Savunma avukatları AİHM yolunda

İkinci Ergenekon duruşmasında bazı sanık avukatları, mahmemeye bir dilekçe vererek yaşadıkları sıkıntılardan şikâyetçi oldu. Avukatlar, “Sorunlar çözümlenmediği takdirde, yani ‘Silivri duruşmaları’ normalleşmediği takdirde savunma avukatları olarak bizlerin artık toplu olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesine göre Adil Yargılanma hakkında aykırılığın tespiti için AİHM’ye başvurmaktan başka çaremiz kalmadığını sayın mahkemeye ve kamuoyuna duyururuz” dedi.
İkinci “Ergenekon” davasının 43. duruşması dün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Cezaevi’ndeki salonda görüldü. Duruşma, avukatların protestosu nedeniyle yaklaşık 2 saat gecikmeli olarak başlayabildi. 6 sanık avukatı mahkeme heyetine yazılı bir dilekçe sundu. Avukatlar Ali Rıza Dizdar, Hüseyin Ersöz, Gizem Duygu Öcalan, Kazım Yiğit Akalın ve Yasemin Antakyalıoğlu tarafından imzalanan dilekçede, her celse duruşma salonuna girerken olağanüstü önlemlerden geçtikleri, potansiyel suçlu kabul edilerek “X-ray” cihazından geçmelerine rağmen üzerlerinin arandığı belirtildi.

Kopça araması
Dilekçede, avukatların kemerlerinin çıkartıldığı ifade edilerek şunlar belirtildi: “Kadın meslektaşlar, iç çamaşırlarındaki kopçalar nedeniyle elle arandılar. Cep telefonlarımız dışarıdaki kutularda ya da arabalarımızda hapsedildi. Büromuz ile ve diğer müvekkillerimizle ilişkimiz kesildi. Ülkemizde bir sıkıyönetim durumu yokken sıkıyönetim mahkemelerinde bile uygulanmamış giriş ve çıkış kurallarına uymaya zorunlu tutulduk.”
Dilekçede, duruşma salonunda tutulan notların 360 derece dönen kameralarla tespit edildiği öne sürüldü ve infaz koruma memurlarının gözetiminde avukatların duruşmalara girmelerinin reva görüldüğü anlatıldı.
Mahkeme başkanı ve 2 üyesi arasındaki görüş farkının da müvekkillerinin özgürlüklerinin kısıtlanmasının gerekçesi olduğunu savunan avukatlar, dilekçede şu ifadeleri kullandı: “Duruşmaya girmenin cezaevine girmeyle eş tutulmamasını talep ediyoruz.”

Hafız avukat şiir okudu
Duruşmada, tutuklu sanık Durmuş Ali Özoğlu’nun avukatı Yusuf Erikel savunmasını tamamladı. Aynı zamanda hafız olan Erikel, “Yaşı 80’i geçmiş babasının hatırına bir tahliye veremez misiniz?” dedi. Müvekkilleri adına Hz. Muhammed’e hitaben bir şiir yazdığını anlatan Erikel, şiirini okudu.