Siyaset Gençlere sadece pankart asma görevi verenlere Solcu denir mi?

Gençlere sadece pankart asma görevi verenlere Solcu denir mi?

11.09.2008 - 15:34 | Son Güncellenme:

Eren AKSOYOĞLU:

Gençlere sadece pankart asma görevi verenlere Solcu denir mi

... Bugüne kadar CHP Gençlik Kolları içinde birkaç arkadaşımla ‘1974 Gençlik Kollarının yeniden yaratılması’ maceramın sonuna ‘başarısızlıkla’ yaklaştığımı hissediyorum. Çünkü onurla taşımak istediğim parti kimliğim daha solcu, daha devrimci; her mekân ve her zaman da sadakati değil liyakati ölçü alan bir siyasi anlayışla kalbimin üzerindeki gömlek cebime girmeliydi. Ancak bugün 24 yaşında bir birey olarak, CHP’nin üç temel ayak üzerine oturmuş programının artık değişmesi gerektiği düşünüyorum. Ama bu asla olmayacak. Bununda farkındayım. Aktif bir politikadan çok ‘politbüro’ siyaseti izleyen, her salı günü grup toplantılarının cep telefonlarına mesajla geçilmesini iletişim nimetlerinden yararlanmak sayan, sensiz olmazdan çok bensiz olmaz diyen bir anlayışı reddetmek istiyorum.
… Ben bir solcuyum. Ben üniversitelerde dağıtmak için hazırladığım bildirinin çoğaltılması için Sayın Genel Sekreter’in emrini beklemek istemiyorum. Ben tekdüze kalıpların, şekilciliğin, biçimciliğin, bize dayatılan bir hayat şeklinin içinde kıvranmak istemiyorum. İşte bu yüzden artık sol bir parti istiyorum. Çözümü CHP içinde aramanın mantıksızlığının farkındayım.
… Partinin geleceği gençlere; sadece pankart asma, bildiri dağıtma gibi görevler verip onlara söz veya oy hakkı vermeyen insanlara solcu diyebilir miyiz? Son süreçte yaşanan sol hareketlilik gerçekten bir umut. Örneğin 10 Aralık Hareketi doğru adımlar attığı takdirde büyük kitleleri peşinden sürükleyebilir. Bunun yanı sıra sosyalistlerde de bir hareketlilik söz konusu. Onlar da Ufuk Uras ve Ertuğrul Kürkçü çevresinde toplanıyorlar. Ancak yapılması gereken şey sadece bu değil. Medya, iş dünyası, sendikalar, dernekler ve vakıflar… Yani herkes üzerine düşen sorumluluğu gerçekleştirmeli. En altından en üstüne kadar bir arada durabilecek bir yapılanma her işin üstesinden gelecektir.
… Bırakın AKP’ye alternatif olmayı, sürekli kendini yenileyen sol alternatifin oluşması Türkiye’nin politikalarında sürekli güç sahibi olacak ve toplumu sola doğru dönüştürecek bir yapılanma AKP’den sonra Türkiye siyasetine giriş yapacak her sağcı oluşumun karşısında dimdik durmak anlamına gelecektir. Bütün bunların oluşturulabilirliğinin hayal olmadığını düşünüyorum. Bugün emeğinizle ortaya çıkarmış olduğunuz bu yazı dizisi, öyle umut ediyorum ki; Alevileri, Kürtleri, kadınları ve gençleri içerisine alacak, her zaman umut vadeden ve her zaman kendini yenileyebilen bir solun iktidara taşınması sürecinde bir başlangıç olur. Sol adına sizlere ihtiyacımız olduğunu lütfen unutmayın.