Siyaset Durursak kendimizi Sevr’de buluruz

Durursak kendimizi Sevr’de buluruz

23.12.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Erdoğan, Türkiye’nin İstiklal Savaşı’ndan sonraki en büyük mücadelesini verdiğini belirterek “Dünyanın ve bölgemizin yeniden yapılandırılmaya çalışıldığı şu kritik dönemde eğer durursak kendimizi bulacağımız yer, Sevr şartlarıdır” dedi

Durursak kendimizi Sevr’de buluruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin asimetrik bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu ifade ederek, “Kimi yerde köken, kimi yerde mezhep ve meşrep farklılıkları üzerinden milletimizi bölmeye çalışıyorlar. Onun için 79 milyon diğer tüm farklılıklarımızı bir kenara bırakarak geleceğimiz için bir ve beraber hareket etmeliyiz. Türkiye İstiklal Harbi’nden sonraki en büyük mücadelesini veriyor. Şu kritik dönemde eğer durmaya kalkarsak kendimizi bulacağımız yer Sevr şartlarıdır. Halbuki biz hâlâ Lozan’daki kayıplarımızın üzüntüsüyle yaşayan bir milletiz” dedi.



Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın 4 milyar liraya malolan 151 eserinin açılış törenine katıldı. Erdoğan, şu mesajları verdi:
MÜCADELEMİZ SIRADAN DEĞİL: Dün (önceki gün) El Bab’da şehit olan 16 askerimize Allahtan rahmet diliyorum. Bu mücadelemiz sıradan bir mücadele değil. 200’e yakın DEAŞ’lı öldürüldü. Ülkemizi sürekli tehdit altında tutanlara karşı artık duramazdık ve bunun gereğini yapıyoruz. Bir taraftan diplomasi de yürüyor Rusya ile Amerika ile İran’la Irak’la bütün buralarla Körfez ülkeleriyle Katar, Suud hepsiyle görüşmelerimizi yapıyoruz. Sonra bu harekat başladı.
ONLAR DUR DEDİKÇE İLERİ ATILDIK: Dikkat ederseniz ne zaman ki biz trilyon dolarlık gayri safi milli hasılalara yaklaştık hemen bazıları tüm düğmelere birden bastı. Kimi ağaç, kimi yolsuzluk, kimi özyönetim diyerek, kimi doğrudan silaha sarılıp darbe yapmaya kalkarak, kimi bölgemizi kana ateşe boğarak bizi kendilerince durdurmak istedi. Onlar dur dedikçe biz daha ileri atıldık. Dünyanın ve bölgemizin yeniden yapılandırılmaya çalışıldığı şu kritik dönemde eğer durmaya kalkarsak kendimizi bulacağımız yer Sevr şartlarıdır. Halbuki biz hâlâ Lozan’daki kayıplarımızın üzüntüsüyle yaşayan bir milletiz.
TERÖR ÖRGÜTLERİ PİYON: Türkiye, İstiklal Harbinden sonraki en büyük mücadelesini veriyor. Bu mücadele tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet mücadelesidir. Geçmişteki mücadelelerin aksine bugün asimetrik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Terör örgütleri bu kavganın sadece piyonlarıdır. Bizim asıl mücadelemiz arkalarındaki güçlerdir. Bu güçler hassas noktamız olarak neremizi görüyorlarsa oraya yükleniyorlar. Kimi yerde köken, kimi yerde mezhep ve meşrep farklılıkları üzerinden milletimizi bölmeye çalışıyorlar.
ÇELİK YUMRUK KENDİ TEPELERİNE İNER: Biliyorlar ki eğer Türk milleti bir ve beraber olursa bu çelik yumruk kendi tepelerine inecektir. Etnik bölücülük zehrini Kürt kardeşlerimize zerk etmek istediler, hamdolsun başaramadılar. Mezhep bölücülüğü zehrini Alevi kardeşlerimize bulaştırmaya çalıştılar, yine başaramadılar. Siyasi görüş farklılıkları üzerinden milletimizi bölmeye çalıştılar bundan da netice elde edemediler. Suriye’de, Irak’ta Libya’da Mısır’da oynadıkları oyunu ülkemize taşıyamadılar.
KAÇIRILAN FIRSATLARININ TELAFİSİNDELER: 15 Temmuz darbe girişimi, tıpkı 17-25 Aralık gibi devletin içine sızdırılmış olan bir ihanet çetesinin mensupları eliyle Türkiye’ye diz çöktürme operasyonuydu. Milletimiz darbecilerin karşısına cesaretle dikilip boğazına sarılan kolları kırarak bu operasyonu da boşa çıkardı. Son dönemde PKK terör örgütünün, DEAŞ terör örgütünün, Rus Büyükelçisi’ne yapılan suikast olduğu gibi FETÖ’nün alçakça, hunharca eylemleri kaçırılan fırsatların telafisi gayretidir.
CAN ACISI BİZİ TÜKETMİYOR: Evet şehit verdiğimiz askerimizle, polisimizle, vatandaşımızla canımızı yakmayı hedefliyorlar ama bu can acısı bizim gücümüzü tüketmiyor tam aksine mücadele azmimizi daha da biliyor. Şehitlerimizin bedenlerini toprağa veriyor olabiliriz ama hatıralarını yaşatmakta, emanetlerine sahip çıkmakta, mücadeleyi sürdürmekte kararlıyız.
HATALARIMIZI BİR KENARA BIRAKMIYORUZ: Yaşadığımız hadiseleri değerlendirirken kendi eksiklerimi, hatalarımızı, zaaflarımızı tamamen elbette bir kenara bırakmıyoruz. Şartlar uygun olduğunda birliğimizi ve beraberliğimizi zedeleyen sorunların çözümü için gereken reformları yaptık, yapıyoruz, yapacağız. Türkiye’deki her bir bireyin hakkının, hukukunun, özgürlük alanlarının muhafazası ve geliştirilmesi konusunda kimsenin en küçük bir tereddüdü olmasın.

‘Geri vitese takmayız tuzaklarına düşmeyiz’

Durursak kendimizi Sevr’de buluruz


Başbakan Binali Yıldırım, “Terörden korkmayacağız, terörü korkutacağız. Onlar istiyor ki Türkiye büyümesin, frene bassın hatta geri vitese taksın. Hayır, bu alçakların tuzağına düşmeyeceğiz” dedi. Yıldırım, “Veysel Hoca para isteme benden buz gibi soğurum senden” diye başladığı konuşmasında şunları söyledi: “Fırat Kalkanı operasyonunda alçak DEAŞ terör örgütü kahpe saldırısıyla şehit düşen Mehmetçiklerimize, Allah’tan rahmet diliyorum. Acımız büyük ama öfkemiz daha büyük, kararlılığımız da bir o kadar büyük. Kim, hangi alçak hangi hesabı yaparsa yapsın 79 milyonun kardeşliğini, birliğini, beraberliğini bozamayacak, zarar veremeyecek. Alçak terör örgütleri şer odakları ne yapmaya çalışırsa çalışsınlar Türkiye, bu aziz millet medeniyet yolculuğundan asla dönmeyecektir” dedi.

Törende Batman, Erzurum ve Balıkesir’le canlı bağlantı yapıldı. Bakan Eroğlu, “Balıkesir’de bir vatandaş ‘Bu barajı bitiremeyeceksiniz. Bitirirseniz şu dala kendimi asarım’ dedi. Valimize rica ediyorum, o dalı kesiversin” dedi. Erdoğan da Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı’ya, “Dalı kes de o kişi intihar etmesin” diye seslendi.