SiyasetÖzal’a gece 03.00’te kola veren 2 görevli yurtdışına kaçtı

Özal’a gece 03.00’te kola veren 2 görevli yurtdışına kaçtı

19.12.2012 - 07:37 | Son Güncellenme:

Ak Partili Burhan Kuzu, 1993 yılında Uğur Mumcu'nun öldürülmesi, Turgut Özal, Adnan Kahveci gibi önemli isimlerin arka arkaya ölmesine tesadüf denemeyeceğini söyledi

Özal’a gece 03.00’te kola veren 2 görevli yurtdışına kaçtı

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile eski bakanlardan Adnan Kahveci’nin ölümlerine ilişkin, "Ecel eceldir ama aynı yılda bu kadar önemli kişilerin eceli de çok tesadüf olmaz gibi geliyor" dedi.

Haberin Devamı

Kuzu, dün makamında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kuzu, Türk siyasi tarihinin en karanlık yıllarının 1993 ve 2007 olduğunu belirterek, şunları söyledi:

1993 yılı

"1950 öncesini dikkate almayalım, orası ayrı bir tablo. JİTEM mi dersiniz, Ergenekon’un bir alt grubu mu dersiniz? Bilemem ama bakın, hepinizin bildiği 24 Ocak 1993 Uğur Mumcu, 5 Şubat 1993 Adnan Kahveci’nin Bolu Gerede yolundaki kazası, 17 Şubat 1993 Orgeneral Eşref Bitlis’in uçağının düşmesi ve kaza, 17 Nisan 1993 Özal’ın ölümü, 2 Temmuz 1993 Madımak Oteli’nde 37 kişinin yakılarak diri diri öldürülmesi, 5 Temmuz 1993 Başbağlar olayı 33 vatandaşın öldürülmesi, 22 Ekim 1993 Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikastı, 4 Kasım 1993 Binbaşı Cem Ersever’in öldürülmesi..."

Haberin Devamı

2007 de benziyor

Kuzu, 2007’de de Danıştay saldırısı, Cumhuriyet gazetesine saldırı, Trabzon’da dini liderin öldürülmesi, Malatya olayları gibi benzer olaylar görüldüğünü belirterek, bunların Ak Parti hakkında açılan kapatma davasında delil olarak gösterildiğini söyledi. Kuzu, "Ak Parti günah keçisi olarak kabul edildi. Şimdi Ergenekon yargılanmasına baktığınız zaman işin çehresinin değiştiğini görüyorsunuz" diye konuştu. Uğur Mumcu’nun cenazesinde, "kahrolsun şeriat" diye yürüyenlerin, "bu işi İslamcılar yaptı" diyenlerin bugün yazdıkları kitaplarda, işin daha farklı bir konumda olduğunu, işin arkasında daha büyük güçlerin olduğunu yazmak durumunda kaldıklarını ifade eden Kuzu, şöyle devam etti:

MGK üyeleri bile var

"Adnan Kahveci olayı durup dururken gündeme gelmedi. Özal çok yakından tanıdığım bir liderdir. Kendisinin vefatıyla alakalı olaylar o günden bugüne hiç kesilmedi. Olayların seyri de hep şüphe çekiyor. Normal ölüm de olabilir ama olaylara baktığınız zaman, Kartal Demirağ meselesinde kurşun isabet etmiyor, o bir takdiri ilahi ama ondan sonra Korkut Özal’ın bana söylediği, (Turgut abi, bu işin üzerine gidelim dediğimde, 'sakın ha bu işi kurcalamayın işin içerisinde o günün MGK üyelerinin bile bulunduğunu', dolayısıyla bu işin devlete zarar vereceğini söyleyerek konuyu tamamen kapatmamızı istedi) demişti. Ayrıca Özal’ın vefatı ve onun arkasından yaşananlar, adli tıp raporuna bakıyorsun, 16 Nisan günü gece Semra hanım rahatsızlanıyor. Kardiyolog doktor geliyor, sanki Özal için gelmiş zannediyorsunuz, muayene ediyor Semra hanımı 'normale döndü' diyor. O gün saat 4’te yatıyor, 8,5’ta kalkıyor, gece saat 3’te bir kola veriliyor. Bu kolayı veren görevlilerden biri Kanada’ya diğeri Honduras’a kaçıyor. Bu iki ülkenin de Türkiye ile yardımlaşması yok. Bu çok planlı ve projeli bir şekilde oluyor. GATA hazırlanıyor. GATA’ya gidiyor araç, aracı döndürüyorlar Hacettepe’ye, doğru çocuk bölümüne, arkasından yanlış geldik, büyüklerin bölümüne. Alınan kanın kaybolması. Olaylar zinciri birbirini kovalıyor."

Haberin Devamı

Sapasağlam adamdı

Kuzu, Özal’la en son görüşmesinin vefatından 21 gün önce olduğunu belirtti. "Sapasağlam dipdiri adamdı" diyen Kuzu Özal'ın ölümüne o zaman da şüpheyle baktığını şimdi de aynı kanaatte olduğunu söyledi. Görevlilerin, Kanada ve Honduras’a kaçışının mutlaka üzerinde durulması gereken olay olduğunu kaydeden Kuzu, "Gece saat 03.00’te kolayı kim verdi? Bu önemli. O isimlerin kim olduğunu bilmiyorum ama bunlar mutlaka biliniyordur. Bunları araştırmak lazım. Her ikisi de... Geçen gün bir köşe yazarında da bu iki ismin kim olduğu değil de 'Kahveci’nin Honduras’a gittiği' orada not olarak gördüm. Bu sadece bende olan bilgi değil. Bunun araştırılması gerekiyor. Yoksa ortalığı karıştırmak gibi bir niyetimiz olamaz, ipuçları vermeye çalışıyoruz” diye konuştu.

Haberin Devamı

Güçlü çete

Kuzu, "İki ismin de öldürüldüğünü düşünüyorsunuz" sorusuna, "Bendeki şey o. Bu olayları tesadüfi olaylar olarak algılamayı doğru bulmam. Ecel eceldir ama aynı yılda bu kadar önemli kişilerin eceli de çok tesadüf olmaz gibi geliyor" yanıtını verdi. "MGK’nın içinde bulunduğu grup dediniz. Askeri kanat mı sivil kanat mı" sorusu üzerine Kuzu, "O konuda bir şey söylenmedi ama o dönemde Özal’ın ’Kartal Demirağ olayının üzerine gidilmemesini söylediği’ belirtildi. Bu o zaman Uğur Mumcu’nun öldürülmesinde de söylendi. Ecevit’in, ’önümüzde duvarlar var arka tarafına geçemiyoruz’ sözleri. Mehmet Ağar’ın sözleri. Bunlar birbiriyle bağlantılı gözüküyor. Demek ki çok güçlü bir çete, öyle anlaşılıyor" dedi.

Haberin Devamı

Kuzu, Madımak olaylarına da değinerek, "Madımak’ta 37 kişinin diri diri yakılması. Mahkeme kararlarına göre, üzerlerine yıkılan insanlar belli. Ama aklın, vicdanın, merhametin, inançlı bir insan olarak bir Müslümanın Madımak gibi bir olayda diri diri yakılmasını isteyeceğine ve böyle bir şey yapacağına zerre kadar inanmam. O zaman demek ki orada o insanları, oraya doğru iten başka birtakım güçler var. Normal öldürmek varken diri diri yakacaksın. Olayın böyle yapılması orada infial uyandırma, şok yaratma ve oradan bir yere gelme. Olayların arkasında bu güçleri bulabilmek, asıl önemli olan bu olmalı. Bu sağlanabilirse, Türkiye rahata kavuşur. Yoksa bu tip örgütlenmeler her zaman gündeme gelebilir" diye konuştu.

EN ÇOK OKUNANLAR

KEŞFETYENİ

İlgili Haberler