Siyaset ‘Erdoğan, savaş ve çözümsüzlük istiyor’

‘Erdoğan, savaş ve çözümsüzlük istiyor’

02.08.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:

BDP Eşbaşkanı Filiz Koçali, “Artık AKP demek ordu demek, ordu demek AKP demektir. Başbakan artık ya ‘savaş ve çözümsüzlük’ siyasetini resmen açıklayacak” dedi

‘Erdoğan, savaş ve çözümsüzlük istiyor’

BDP Eşbaşkanı Filiz Koçali, Genelkurmay Başkanı ve üç kuvvet komutanının istifalarını, “Artık AKP demek ordu demek, ordu demek AKP demektir.
Başbakan artık ya ‘savaş ve çözümsüzlük’ siyasetini resmen açıklayacak ve böylece demokrasi yerine militarist-polis devletine geçişi ilan edecek, ya da Kürt sorunuyla ilgili bütün öznelerle diyalog içinde barışa ve çözüme, yani gerçek demokrasiye yönelecektir” sözleri ile değerlendirdi.
PJAK’a yönelik Kandil’de operasyon yapan İran’ın Türkiye tarafından desteklendiğini ileri süren Koçali, bu durumun iç savaş ve bölgede devletlerarası savaşa neden olacağını ileri sürdü.
Koçali tarafından yapılan yazılı açıklamada, komutanların istifaları ardından Yüksek Askeri Şura’nın hükümetin ağırlığı altında toplandığını belirtti.

Askeri vesayet sona erdi
Koçali, “Ordunun ‘anti-demokratik özerkliği’ de böylece sona ermiş oldu. Artık TSK, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin emrine ve denetimine girmiş ve böylece askeri vesayet rejimi de sona ermiş bulunuyor” dedi.
Türkiye’nin askeri vesayet rejiminden demokrasiye geçişin Kürt sorunun çözümü ve Öcalan’la tekrar müzakere süreci ile mümkün olacağını ifade eden Koçali, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin askeri vesayet rejiminden gerçekten demokratik bir rejime mi yoksa ‘militarist-polis devleti’ rejimine mi geçtiğini gösteren en somut işaret Kürt sorunuyla ilgili atılacak somut adımlardır. Eğer hükümet kirli ‘Türkiye-İran anti-Kürt ittifakına’ son vermez, karşılıklı eylemsizlik kararı almaz ve ‘çözüm sürecinde yaşanan tıkanma nedeniyle’ çekilen Sayın Öcalan’ın yeniden ‘müzakere sürecine’ dahil edilebilmesi için onun özgürlüğü yönünde somut adımlar atmazsa bu, onun ‘askeri vesayet’ rejiminden ‘militarist-polis devletine’ doğru tehlikeli bir yönelim aldığını gösterecek.”

Yazarlar