Yazıcıoğlu dosyası yerinde sayıyor

BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybettiği helikopter kazasının üzerinden 6 yıl geçti. Yazıcıoğlu ailesi ve BBP camiası kazanın bir sabotaj olduğu görüşünde ısrar ederken, ailenin avukatı Selami Ekici de, “Sanki gizli bir el davanın uzaması ve aşama kaydedilmemesi için uğraş veriyor” dedi.
‘Gizli bir el engelliyor’
Yaşanan olayın bir suiskast olduğunu iddia eden Yazcıoğlu ailesinin avukatı Selami Ekici, yıllardır süren soruşturmanın dava aşamasına geçmemesinden şikâyetçi:
“Sanki gizli bir el davanın uzaması ve aşama kaydedilmemesi için uğraş veriyor. Yazıcıoğlu dosyası bazı üst düzey bürokratları da ilgilendirdiği için davaya dönüşmesi gecikiyor. Oysa ki, kazanın ardından Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu 21.01.2011 tarihinde bir rapor hazırladı. 2011/1 sayılı raporda helikopter enkazının kokpitinde bulunan ‘Argus 5000’ ve ‘Skymap 3 C’ cihazlarının 29-31 Mart 2009 tarihleri arasında kokpitten sökülerek götürüldüğünün tespit edildiği belirtilerek, sorumlular hakkında soruşturma açılması gerektiği vurgulanmıştı.” TÜBİTAK’tan beklenen bilirkişi raporunun 1 yıla yakın süredir halen gönderilmemesini eleştiren Ekici şöyle devam etti:
‘Rapor gelmedi’
“Malatya Cumhuriyet Savcılığı 2011 yılında olay günkü hava hareketliliğine ilişkin radar kayıtlarını istemişti. O dönem Genelkurmay’dan gönderilen radar kayıtlarında düşme saati olan 15.03 civarında 4 dakika 37 saniye boyunca radarların arızalandığı ve radar görüntülerinin olmadığı iletildi. Savcılık buna itibar etmedi. Genelkurmay’ın Erzurum ve Ankara’daki radarlarında Cumhuriyet Savcısı, bilirkişiler ve avukatlar olarak keşif çalışmasında bulunduk. Sonrasında Genelkurmay Harekât Merkezi’ne gittik. Radar görüntüsü olmadığı söylendi. Son olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığı Ahlatlıbel Radar Komutanlığı’nda incelemelerde bulunduk. Helikopterin düşme anındaki kayıp 4 dakika 34 saniyelik radar görüntüsü için savcılığın talebiyle TÜBİTAK’tan bilirkişi incelemesi istendi. Ham görüntüleri inceleyecek olan bilirkişi raporunun geçtiğimiz Mayıs ayında elimize ulaşması gerekiyordu. TÜBİTAK ve devlet bürokrasisinde yaşanan çekişme ve tartışmalar nedeniyle mağdur olduk. Savcılık, Aralık 2014’te TÜBİTAK’a tetkik yazısı göndermesine rağmen raporlar halen gönderilmedi. Hem savcılık, hem bizler bilirkişi heyetinin raporunu bekliyoruz.”