekten ufkunu açacak kararlar alacaksanız destek verebiliriz.
- KURULTAYDA GENÇLEŞME: Eren Erdem’le ilgili söylediğiniz tweet’in başına ve sonuna da bakın o sözler başka birisine ait. Sarin gazı iddiası cumhuriyet savcısının iddiası. Eren Erdem, Rus medyasına yaptığı açıklamada batıyı suçluyor. İddianameyi okudum. Hytham Qassab’ı savunan kim, avukatı kim? Değişim ve demokrasi kurultayı olacak. Kurultaydan hemen sonra 2019 seçimlerine hazırlanacağız. Kurultaydan sonra tüzük değişikliğimiz var önce onu gerçekleştireceğiz. Arkasından bir program kurultayımız olacak.