‘Sokağa çıkamaz hale gelirsin’

15 Temmuz anma etkinlikleri çerçevesinde Ak Parti Genel Merkezi’nde ‘Meydanların Dili’ sergisinin açılışı ve ‘Milli İrade Zaferi Analiz Kitabı’nın tanıtımı yapıldı. Programlara Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırm, bakanlar, milletvekilleri ve parti yöneticileri katıldı. Toplantıda “Milli İrade” belgeseli de gösterildi. Tanıtım toplantısında konuşan Erdoğan, şunları söyledi:
HASTA DEĞİL Mİ?: Hâlâ 15 Temmuz’un anlamını kavrayamayan gafiller var. Başında da ana muhalefetin başındaki zat geliyor. Ankara’dan İstanbul’a kadar yürüyen bu kişi Maltepe’de açık ve net ifşa etti. Kendisi adalet yürüyüşü adını vermiştir, sözde adalet yürüyüşü olabilir. Talepleri ile bu kavramı ne kadar yanlış anladığını göstermiş oldu. CHP Genel Başkanı’nın sözlerini duyunca Mevlana’nın adalet tanımı aklıma geldi; ağaca su vermeyi adalet, dikene su vermeyi zulüm olarak tanımlıyor. Bunlar ağaca su değil dikene su veriyor. Darbecileri ve teröristleri savunan CHP Genel Başkanı dikene su vermemizi arzu ediyor. Biz bu yola başvuramayız. ‘Hasta’ dediler durumu ‘çok kötü’ dediler, Mardin Belediye Başkanı, bayağı yürüyebiliyor. Nasıl hasta bunlar. Arkasında PKK terör örgütünün olduğu bu kişilerle bunlarla nasıl omuz omuza yürüyebiliyorsunuz? Şehitlerimizin failleri bunlar değil mi? Aksi takdirde şehitler huzurunda boynumuz bükük kalır.
MİLLETİM ORADA: Onlar FETÖ avukatlığına soyunabilir, PKK-YPG’lileri destekleyebilir. Marjinal sol örgütlerle kol kola girebilir. Onlar ülkesine ihanet eden herkesi kucaklayabilir biz bunları yapmadık yapmayacağız. Bizim milletimize sözümüz var. Türkiye’de tek terörist kalmayıncaya kadar mücadele edeceğimize dair söz verdik. Teröristleri destekleyenleri herkesi yaptığına pişman edeceğimize ahdettik. Ana muhalefet başındaki zat 15 Temmuz’da köşe bucak saklanmasaydı bu yürüyüşe başka bakabilirdik. Tankların karşısına ilk defa ben çıkarım diyen bu değil miydi? 15 Temmuz gecesi havalimanına inip anklar çekildikten sonra belediye başkanına giden o değil mi? Cumhurbaşkanının geleceğinden haberim olsa beklerdim yalanı onun değil mi? Gelmeme ne gerek var, benim milletim orada. Sen bu milletin arasında değil misin? Ertesi gün öğleye kadar havalimanında durduk. Süreç içerisinde de duruma hakim olduk, 16 saat gibi bir sürede işi bitirdik. Neden mesele inanmak.

‘Korkaklardan bir şey olmaz’

DİĞERLERİ HİKÂYE: Bölünmüş yollar yaptık emin olun bunların 3 haftalık yürüyüşü kadar gürültü çıkarmadık. 25 gün yürüdüler. Hükümetimizin kılına zarar gelmesin diye tüm tedbirleri aldı. Bakıyorsun utanmadan sıkılmadan batıda farklı şeyler anlatıyorlar ‘demokrasi’ diyorlar. Demokrasi güvencesi Türkiye’de Ak Parti iktidarıdır, diğerleri hikâye. Özgürlüklerin garantisi Ak Parti’dir. Ana muhalefetin geçmişi konusundaki iktidarı biliriz. DSP’nin parlamentodaki iktidarı döneminde Merve Kavakçı kardeşimize ‘bu kadını buradan atın’ deyince alkış tutanları da biliriz. Hani özgürlük. Özgürlük anlayışı bizde var.
SONU VANDALLIK: ‘Sokaksa sokak’ diyerek kendi aklınca milleti ve devleti tehdit eden bu kişi böyle bir yanlışa sapması halinde asıl kendisinin sokağa çıkamayacak hale geleceğini bilmesi gerekir. Açık konuşuyorum. Ha; böyle bir yola mı tevessül edeceksin, sokağa çıkamaz hale sen gelirsin. Korkaklardan, ödleklerden bir şey olmaz bu böyle bilinsin. Sokakta aranan adaletin adı intikamdır, onun sonu da vandallıktır. Adaletin aranacağı meşru zeminler bellidir. Meclisi çalıştırmayanlar şimdi çıkmış Meclis çalışmıyor diye laflar ediyor. Hakim ve savcıları tamamını kendi partisine mensup kişilerden almakla övünenlerin partisi siz değil misiniz ya, bunları da biliyorsunuz galiba öldü bu aralar.

‘Karakterine uymuyordu’

HABERLERİ YOK: Teröristler için 450 kilometre yol yürüyenler onların şehit ettikleri için güvenlik görevlileri için 4.5 dakika ayırıp Fatiha ve Yasin okumuşlar mı? PKK ve FETÖ’cülükten kamudan atılanları savunmak için gösterdikleri gayretin binde birini terör örgütü kurbanları için yapsalardı samimiyetlerine inanılırdı. Utanmadan yürüyüşü 15 Temmuz kıyamı ile mukayese ediyorlar. 7 Ağustos o birlik beraberlik buluşması için davet gönderdiğimde son ana kadar gelmeyeceğini bildirdin. Birçok dayatmalarla gelmek zorunda kaldın, geldin. Olumsuz açıklamalarda bulundun. O hava, güzellik senin karakterine uymuyordu.
KAÇ 15 TEMMUZ VAR ARAMAYA ÇIKMIŞLAR: Bizim için Çanakkale şehitleri neyse 15 Temmuz şehitleri odur. Biz şehitlerimizin ilke olarak Hz. Hamza efendimize kadar gidiyoruz. Bundan sonra da bu silsile devam edecek. 80 milyonun gördüğü tüm dünyanın gördüğü darbeyi bir tek CHP görememiştir. Kaç tane 15 Temmuz oldu aramaya çıkmışlar. Bir tane oldu o da milletin 15 Temmuz’udur. ‘OHAL kalksın’ diyenler, milletin 15 Temmuz’un da yer almayanlardır. CHP genel başkanı yaptıkları da söyledikleri de şehitlere saygısızlıktır. Söylediklerinden mutlu olanlar, FETÖ’cü, PKK’lılardır. İhanet eden herkes hak ettiği dersi alacak. OHAL uygulaması ihtiyaç kalmadığı güne kadar sürecektir.

‘ANLAMADIN MI ARKADAŞ?’

Erdoğan, “Suriye sadece Suriye, Libya sadece Libya, Irak sadece Irak, Katar sadece Katar değildir. AB’nin dayatmalarına bunun için kabul etmiyor kendi şartlarımızla müzakereleri sürdürüyoruz. ‘Mesele Gezi değil arkadaş sen anlamadın mı’ dediklerinde meseleyi anlamıştık. ‘Mesele, Suriye, Irak, Suriye, PKK, FETÖ değil arkadaş sen halen anlamadın mı?’ diyoruz. Meselenin Türkiye olduğunu anlamayıp Ankara’dan İstanbul’a yürüyenlere Allah akıl fikir idrak etsin” dedi.

‘Kararı yargı verir’

EMDİĞİMİZ SÜT HARAM OLSUN: Bu bir terör örgütü işareti diyor. Tek bayrak, tek vatan, tek millet, tek devlet diye derdi olur mu terör örgütünün, bu ne büyük bir gaflettir. Arapçayı zaten bilmiyor, bu rabiadır. Ama öğrenecek, dinleye dinleye öğrenecek. 80 milyonla tek milletiz. Tek bayrağın sahibiyiz. Halen bunlar gidiyorlar işte o malum paçavralarla Kandil’le falan el ele, kol kola dolaşıyorlar. Talimat veriyorlar, kimler Hans, Corç, bunları gönderiyorlar, diyorlar ki, ‘içeri girenler çıkarılsın.’ Size bir şey dediğimizde ‘yargı var’ diyorsunuz sizin var da bizim yok mu? Kararı yargımız verir. Kusura bakmayın.
MUSTAFA KEMAL’İN TORUNLARI: Her kim ki bunların dışında niyetle karşımıza çıkacak buyurdun gelsin. Biz 15 Temmuz ruhuyla, elimizdeki bayrağımızla, tekbirimizle, Türk milleti olarak hep birlikte mücadeleye hazırız. Osman Beylerin, Alparslanın, Süleyman Şahların, Fatihlerin, Yavuzların, Sultan Abdülhamitlerin, Mustafa Kemallerin torunları sizleri bekliyor olacak. Oyunlar oynayanlara da figüranlarına da soruyorum; peki siz böyle bir mücadeleye hazır mısınız? FETÖ’cülerin cezaevindeki son bulan acı akıbetine, PKK’lıların dağ başındaki nihayet bulan kaderlerini paylaşmaya, DAEŞ’lilerin El Bab’ta yok olup giden sonlarını tatmaya hazır mısınız? Biz bu toprakları kanımızla sulayarak vatan yaptık. Vatanı parçalamak isteyenlere, karış toprağa ayak bastırırsak, tek bir yudum su içirirsek, anamızdan emdiğimiz süt bize haram olsun. Şehitlerimize mahcup olmaktansa kara toprağın bağrına girmeyi tercih ederiz.

‘AB bizi devamlı oyalıyor’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz’un birinci yıldönümü öncesi BBC’ye konuştu. İstanbul’da BBC’nin HARDtalk programından Zainab Badawi’ye özel bir mülakat veren Erdoğan, AB Türkiye ilişkileri, Katar krizi ve Türkiye’de hapiste bulunan gazetecilerle ilgili sorulara yanıt verdi. AB’nin “samimi olmadığını” söyleyen ve birliğe “samimiyetsiz yaklaşımı bırakması” çağrısı yapan Erdoğan, “Bugüne kadar verdikleri sözlerin hiçbirinde durmamışlardır. Şu anda 14 fasıl açılmış ancak kapanmamıştır. Bakın; son mülteciler konusunda... Bunlar bize 3+3 milyar Euro ödeyeceklerini söylediler. Şu ana kadar bize 800 milyon Euro dışında ödenen bir şey yok” dedi. ‘Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durabildiğini’ söyleyen Erdoğan, Türkiye’nin verdiği sözleri tuttuğunu ve “samimiyetini bir müddet daha devam ettireceğini” belirterek şunları söyledi: “Verdiğimiz sözü tutuyoruz. AB, bizi liderler zirvesine davet etmedikleri gibi, devamlı oyalıyorlar. AB’ye karşı samimiyetimizi bir müddet daha devam ettireceğiz.”

‘Kabul etmiyoruz’

Erdoğan, Katar kriziyle ilgili sorular hakkında Körfez’de “diyalog ve barış yoluyla süratle bir çözüm arayışı” içinde olduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı, krizin askeri bir çatışmaya dönüşme riskiyle ilgili bir soru üzerine ise “Türkiye asla bu bölgede Müslümanın Müslümana kırdırılmasını istemez. Yemen’deki, Filistin’deki, Libya’daki olanları istemiyoruz. Bedel ödeyen ülke Türkiye. Katar’da böyle bir şeyi asla kabul etmiyoruz” dedi.