Politika turu..

İstanbul’dan Ankara’ya giden CHP İstanbul Milletvekili, eski Devlet Bakanı Kemal Derviş, Atatürk Havalimanı’nda, protokol için bulunan bir subayla samimi bir sohbette bulundu. Derviş, son röportajlarında TSK’yı ve onun kurumsal yapısını övmüş, MGK’nın da varlığına anlayışla yaklaşılmasını istemişti.

Yeni seçilen 363 milletvekiliyle tanışma toplantısında lojmanlarda oturmama kararı alan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emrivaki yaptığı ortaya çıktı. Erdoğan, bazı milletvekillerinin toplantının basına kapalı bölümünde lojman kararına itiraz etmesi üzerine, "Bir defa kabul edildi, siz de söz verdiniz. Bu iş geçmiş, bitmiştir" dedi.Erdoğan’ın önceki gün tanışma toplantısının basına açık bölümünde yeni milletvekillerine kişisel düşüncelerini sormadan lojmanlarda oturmama kararı aldırması, AKP’de tartışmaya neden oldu. AKP’liler aralarındaki sohbetlerde, "Şimdi bir de ev arayacağız. Bu hiç hesapta yoktu. Yakında maaşları da Fak-Fuk-Fon’a isterlerse hiç şaşırmayalım" diye konuştu.



Kayseri’de mazbatasını alan AKP Genel Başkan Yardımcısı ve partinin en güçlü başbakan adayı Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in "Anayasa’da kişiye özel düzenleme olamaz" sözüne karşılık, "Muhakkak bazı anormal durumlar var. Bunları normalleştirmek için görüşerek, konuşarak, uzlaşma çerçevesinde çözüm bulacağız" dedi.



Adalet Bakanı Aysel Çelikel, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Anayasa değişikliklerine ilişkin sözlerini destekleyerek, "Anayasa gibi temel bir yasa, kişiye özgü değiştirilemez" dedi. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Yasası ve ilgili yasalarda değişiklik yapmak üzere oluşturulan komisyonun ilk toplantısının açılışında konuşan Çelikel, bu komisyonun yeniden yapılanmasının kendisi için demokrasinin namus borcu anlamına geldiğini ancak az zamanı kalması nedeniyle konuya hâkim, dar kapsamlı bir komisyon oluşturulduğunu söyledi. Sezer’in sözlerine katıldığını ifade eden Çelikel, "AKP’nin kişiye özgü bir değişiklik yapılmayacağını bildirdiğini anımsatarak, "Öyle diyorsa, yapılmayacak demektir. Bakıp göreceğiz" diye konuştu.



İngiliz The Guardian gazetesi, AB Anayasası’nın hazırlıklarını sürdüren konvansiyon başkanı ve Fransa eski Cumhurbaşkanı Valery Giscard d’Estaing’in, "Türkiye Avrupalı değil" sözüne karşı çıktı. Gazete, Avrupa ve İngiltere’de ırkçılık, kültürel bağnazlık, korku ve ekonomik başarısızlığın hâkim olduğunu, Türkiye’nin "Müslüman ancak Avrupalı" bir ülke olduğunu vurguladı. Yazıda, "Türkiye, şimdi gerçek bir Müslüman demokrasisi. Birçok bakımdan Avrupa’ya katkıda bulundu" ifadelerine yer verildi. Gazetede ayrıca şu görüşler dile getirildi: "Eğlenceyi düşünün. 68 milyonluk bir ülke seçimlere gidiyor ve koalisyon hükümetinden tek bir milletvekili bile yeniden seçilemiyor. Giden başbakanın partisi geçen seçimlerde yüzde 22 oy almışken, şimdi yüzde 1 alıyor. Şu soruyu karşılamalı ve yanıtlamalıyız. Avrupa Konseyi, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı ve NATO üyesi Türkiye yine de Avrupalı değil mi?"



AKP İstanbul İl Başkanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, "Partimiz, toplumsal barışa katkıda bulunacak, hoşgörü kültürünün ülkemizde yayılmasına öncülük edecektir" dedi. "Düşünce ve ifade özgürlüğünün kullanılmasının temel yolu olan basın ve yayın özgürlüğü temel insan haklarındandır. AKP iktidarı, diğer hak ve özgürlükler gibi basın özgürlüğünün de en büyük teminatı olacaktır" diyen Müezzinoğlu, şunları söyledi:
"Asgari müştereklerin mücadelesini vermekle ülkemiz ve insanımız çok şey kaybetti. Biz AKP olarak, demokrasi, laiklik, insan hakları, temel hak ve hürriyetler, AB, ekonomik kalkınma, ülke bütünlüğü, güçlü Türkiye gibi azami müştereklerin mücadelesini vereceğiz." Bu hedeflerin ülke insanlarının tamamının paylaşacağı ortak değerler olduğunu söyleyen Müezzinoğlu, "Bu konularda kimse tarafsız kalmamalı, herkes gibi medya da taraf olmalıdır" dedi.



SP’liler, 12 Eylül döneminde MHP’nin, "Fikri iktidarda olduğu halde kendileri hapiste olan tek siyasi hareket biziz" sözünü, "Fikri iktidarda olduğu halde, kendileri baraj altında kalan tek siyasi partiyiz" şeklinde kendilerine uyarladı. SP’liler, 12 Eylül döneminde MHP, Sıkıyönetim Mahkemesi’nde yargılanırken, parti yöneticisi Agah Oktay Güner’in tarihe geçen ünlü sözünü, "Fikri iktidarda olduğu halde kendileri baraj altında kalan tek siyasi partiyiz" olarak değiştirdi.
SP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu da, içeride ve dışarıda "Milli Görüş’ün parçası olan AKP’nin iktidara geldiği gibi bir görüntü" ortaya çıktığını söyledi. "Kendileri baraj altında ama fikirleri iktidarda" gibi benzetmeler yapıldığını belirten Bekaroğlu, "SP olarak baraj altındayız ama gerçek değil, sulandırılmış fikirlerimiz iktidarda" dedi.



Genel başkanlıktan ve politikadan ayrılacağını açıklayan, ancak henüz istifasını vermeyen Mesut Yılmaz’ın yerine kimin geleceği belirsizliğini korurken, MKYK öncesi kulis çalışmalarında da, partiyi toparlayacak isim konusunda anlaşmaya varılamadı.
Bu hafta yapılması beklenen MKYK öncesi isimleri öne çıkan Ali Talip Özdemir, Ahmet Özal, Mustafa Taşar, Vehbi Dinçerler ve Lütfullah Kayalar parti tabanında nabız yoklarken, yeni bir isim daha ortaya atıldı. Parti tabanı tarafından sevilen ve uzun yıllar Yılmaz’ın yanında yer alan Bülent Akarcalı’ya teşkilattan "Aday ol" baskısı geldi. Ancak Akarcalı bu tekliflere sıcak bakmadığını bildirdi.
Birden fazla adayla kongreye gidilmesi halinde partinin ciddi yara alacağını savunan Akarcalı, "Yılmaz henüz istifa etmedi. Vekâletin kimde olacağı belli değil. Nasıl ki Tayyip’e ‘sistemi zorlamadan işi yürüt’, diyorlar, bizde de gelenekleri zorlamadan sonuca gidilmeli" dedi.