27.08.2009 - 00:33 | Son Güncellenme:
John Hopkins Üniversitesi İleri Uluslararası Çalışmalar Okulu (SAIS) ile İsveç Güvenlik ve Kalkınma Politikaları Enstitüsü’nün ortak araştırma ve politika merkezi Orta Asya-Kafkaslar İpek Yolu Çalışmaları’nın talebi üzerine hazırladığı raporda da benzer görüşleri ortaya koyan Jenkins, bu kez Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtladı.
Jenkins, Ergenekon diye bir örgüt olduğuna dair delil bulunmadığını, soruşturmanın da bu varsayım üzerine kurulu olduğunu savundu.
Raporunu, ilk iki Ergenekon iddianamesine dayandıran Jenkins, soruşturmanın siyasallaştırıldığına inandığını ifade etti. Jenkins, “Soruşturmaya bakarsak, bu insanların tek ortak noktası Ak Parti’yi sevmemeleri. Ne yazık ki Ergenekon soruşturması fazlasıyla siyasallaştırıldı” derken, soruşturmanın da ‘beceriksizce’ yürütüldüğünü şu görüşlerle iddia etti:
‘Derin devlet vardı’
“Türkiye’de derin devlet vardı. Özellikle Güneydoğu ’da birkaç çete vardı. Bazıları güvenlik güçlerinden oluşan çeteler, bazıları adi suç çeteleri. Güneydoğu’da özellikle 1990 - 1997 yılları arasında yüzlerce, belki binlerce insan öldürüldü. Çok delil var. Kimse bunun peşinden gitmedi. Türk tarihinin bir kara sayfası bu. O olayları aydınlatmak için Ergenekon soruşturması çok büyük bir fırsat olabilirdi.”