Erciyes Dağı Kayseri İlinde Nerededir, Nasıl Oluşmuştur? Yüksekliği Ve Diğer Özellikleri

Erciyes Dağı Kayseri’nin simgesidir. Kayseri sınırları içerisinde yer alan bu dağ eski sönmüş bir yanardağdır. Roma döneminde ‘Argaeos’ adıyla bilinmektedir. Argaeos ismi değişerek Erciyes olmuştur.

Erciyes Dağı Nerededir?

Dağın güney bölümünde Develi bulunmaktadır. Kapadokya yolu üzerinde karşınıza Erciyes Dağı çıkar. Erciyes Dağı ile Kayseri Havaalanı arası 27 kilometre kadardır.

Erciyes Dağı'na Nasıl Gidilir?

Otomobil, otobüs, tren ve şehirlerarası otobüs ile kolaylıkla ulaşım sağlanır. Kayseri'den veya Nevşehir'den ulaşım imkanına sahip olan Erciyes, turizm sezonunda ilgi gören bir dağdır. Kapadokya veya Peri Bacalarına gelen turistler Erciyes Dağı'nın muhteşem atmosferini hissetmektedir.

Erciyes Dağı'nın Özellikleri

Otuz milyon yıl önce aktif olan Erciyes Dağı, Kayseri ovasının verimli olmasında etkili olmuştur. Peri bacalarının oluşumuna neden olan lav külleri Hasan Dağı’nın oluşumunda da önemli rol oynamıştır. Lavların 100 kilometrelik bir alana kadar yayıldığı bilimsel araştırmalar sonucunda tespit edilmiştir.

Dağın tepesinde iki kısımdan oluşuyor. Bu iki küçük tepecik sel akıntılarıyla oluşmuştur. Küçük ve Büyük Erciyes adı ile anılan bu iki tepecik en yüksek noktada bulunmaktadır. Küçük Erciyes 2700, büyük Erciyes ise 3916 metredir. Dağın kuzey yamaçları 2700 metreye kadar yükselmektedir. Güney yamacı ise 1700 metre kadardır.

Anadolu’nun ticari noktalarından biri olan ve Ahi Evren teşkilatına ev sahipliği yapmış olan Kayseri Erciyes Dağı ile bütünleşmiş bir ildir. Kayseri’nin 30 km güneyinde yer alan Erciyes Dağı, bu bölgenin en yüksek noktasında yer almaktadır.

Erciyes Dağı'nın Tarihçesi

Tarihçi Strabon’un eserlerinde Erciyes Dağı’ndan bahsedilmektedir. Bilimsel araştırmalara göre şu anda Erciyes Dağı 400 metre alçalmıştır. Strabon ‘ açık ve güneşli bir günde Erciyes’ten Karadeniz’in ve Akdeniz’in göründüğünü’ yazmıştır. Binlerce yıl önce Anadolu daha küçük bir yarım adaydı. Zamanla Akdeniz, Marmara ve Ege Denizi çekildi. Bu çekilme sonunda küçük göller meydana geldi.

Strabon’un eserinde dağın zirvesinde ateşten çukurların olduğu yazmaktadır. O dönemde dağ faaliyetteydi. Rahiplerin inziva için seçtikleri mağaralar günümüzde varlığını korumaya devam ediyor. Mezeke dönemine ait kalıntılar da günümüze ulaşmıştır. Bu medeniyet Erciyes’i lav püskürten bir dağ olarak resmetmiştir. Bu tarihi bilgiler ışığında dağın eski bir yanar dağ olduğu ve daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Yapılan arkeolojik kazılarda dağın genel özellikleri net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Erciyes Dağı Efsanesi

Ak Gelin efsanesi Erciyes’in simgesi olmuştur. Bu efsaneye göre eşkiyaların kaçırdığı bir gelinin namusu teslim etmemek için taş olmayı murat etmiş. Efsaneye göre Ak Gelin taş olmuş ve namusunu teslim etmemiş.

Cis Hatun Efsanesi de bölgede dilden dile dolaşmıştır. Cis Hatun’a aşık olan delikanlı babasından kızı istemiş. Babası Dağın tepesinde bulunan ve ateş püskürten ejderhayı öldürmesini istemiş. Cis Hatun da peşinden gitmiş. Bir daha ikisi de geri dönmemiş. Cis Hatun dağın tepesine gidenin bir daha geri dönmediğini bildiği için sevdiği ile birlikte ejderhayı öldürmeye gitmiş.