Siyaset 'Türkiye’ye karşı iftiraya zorluyorlar'

'Türkiye’ye karşı iftiraya zorluyorlar'

21.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Sarraf davasının Türkiye’ye yönelik bir kumpas davası olduğunu tekrarlayan Hükümet Sözcüsü Bozdağ, dava sanıklarının Türkiye’yi, hükümetini, kurumlarını suçlayan ve Türkiye aleyhinde karar çıkmasına yardımcı olacak iftiralarda bulunmaya zorlandığını belirtti

Türkiye’ye karşı  iftiraya zorluyorlar

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, ABD’de 4 Aralık’a ertelenen Rıza Sarraf davasında dosyadaki delillerin hiçbirinin hukuki olmadığını, davanın Türkiye’ye dönük yeni bir kumpas olduğunu belirtti. Bozdağ, yargılamayı yapanların, davanın sanıklarını Türkiye’nin aleyhinde karar çıkmasına yardımcı olacak iftiralarda bulunmaya zorladıklarını kaydetti.

Haberin Devamı

Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bozdağ, şunları kaydetti:

ÜZERİ ÖRTTÜRÜLMESİN: (NATO skandalı) Öncelikle şunu açıklıkla ifade etmeliyiz, bu, NATO tarihinin en büyük skandallarından bir tanesidir. Açık bir had bilmezliktir. Bu saldırı sadece Cumhuriyetin kurucusu ilk Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve son Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a dönük bir saldırı ve saygısızlık değil, 80 milyona yapılan bir saygısızlıktır. Özür dilenmesini olumlu karşıladık. Ancak bu olayın şahıslarla kaim bir olay olarak değerlendirilmesini doğru görmediğimizi ifade etmek isteriz. Sadece iki kişiyle alakalı işlem yapılması, görevlerine son verilmesi, bu olayın tamamen enine boyuna araştırıldığı ve her yönünün aydınlatıldığı anlamına gelmez. Bu işin üzerinin örtülmemesi, örttürülmemesi gerektiğini de çok net şekilde ifade ediyoruz.

Haberin Devamı

HEVESLENMESİNLER: NATO’ya en büyük katkıyı sunan üyesi olan Türkiye bundan sonra da NATO’nun saygın bir üyesi olmaya katkı sunmaya devam edecektir. Hem Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hem de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın devlet adamlığı ve dünya çapında saygın Türk liderlerinden olmaları hususu çok nettir. Türk halkının bunlara karşı olan sevgisini, saygısını böyle kendini bilmez, had bilmez zavallıların kendilerin tatmin için veya başka saiklerle yaptığı bu tür manevralarla azaltacağını zannediyorlarsa boşuna heveslenmesinler. Türkiye’de siyasi partilerimizin, ana muhalefet ve diğer muhalefet partimizin hep beraber NATO da yaşanan bu skandal karşısında ortak tavır koymaları ve birlikte Türkiye’nin lehine açıklamada bulunmalarını, hükümet olarak memnuniyetle karşıladığımızı da buradan ifade etmek isterim.

TÜRKİYE’YE KUMPAS: (Rıza Sarraf davası) Rıza Sarraf Davası Türkiye’ye dönük açık bir kumpastır. Siyasi bir davadır, hukuki dayanaktan yoksundur. 17-25 Aralık sürecinde Fetullahçı Terör Örgütü’nün asker, polis ve yargı içerisindeki mensupları eliyle giriştiği ancak başaramadığı hukuk darbe teşebbüsünün ABD’de, ABD yargısı eliyle tekrarlanmasından başka bir şey değildir. Dosyadaki delillerin hiçbirisi hukuki delil değil. Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir. Olmayan belgeler üzerinden ellerinde varmış gibi yargılama yapıyorlar. Türkiye ile İran arasındaki ekonomik ilişkilerin tamamı, Türkiye’nin ulusal hukukuna uygun olduğu gibi bu konudaki uluslararası hukuka da uygundur. Bütün ticari işlemleri hukuk devleti ilkeleri çerçevesindedir. Türkiye’nin İran ile ekonomik ilişkilerine, Rusya ile olan ilişkilerine ve başka ülkelerle olan ekonomik ilişkilerine zarar vermeyi hedeflediği de çok açıktır.

Haberin Devamı

REHİN DURUMDALAR: Yargılama yapanlar, davanın sanıkları üzerinde çok net bir şekilde baskı uygulamaktadırlar. Onlar, rehin durumda adeta orada. ‘Şu ifadeleri kabul ederseniz, şu kadar cezayla kurtulursunuz, hemen tahliye olursunuz’ yazıyorlar, ellerine veriyorlar. Türkiye Cumhuriyeti devletini, hükümetini, kurumlarını suçlayan ve Türkiye’nin aleyhinde karar çıkmasına yardımcı olacak iftiralarda bulunmaya zorluyorlar. Çok açık, bu güneş gibi ortada olan bir durumdur. Türkiye aleyhinde yapılan bu kumpasta, hukuka uygun bir delil şu anda ellerinde yoktur. Olması da mümkün değildir. Bu davada kullandıkları veriler, sözde deliller nasıl elde edildi? Nerede, ne zaman, kimden, nasıl elde ettiniz? Bunların aslı mı var, kopyası mı var? Bunları Türkiye’de veya ABD’de oluşturulması sürecinde katkınız var mı, yok mu? Bunlar oluşturulmuş mu yoksa orijinal mi? Varsa elinizde ne var? ‘FBI ajanı bunu teyit etti’ Neye göre teyit etti FBI ajanı, bir belge var da ona göre mi teyit etti? Kendi mi dinledi, dinlettirdi mi, yoksa dinleyenlerden kendileri mi yoksa dinleme filan yok da oluşturulmuş olan, ki bunlar kumpas oluşturulmuş şeyler, bu oluşturulmuş şeyleri oluşturanlardan mı aldı?

Haberin Devamı

Bunların hepsi elbette ortaya çıkacaktır. 15 Temmuz’da başarılamayan veya başka yollarla, siyasi adımlarla, hukuksal yollarla, gayri hukuki yollarla başarılamayanlar şimdi ekonomik birtakım yaptırımlar suretiyle Türkiye’ye dönük yeni kumpaslarla karşı karşıya olduğumuzu buradan ifade etmek isterim.

Haberin Devamı

‘İki KHK daha yayınlanacak’

Yeni kanun hükmünde kararname (KHK) ile ilgili çalışmalar değerlendirildi. Önümüzdeki günlerde yeni KHK çıkacaktır. Hem tedbir hem de düzenleme kararnamesi olmak üzere iki ayrı KHK’yı önümüzdeki günlerde yayınlayacağız. Muhtevasını yayınlandığında görürsünüz. Şimdiden onun detaylarını burada vermek istemem.