02.03.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada İnsan Hakları Eylem Planı ve yeni anayasa çalışmalarına ilişkin konuştu. Erdoğan, özetle şunları ifade etti:
28 ŞUBAT: Hiç şüphe yok ki 28 Şubat hadisesi tıpkı 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül gibi milli iradeyi, milletin değerlerini, milletin bizatihi kendisini hedef alan bir darbe girişimidir. Milletimizin milyarlarca dolar parası bankalar vasıtasıyla hortumlanmış, ülkemiz benzeri görülmemiş bir buhranın içerisine sürüklenmiştir. Üniversite kapılarına başörtülü kızlarımız için kurulan ikna odaları bu dönemin alametifarikası olarak milletimizin hafızasına kazınmıştır. 3 Kasım 2002 seçimleriyle Türkiye’de vesayetin, cuntanın, millete rağmen iktidar olmanın kapısı bir daha açılmamak üzere kapanmıştır.
KARARLIYIZ: İnsan Hakları Eylem Planı’nda 9 başlık altında 100’lerce faaliyet yer alıyor. Attığımız her adımda olduğu gibi hemen her konunun dönüp dolaşıp darbe anayasasının yol açtığı sıkıntılara dayandığını gördük. Bir süre önce milletimizin takdirine sunduğumuz yeni anayasa hazırlama teklifimiz bu eylem planının da adeta çatısını, yani tacını oluşturuyor. Biz tüm samimiyetimizle siyaset kurumunun en önemli sorumluluklarından birinin Türkiye’yi ayağına vurulan darbe anayasası prangasından kurtarmak olduğuna inanıyoruz. Kendi hazırlık çalışmalarımıza şimdiden başladık. Gelin ülkemizi darbe anayasalarına mahkumiyet utancından kurtaralım, Türkiye’yi tarihinin en kuşatıcı anayasasıyla buluşturalım, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını sivil bir anayasayla karşılayalım. Türk demokrasisinin sıfırdan bir anayasa yapma olgunluğuna eriştiğine kimse itiraz edemez. Hiç kimse bu yolda bizimle birlikte yürümese bile Cumhur ittifakı olarak, yeni ve sivil anayasa metnimizi tamamlayıp milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız.
EKONOMİK REFORM: Ekonomik reform gündemimizin merkezinde makroekonomik istikrar politikaları ve yapısal politikalar yer alıyor. Makro istikrar kapsamında kamu maliyesi, enflasyonla mücadele, finansal sektör ve cari açıkla mücadele gibi alanlara öncelik verdik. Yapısal politikalar tarafında ise kurumsal yapının güçlendirilmesi, yatırımların çok daha güçlü şekilde teşvik edilmesi ve rekabet politikalarını sayabiliriz. Mali disiplini daha da güçlendirecek kapsamlı kamu maliyesi politikalarına da yer veriyoruz. Bakanlıklarımızdan zorunlu olmadıkça kendilerine tahsis edilen ödeneğin üstünde harcama yapmamalarını hatta bu ödeneklerden tasarruf etmelerini istiyoruz. Kamu iktisadi teşebbüslerini gerekiyorsa yeniden yapılandırarak daha verimli ve rekabetçi hale getiriyoruz. Tüm bu başlıkların detaylarını önümüzdeki hafta kamuoyuyla paylaşacağız.
İNSAN HAKLARI EYLEM PLANI’NIN 11 TEMEL İLKESİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Beştepe’de İnsan Hakları Eylem Planı’nı açıklayacak. Adalet Bakanlığı’nca yürütülen 1,5 yıllık hazırlık sürecine, ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarından sendikalara, barolardan hukuk fakültesi dekanlarına, hâkim, savcı ve avukatlardan akademisyenlere kadar toplumun tüm kesimleri dahil edilmeye çalışıldı. Eylem Planı için gayrimüslim cemaat temsilcilerinin de aralarında bulunduğu bin 571 kişinin katılımıyla beş çalıştay ve 53 toplantı yapıldı. Eylem Planı’nın nihai amacı ise “yeni ve sivil bir anayasa” yapmak. Bu nedenle planın açıklanacağı 2 Mart tarihi yeni anayasa çalışmaları için de “milat” anlamını taşıyor.
Eylem planı insan hakları standartlarının yükseltilmesine yönelik 9 amaç ve 11 temel ilkeden oluşuyor.
1- İnsan, doğuştan sahip olduğu vazgeçilmez haklarıyla yaşar. Devletin temel amaç ve görevi, bu hakları korumak ve geliştirmektir.
2- İnsan onuru, bütün hakların özü olarak hukukun etkin koruması altındadır.
3- Dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebepler temelinde hiçbir ayrımcılık söz konusu olmaksızın herkes hukuk önünde eşittir.
4- Kamu hizmetinin herkese eşit, tarafsız ve dürüst biçimde sunulması, bütün yönetsel faaliyetlerin temel özelliğidir.
5- Mevzuat, tereddüt doğurmayacak şekilde açık, net, anlaşılır ve öngörülebilir kurallar içerir, kamu otoriteleri bu kuralları hukuk güvenliği ilkesinden ödün vermeden hayata geçirir.
6- Sözleşme özgürlüğüne, hukuki güvenlik ilkesi ve kazanılmış hakların korunması prensibine aykırı olarak hiçbir şekilde müdahale edilemez.
7- Devlet, girişim ve çalışma hürriyetini rekabete dayalı serbest piyasa kuralları ile sosyal devlet ilkesi çerçevesinde korur ve geliştirir.
8- Adli ve idari işleyiş; masumiyet karinesi, lekelenmeme hakkı ve ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkelerini koruyan, gözeten ve güçlendiren bir yaklaşımı merkezine alır.
9- Hiç kimse, eleştirisi veya düşünce açıklaması nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.
10- Bağımsız ve tarafsız yargı ile korunan hukuk devleti, hak ve özgürlükler ile adaletin teminatı olarak her alanda tahkim edilir.
11- Haklarının ihlal edildiğini iddia eden herkes, etkili kanun yollarına zahmetsiz şekilde erişebilmelidir. Adalete erişim, hak ve özgürlüklere saygının merkezindedir.
Dokuz amaç
1- Daha güçlü bir insan hakları koruma sistemi.
2- Yargı bağımsızlığı ve adil yargılanma hakkının güçlendirilmesi.
3- Hukuki öngörülebilirlik ve şeffaflık.
4- İfade, örgütlenme ve din özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesi.
5- Kişi özgürlüğü ve güvenliğinin güçlendirilmesi.
6- Kişinin maddi ve manevi bütünlüğü ile özel hayatının güvence altına alınması.
7- Mülkiyet hakkının daha etkin korunması.
8- Kırılgan kesimlerin korunması ve toplumsal refahın güçlendirilmesi.
9- İnsan hakları konusunda üst düzey idari ve toplumsal farkındalık.