Arife Avcu İstanbul
Siirt'te yaptığı konuşmada "halkı din ve ırk farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği" gerekçesiyle 10 ay hapis cezasına çarptırılan ve yarın Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesindeki cezaevine girecek olan İstanbul Büyükşehir Belediye eski Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu.
Diyarbakır DGM'nin yaklaşık bir yıl önce verdiği hapis cezasının kesinleşmesine karşın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurmak için hapse gireceği
son ana kadar bekleyen Erdoğan, Strassbourg'daki AİHM'ne dava dilekçesi avukatı Faik Işık aracılığıyla pazartesi günü verdi.
Erdoğan, hapis cezasının Türkiye'nin de imza koyduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade, düşünce, vicdan ve din özgürlüğüyle ayrımcılık yasağına aykırı olduğunu öne sürdü.
Dilekçeye Diyarbakır DGM'deki dava dosyasındaki belgeler, ifadeler ve aralarında Ord.Prof.Dr. Süheyl Dönmezer, Prof. Dr. Çetin Özek, Prof. Dr. Uğur Alacakaptan'ın da bulunduğu hukukçuların görüşlerinin de yer aldığı ayrıntılı bir dosya da eklendi.
"Türkiye'yi şikayet değil"
Erdoğan, davasıyla ilgili bütün hukuki yolları denediğini, dilekçesinin Türkiye'yi Avrupa'ya şikayet anlamı taşımadığını belirterek şunları söyledi:
"Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden çıkacak karara göre geleceğe yönelik atacağımız adımlar oluşabilir. Yani iade - i muhakemeyle ilgili olabilir. Başvurum sadece bir dava dilekçesi. Bir şikayet dilekçesi değil. Bu Türkiye'deki iç hukukun bir devamıdır. Türkiye bunu vatandaşına hak olarak sağlamış. Bende bu hakkımı kullanıyorum."
Erdoğan, davayı kazanma durumunda Türkiye'ye herhangi bir tazminat davası açmayı düşünmediğini kaydederek, "Bunlar benim için hiç önemli değil. Benim için aslolan bana karşı verilen kararın haklılığı veya yanlışlığı olayı. Ben ülkemi, milletimi kalkıp herhangi bir yere şikayet etmiyorum" dedi.