19.12.2008 - 01:02 | Son Güncellenme:
BAHAR BAKIR Ankara
Emekli büyükelçiler Milliyet'e şunları söyledi:
İlter Türkmen: Kampanyanın fikir özgürlüğü dahilinde yapıldığını düşünüyorum. Kampanyayla asla aynı fikirde değilim ama yine de saygı duyuyorum. Ben şahsen konuya 'özür dileyelim ya da özür bekliyoruz, reddediyoruz' gibi tutumlar üzerinden bakılmaması gerektiğini söylüyorum. O yüzden emekli büyükelçilerin karşı bildirisine imza atmadım.
Cem Duna: Kampanyaya katılmadım, çünkü 43 meslektaşımı kaybettim, onların anısına hürmeten bunu yapmadım. Karşı bildiriye de imza atmadım çünkü aynı görüşte değilim. Dışişleri'nin görüşüne katılıyorum, Türkiye'nin her fikri tartışmasına inanıyorum. Siyah-beyaz olmayan bir konuyu tartışıyoruz. Böyle bir durumda asla taraf olacak bir konumda olamam.
Faruk Loğoğlu: Sözde aydınların açtığı özür kampanyasını fazla buluyorum ve karşı çıkıyorum. BM 1948 Soykırım Sözleşmesi, soykırım suçunun kişiler tarafından işleneceğini söyler. Bir Türk’ün soykırım suçu işlediğine dair de bir mahkeme kararı yoktur. Dolayısıyla bir özür dileme hakkı yoktur. Emekli büyükelçilerin karşı bildirisini de az buluyorum ve imzalamadım. Orada söylenen şeyler doğru ama, hep bildiğimiz şeyler.